Mirza gideli baya bir oluyordu. Çoğu işimi bitirmiştim. Sürekli telefonuma bakıyordum. Ama ne bir mesaj ne bir arama vardı. Tam aramız iyi oluyordu ortaya bir şey çıkıyordu.
Saatime baktım. Nerdeyse akşam olmuştu. Kapım tıklatıldı içeriye Buğra girdi. 'Yenge hadi eve gidiyoruz.'dedi. 'Tamam.'dedim. Çantamı aldım. Odadan çıktık.
Eve geldiğimizde Mine'ye Mirza'nın gelip gelmediğini sordum. Geldiğini ve çalışma odasında olduğunu söyledi. Bende hemen oraya çıktım. Kapıyı tıklattım. Ve içeriye girdim. Dosyalara gömülmüştü.
'Kolay gelsin.'dedim. 'Sağol.'dedi. Kafasını kaldırdı bana baktı sonra tekrar kağıtlara döndü bir iki saniye sonra tekrar kafasını kaldırdı. 'Almila?'dedi. Şaşırmış bir şekilde. Niye şaşırdı anlamadım.
'Gelebilir miyim?'dedim. 'Tabii tabii.'dedi. Karşısındaki koltuklardan birine oturdum. 'Bugün birden çıktın. Sinirlenmekte haklısın ama Mert ile aramızda olan her şey beni aldattığını öğrendiğim gün bitti. Şimdi niye böyle bir şey yaptığını bilmiyorum.'dedim. 'Ben de biraz fazla tepki verdim ama anla işte onun sana çiçek göndermesi.'dedi. 'Birazdan yemek olur hadi sen de ara ver aşağıya inelim.'dedim.
Elimi tuttu ve birlikte aşağıya indik. Ben mutfağa girdim sofranın kurulmasına yardım ettim. Yemek yedikten sonra herkese kahve yapmak için mutfağa geçtik. Kahveleri yapıp salona geçtik. Kahveleri dağıttıktan sonra Mirza'nın yanına oturdum.
Ayşe Hanım'Ee yok mu torun haberi daha?'dedi bize bakarak. Mirza'Yok.'dedi. Ayşe Hanım'Yani eğer bir sorun varsa bilelim ona göre tedbirimizi alırız.'dedi. Sorun diye bahsettiği şeyi anladım. Ne bu torun isteği bu kadar? 'İyi geceler.'dedim. Ve odaya çıktım. Moralim aşırı bozulmuştu.
Daha fazla orada dursaydım mutlaka kalplerini kıracaktım onların kalplerini kıracağıma en iyisi oradan uzaklaşmak ve susmak.
Odaya girdim üstümü değiştirdim ve uyumak için gözlerimi kapattım. Ama uyuyamıyordum. Odanın kapısı açıldı. Büyük ihtimalle gelen Mirza'ydı. Uyuyormuş gibi yaptım.
5dk sonra falan yanıma yattı bana sarıldı. 'Annemi kafana takma olur mu?'dedi. Uyuyormuş gibi yapmaya devam ettim. Çünkü konuşmak istemiyordum. 'İyi geceler.'dedi.
Sabah kalktığımda Mirza daha uyuyordu. Lavaboya girdim rutin işlerimi halletikten sonra giyinme odasına gittim. Beyaz pantolonumu beyaz ceketimi ve beyaz tişörtümü giydim. Saçımı salaş bir at kuyruğu ve hafif bir makyaj yaptım. Mirza daha uyanmamıştı. Aşağıya indim. Bu sabah erkenciydim. Mutfakta bir kaç çalışan vardı.
'Bir şey mi istedin hanımım.'dediler. 'Yok hayır. Yardım edilecek bir şey var mı?'dedim. Arkadan birisi'Günaydın.'dedi. Ses Mine'ye aitti. 'Günaydın.'dedim. 'Ay sen böyle bembeyaz çok güzel olmuşsun.'dedi. 'Teşekkür ederim.'dedim.
Birlikte kahvaltıyı hazırladık. Mirza daha kalkmamıştı. 'Ben Mirza'yı kaldırayım.'dedim Mine'ye. Ve odaya çıktım. Odaya girdiğimde Mirza daha uyuyordu. Niye kalktmamıştı? Yanına gittim. 'Mirza Mirza.'diye seslendim. 'Ben öyle seslenmeyle uyanmam Almila Hanım.'dedi uykulu uykulu. 'Bak sen. Nasıl uyanırsınız Mirza Bey?'dedim. 'Mesela bir öpücük.'dedi. gözlerini hâlâ da açmamıştı. Yanağını öptüm. 'Bu mu? Uyanamıyorum.'dedi. Komodinin üstünde ki bir bardak suyu aldım. Ve suratına döktüm. Sıçradı. 'Demek ki böyle uyanabiliyormuşsunuz Mirza Bey.'dedim gülerek. Sırılsıklam olmuştu.
'Almila.'dedi. dişlerinin arasından sinirle. 'Hadi hazırlan. Kahvaltı hazır.'dedim. Gülerek odadan çıktım. Arkamdan 'Gülme.'diye bağırdı.
Masada yerime oturdum. Herkes gelmişti. Mirza 5-6 dk sonra geldi. Nasıl bu kadar hızlı hazırlanmıştı şaşırmıştım.
Kahvaltıya başladığımızda Ezel ve annesi gelmişti. Galiba bizi rüyalarında gördüler. Sabah sabah gelmelerinin başka açıklaması olamaz. Asya'Hepinizi öptüm ben gidiyorum yoksa geç kalacağım.'dedi. Aceleyle yanımızdan ayrıldı. Ezel ve annesi boş olan yerlere oturdular. Ayşe Hanım'Servis açtırayım aç mısınız?'dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN BERDEL HALİ
قصص عامةİstanbul'dan Mardin'e uzanan bir berdel hikayesi. Onlar berdel ile evlenen iki kişiydi. Birbirlerini hiç sevmeyen iki kişi. Ama sonra; Sonrası kitapta buyrun okuyalım. ✳️ Wattpad'te bu isimli ilk kitap. ✳️Başlama tarihi 21.11.2018