Bu bölüm sadece gücün nasıl bir şey olduğunu anlatmak için yazılmış bir bölümdür. Bu bölümü okumadan direk sonraki bölüme geçseniz de anlarsanız. Zaten ana karakterlerden biri öbür bölümde giriyor.
Kendisine uyanmasını söyleyen bedenin iteklemeleriyle gözlerini açtı Uzay. Feza başına gelmiş zıplıyordu bugün önemli bir şey vardı da uzay mı bilmiyordu. "Ne var?" diye bağırdı sesindeki uykuyu gizleme çabası göstermeden. Uykulu haline gülen fezaysa yatağın yanındaki dönen sandalyeyi kenara atarak konuşmaya başladı. "Bugün dağa çıkyoruz." Uzay duyduğu kelimelerle yataktan bedenini çıkardı.
2 haftada bir dağa çıkıp sahip oldukları gücü kullanmak adına çalışmalar yapıyorlardı ama zaman uzayın tahmin ettiğinden daha hızlı akıyordu duyduklarına emin olmak adına "o bugün müydü?" dedi
"evet ve biliyorum zaman hızlı akıyor" dedi feza gülerek
İkisininde yüzü umutlu bir gülümsemeyle dolmuştu.Hayalleri yaşamın sonu erip bu dünyadan kurtulmakken bu hayalin gerçekleşmesine hep çok zaman olduğunu düşünürlerdi şimdiyse zaman sanki onların isteklerini duymuşta hızlanmış gibiydi.
Hızlıca yataktan kalkıp fezayı odadan kovdu.Zamanın normalde hızlı geçmesini istesede bugün erken bitmesini istemiyordu. Dağda yapılan her şeyi seviyordu. Zamanı yavaşlatmak için hareketlerini daha da hızlandırıp kendini hazır bir şekilde kapıda buldu. Kapıya ulaştığındaysa zamanı yavaşlatmakta kendinden daha da hevesli kardeşi ve annesiyle karşılaştı.
Feza dizlerinin üstünde siyah kısa bir şort üstünede kolları dirseklerine gelen beyaz bir tişört giymişti elaya çalan güzleri parlarken kumral düz saçları her zamanki gibi birbirine girmiş ve asla nasıl oluştuğunu kimsenin anlayamadığı tuhaf kahkülüyle uzay'a gülümsüyordu.
Annesi elif'se her zamanki kot ve tişörtünü giymiş saçlarını özensiz bir şekilde bağlamış saate bakıyordu. Annesi uzayın geldiğini anlayınca çabuk olmasını söyleyerek arabaya yöneldi. Feza ve uzayda arkasından sessizce annesini takip etti. Arabaya binip muhtemelen uzun sürcek yola başladıklarında arabadaki kimse konuşmadı ama fezanında uzayında aklında aynı düşünce aynı hayal aynı istek vardı "dağa ulaşana kadar lütfen hızlı geç zaman" aynı düşünceyi beyinlerinde yaşatırlarken uzay aynadan kendini incelemeye başlayarak bölüştükleri aynıdan koptu.
Uzayın beyaz bir teni vardı süt hayır bulut hayır a4 kağıdı gibi aman ne gibi olduğu pek önemli değildi beyazdı işte beyaz tenine inat gözleri simsiyahtı üstelik tek bir benzetmeye sahipti "uzay" başka bir şeye benzemez benzeyemezdi uzun ince bir bedeni kulaklarına gelen dalgalı saçları vardı üstelik bu saçlar da nasıl oluştuğu anlaşılmayan bir kakül barındırıyordu. Gözlerini aynadan çekip yola dikti sıkılmıştı aynı sıkıntıyı fezadanda hissederken feza konuşmaya başladı.
"Bugün ne üzerine çalışacağız anne?"
"Görmek ve güç kontrolu sonrada meditasyon"
Ah yine mi görmek? 22 haftada gittikleri bütün çalışmalar görmek üzerineydi bu konudan fazlasıyla sıkıldığı için değiştirmek adına şansını denemeye karar verdi.
"Anne görmek üzerine yapılan çalışmaları ne zaman bırakıcağız zaten uzun bir süredir bunun üstüne çalışıyoruz bu konuda fazlasıyla bilgiye sahipiz ve bu bilgileri uygulaya biliyoruz bence artık bir üst adıma geçmeliyiz gördüğümüz şeylere hükmetmeliyiz."
"bu konuda fazlasıyla bilgili falan değilsiniz daha doğru düzgün yapamıyorsunuz bile zaten bolca vaktimiz var ne bu acele"
Uzay konuşmaya başlayacağı sırada cümleleri Feza aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyücü (boyxboy)
Teen FictionEn iyi yalancılar bile sırlarını bir düşmana verebilirler.