Büyücü (boyxboy)

6.bölüm: tehdit

3 gün olaysız geçti olaysızlığın sebebi ve bu üç günün özeti ise belliydi: kaçışlar herkesten ve her şeyden mert’in sorularından, mert’e sorulacak sorulardan, selimin suskunluğundan, miraç’ın bakışlarından bakışlardan daha önemli ve bütün bu kaçışlardan daha zor olan miraçtan. Hepsinden teker teker büyük bir özenle kaçtılar.

Cumartesiye ulaştıklarındaysa tek ve yegane bir amaçları vardı dinlenmek nefes almak istiyorlardı artık. Kaçışlardan fazlasıyla bitkin durumdalardı. Başardılar da miraç’ın gerçekleri öğrenmesinden beri ilk defa dinlenebildiler. Uykular hala deliksiz değildi ama uyku sorunları zaten miraç’la alakalı değildi günü dinlenerek bitirmeyi planlayan ikili hedeflerine tam anlamıyla ulaşmak üzereydi onlar için an itibari ile günün bitmesine 5 saat vardı ama evren “siz fazla dinlendiniz” demiş olacak ki telefonun zil sesi odaya yayıldı.

Feza televizyondaki saçma haberi izlemeye devam ederken “Açma kesin kötü bir şey oldu veya olacak kaderin telefona bağlı yapma.” diye mırıldandı uzay fezanın bu salak hallerine gülerken telefona doğru uzandı. Fezaysa

  “Ah benim canım kardeşim bahtsız falan deme kendine sen seçtin bu kaderi”

dedi. Uzay onun dediklerini umursamadığından fezada aynısını yaptı telefona giden kardeşini umursamayarak sanki televizyonda dünyanın en önemli haberi varmış gibi televizyona yöneldi. Uzay telefonu açtığında karşı taraftan miraç’ın sesi geldi “Sana bir adres yollayacağım oraya gel ve fezanın gelmemesini sağla mert yanımda ve anladığım kadarıyla karanlıktan korkuyor.” uzay duyduğu kelimelerle dondu.

Mert annesini küçükken kaybetmişti annesi ölürken mert yanındaydı ama hiçbir şey görmemişti mert’in bu konuda tek bahsettiği annesinin çığlıklar ve zifiri karanlıktaki şeydi ne olduğunu söylemiyordu belki kendiside bilmiyordu. O şeyin ne olduğu bilinmez ama mert’i çok korkuttuğu gerçekti şimdide ne zaman karanlıkta kalsa o şeyin geleceğini sanardı. Kalamazdı karanlıkta kalsa da nefes alamazdı.

Uzayın içi yine nefretle dolarken “ne istiyorsun?” dedi denilen tek kelimeylede televizyona odaklanmış kardeşin gözleri ona döndü uzay gözlerini kaçırırken cevap geldi.

“Dediğim gibi konum attığım yere gelmeni.”

“Niye gelmemi istiyorsun?”

“Buraya gelince anlatırım beni bekletme.”

Uzay bir şey demeye fırsat bulamadan telefon kapandı. Miraç uzayın gelceğinin farkındaydı bu yüzden hareketlerinden bu kadar emindi. Uzay üstüne bir şey alıp gitmek içi yukarı çıkarken feza yolunu kesti.

“Nereye gidiyorsun?”

“Feza lütfen sorgulama.”

“Miraçtı ama niçin aradı?”

“Mert yanındaymış ve büyük ihtimalle karanlık bir odaya kilitliycek.”

“Ah gerçekten yakın arkadaşı kaçırıp odaya kilitleyecek kadar kötü adam havasına mı girdi hani oyundu bu niye bu kadar ciddi ve tehlikeli oynuyor.”

“Bilmiyorum feza bu kadarını bende beklemiyordum.”

“Bende geliyorum.”

“Olmaz.”

“Sebep?”

“Feza gelmesin dedi.”

“Nerden anlayacak ki geldiği mi?”

“Feza ben giderim sen burada kal lütfen sadece bu seferlik sonra her tehditte beraber gidiceğiz böyle yerlere söz.”

“Yani başka tehditlerde olacak.”