20

2K 183 40
                                    

20 ; is it too late to see the ocean?

わ.

Dolapta son kalan buzlu limonata'yı aldım. Dışarıda esen soğuk rüzgar evin pencerelerini ara ara sarsıyordu. Boğazım ağrıyor olmasına rağmen, içi buz dolu şişeyi açtım. Kahvenin artık midemi bulandırmadığı nihai bir pazartesi sabahıydı. Aldığım ilk yudumun soğukluğu ile boğazım sızlarken saate çevrildi gözlerim. Dersimin başlamasına saatler vardı, Adelin'in uyanmasına da aynı oranda bir o kadar vakit.

Dışarı çıkmak istiyordum ama tekrar hasta olmaktan korkuyordum. Bir yandan iki günden beri tüm günümü evde pinekleyerek geçirmek canımı sıkmaya başlamıştı. Gece vardiyalarının bana göre olmadığını anlayınca işi de bırakmıştım. Yani bırakmıştım diyordum da, kimseye bir şey demişliğim yoktu. Yalnızca gitmemiştim, gelmediğim için arayan soran veya azar çeken de olmamıştı.

Yine de işlerin kesinleşmesi için, yarın mutlaka oraya uğramayı aklıma not edindim. Sonra üzerimi giyinmek için odama gidip bir şeyler aradım fakat kışlıklarım pek azdı. Zira bir kısmı bir önce taşındığımız evde kalmıştı. Üç dört aydır burada oturuyorduk ve o zamandan beri bir kere bile gidip bakma tenezzülünde bulunmamıştım. Ne haldeydi kim bilir.

Kendi kıyafetlerimle üşüyeceğimi anlayınca öğle vakti olmasına rağmen hala uyuyan Adelin'in odasına geçtim. Dolabı hep dolu ve de dağınık olurdu ki yine öyleydi. Kıyafet yığınının arasından uygun bir şeyler bakmaya çalıştım. Fakat aynı esnada üst raftaki bir şeye elim çarptı ve dağılıp yere düştü. İlkin sesten uyandı mı diye Adelin'e baktım, uyuyordu. Sonra düşenin ne olduğuna baktım; kurumuş bir buket karanfildi. Özenle sarılmış kağıdı hoş duruyordu, nerden geldiğini çıkarmak zor olmadı. Bir ara kapıya sıkıştırılmış çiçekti bu. Güya Adelin bana geldiğini iddia etmişti de sonra biraz atışmıştık. Bir kaç gün sonra kuruduğunu görünce ben de çöpe atmıştım. Solan hiçbir çiçek gözüme hoş gözükmezdi. Evet, belki kurumuş bir karanfilin kokusu bir nebze üzerinde kalırdı ama canlılığının yok olup gitmesi, bitmiş görüntüsü neye yarıyordu?

Adelin'in çiçeği çöpten neden geri aldığını hiç sorgulamadan yerine koydum ve elime ilk geçen montu giyip çıktım evden. Sonra hiç de hoşlanmadığım soğuk rüzgarın ortasına daldım. Sokak bir iki kişi dışında alabildiğine boştu. Yerdeki çöpler rüzgarın oyuncağı olmuş, bir o yana bir bu yana savruluyordu. Ağaçlar bütün gün yapraklarını dökmekten kurumuş dal parçalarına dönmüştü. Sabahtan beri penceremden bu sokağı izliyordum ama soğuğunu bir de içindeyken hissetmek ağır gelmişti. Üşümüş kulaklarımı beremle kapattığım gibi en yakın metrobüs durağına koşar adım ilerledim.

İki gündür evdeydim. Leon'a aklımdan geçenlerin hiçbirinin mesajını atmamıştım. Teşekkür etmek istiyordum lakin bunun için fazla korkaktım. Dışarıdan bakınca kim bilir ne kadar kaba ve soğuk göründüğümü düşünüyordum, bu düşünce beni iki katı strese sokuyordu fakat nihayetinde o teşekkürü yine edemiyordum. Kendimi içten içe yediğimle kalıyordum sadece.

Hali hazırda hasta olan bedenimi yoran yolculuğum, ben tam sıkıntıdan patlayacakken neyseki bitti. İndiğim gibi hızla kampüsün içine yöneldim. Dışarısı soğuktu, esiyordu ve kulaklarınız uğultudan başka şeyi duymuyordu. Zaten kimse de yoktu hiç. Doğruca kütüphaneye gitmek istiyordum. Eminim sessizdi ve dinlenebilirdim, ayrıca kesinlikle klimalar açık olurdu ve ısınırdım. Ne var ki soğuk bir günde ısınmak, en sevdiğim şeydi.

Seri adımlarla yanımdan kimin geçip gittiğine bakmaksızın ilerliyordum ki birinin "Rosaura" demesiyle durmak mecburiyetinde kaldım. Ben daha arkamı dönmeden, koluma sarılan ellerin kime ait olması umrumda değildi, yolum kesildiği için içimde bir alevlenme belirmişti. Günlerdir olduğu gibi bugün de sabırsızdım. Bu yüzden anlık bir hışımla bu elin sahibine döndüm fakat gördüğüm yüz Josephine olunca elde değildi. Üstelik o her zaman bir anne edasıyla gülümserdi, siz de karşılık vermeden duramazdınız. Kendime gelip silkindim, ve bir tebessüm ettim ben de.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 31 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ölüyoruz Rosaura.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin