BÖLÜM 19

10.3K 344 25
                                    

Bölüm şarkısı

Mahmut Çınar-Geldin♥️

Sabah daha gözlerimi açmamıştım ama uyanmıştım. Birisi karnımı ovuyordu. Ve konuşuyordu. Mirza'nın sesiydi.

'Günaydın minik. Ben baban. İsmim Mirza. İyi ki geldin hayatımıza.'dedi. Gözlerini açtım ve hafif doğruldum. 'Sana da günaydın Almila.'dedi. 'Ne yapıyorsun sen?'dedim. 'Bebeğimizle tanışıyorum.'dedi. 'Evet bebeğim bu da annen sen zaten çoktan tanışmışsındır.'dedi. Kaşlarımı çatarak onu izliyordum. Aslında hoşuma gitmişti.

'Biraz inatçıdır. Şimdi o inadı kırıp sizi konağa götüreceğim.'dedi. 'Ben bir yere gelmiyorum.'dedim. 'Bak gördün mü? İnatçı. Ama gidiyoruz.'dedi. 'Sen gidebilirsin.'dedim. 'Yazı tura atalım.'dedi. 'Ne? Olur mu ya ne saçma.'dedim. 'Hiç de değil. Senin dediğin gelirse kalırız.'dedi. %50 şansım vardı.

'Tamam kabul. Yazı diyorum.'dedim. Mirza havaya bir bozuk para attı. Para yatağın üstüne düştü.Mirza ile aynı anda heyecanla baktık.

Mirza'Oley be. Gidiyoruz. Hazırlan Almila.'dedi. Evet tura gelmişti. 'Off. Mirza. Gelmiyorum.'dedim. 'Ne o sözünden mi dönüyorsun. Bir de avukatsın. Cık cık. Yazık adalet kimin eline kalıyor. Daha verdiği sözü tutamayan birisinin.'dedi. 'Avukat olmamla ne alakası var ya.'dedim. 'Çok alakası var Almila çok. Ağlıycaksan oynamıycaktın.'dedi. İyice sinirlenmiştim.

'Sözümden falan dönmüyorum. Tamam gidiyoruz.'dedim. Gülerek lavaboya girdi. Ben sözümden dönmezdim. Evet ya ben sözünden dönmezdim. Gözlerim dolmaya başlamıştı. 'Ben sözümden dönmem.'diye söylenmeye başladım. Şu anda buna niye bu kadar taktım bilmiyorum ama ben sözümden dönmem.

Ağlamaya başlamıştım. 'Ben sözümden dönmem. İyi bir avukatım. Adaletliyim.'dedim kendi kendime. Mirza lavabodan çıktı. 'Bana bak Mirza. Ben iyi bir avukatım tamam mı? Sözümden de dönmem.'diye hem ağlıyordum hem de söyleniyordum.

Mirza'Almila. Güzelim noldu? Niye ağlıyorsun?'dedi. Hemen yanıma geldi. Yüzümü avucunun içine aldı. Baş parmağıyla gözyaşlarımı siliyordu. 'İyi bir avukatım. Adaletliyim. Sözümden dönmem.'dedim. Bana sarıldı. Bir yandan saçımı okşuyordu. 'Evet sen çok iyi bir avukatsın. Adaletlisin. Sözünden dönmezsin. Ağlama artık.'dedi. 'Hepsi bu salak hormonlardan işte ne biliyim. Ağlamıyorum.'dedim.

Mirza'dan ayrılıp lavaboya girdim. Yüzümü güzelce yıkadım. Ben niye ağladım ya? Ergen triplerinde gibi. Salak saçma. Kendimden bi tiksindim.

Odaya geri döndüm. Mirza telefonuna bakıyordu. Üstümü değiştirdim. 'Ben aşağıya iniyorum.'dedim. 'Tamam ben de birazdan geliyorum.'dedi.

Mutfağa girdim. Zeynep Hanım domates doğruyordu. 'Günaydın.'dedim. 'Günaydın kızım.'dedi. 'Şey biz bugün gidiyoruz.'dedim. 'Ne?'dedi. 'Size yük oldum artık gidelim.'dedim. 'Ne yükü kızım. Olur mu öyle şey.'dedi. 'Öyle gidiyoruz. Kerem nerede?'dedim. 'Bahçede. Pek morali yok bugünlerde. Sen sorsana belki sana anlatır.'dedi.
'Tamam ben sorarım.'dedim.

Bahçeye çıktım. Kerem salıncakta oturuyordu. Dalgındı. Yanına gittim. Salıncağa oturdum. 'Bir şey mi oldu?'dedim. 'Neler olmadı ki.'dedi. 'Anlatmak istersen dinlerim.'dedim. Derin bir nefes alıp verdi. 'Benim bir sevgilim vardı. Ankara'da. Beni aldatmış. Hem de en yakın arkadaşım sandığım kişiyle.'dedi. 'Hadi ya.'dedim.

'İlk fırsatta ya. Benim buraya gelmemi beklemişler resmen. Ama her şey yavaş yavaş yerine oturudu. Nasıl fark etmedim. Ne kadar aptalım.'dedi. 'Sen aptal değilsin. Onlar şerefsiz.'dedim. Kafasını yukarı kaldırdı gözleri dolmuştu. 'Neyse seninde başını ağrıttım.'dedi. 'Saçmalama başımı falan ağrıtmadın. Hem takma kafana ikisininde gerçek yüzünü gördün.'dedim.

AŞKIN BERDEL HALİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin