0.8

168 47 6
                                    

Selam,

Uzun cümleler kuramayacak kadar yorgun bedenimle yine buradayım. İsmini sevmediğimi söyledim, o yüzden sana Deryâdil demeyeceğim.

Yaklaşık bir hafta sonra gittim ona. Dediği gibi, verdiği sözünü tutmuş ve beni beklemişti. Kızarmış gözlerimle çekine çekine oturdum yanına.

"Dide, geldin demek. Seni bıraktığım gibi değilsin. Hatırlat da bir sonrakine kendine iyi bak demeyi unutmayayım."

"Bir sonraki? Bir daha gideceksen gelme bana hiç Barış."

Zaten gelmemişti bana hiç.

"Gitmeyeceğim. Gitsem bile her gün geri döneceğim sana, her zaman baştan başlayacağız."

"Barış bana vaatler verme. Bir kez daha umutlanmaktan korkuyorum."

"Seni umutlandırmıyorum sadece kalbindeki o camlardan güller yetiştirmeye çalışıyorum."

"Yapma Barış, acı veriyor."

Gözümdeki yaşı sildi.

"Sana ağlama diyemem ama seni ağlatmam, seni seviyorum diyemem ama sevmeye çalışırım, sana gitme diyemem ama yanımdan ayırmam. Ben ince ruhlu adamlardan değilim Dide. Ben buyum, tüm çıplak hislerimle karşındayım. Beni kabul edersen evimize gidelim, eğer hayatımdan çık dersen sana evine kadar eşlik edeyim. Son kez..."

"Barış, acı çekmek istemiyorum. Yanımda kalmanı çok isterim ama bedenimin bir acıyı daha kaldıracak gücü olduğunu düşünmüyorum."

"Bu hayatta hiçbir şeye söz veremem Dide, ama Allah sana acı veriyorsa onu taşıyacak ruhu da verirmiş. Kimseye daha ağır yükler vermezmiş."

Acının Kırık Kızı | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin