Bilinen Doğru

260 46 13
                                    

"Namjoon mu? Namjoon kim? Namjoon mu dedi? Namjoon ben miyim? Adımı nereden biliyor? Elveda anne"

Korkuyla gittikçe yükselen çığlıkları dinledi. Ses kendisine bir şey anlatmıyordu. Tek yaptığı yalvarıp durmaktı. Belki bir şeyler anlatsa Namjoon ona yardım edebilirdi. Ama hiç bir şey bilmiyordu. Hatta nerede olduğunu bile! Bu düşünce ile istemsiz bir şekilde gözü aynaya kaydı. Kimse olmadığını biliyordu. Ama belki...

"Yardım et. Yardım et. YARDIM ET!"

"Tanrı'm sana gelmek için güzel bir gün. Ben bir aralar ateisttim ya. Olsun yine de sığınacak bir şey istiyor insan. Hayır neden ben? Bence çığlıklar atarak kaçabilirim bu kimseyi şaşırtmaz"

Yine ilk günkü şeyleri yaşıyordu. Korkusu biraz dinmiş olsa da hala ne yapacağını bilmez haldeydi. Ürkekçe ve titrer bir halde yataktan kalktı. Tek çözüm buydu. Onu arayacağı başka bir yer yoktu. Tek şansıydı. Tek yerdi. Elindeki tek bilgiydi aynalar. Onlardan başka arıyacağı yer yoktu. Bu her kimse- bir dakika

"Bay Kim?!"

Şaşkınlıkla büyüyen gözlerini duvara odakladı. Ve bir süre düşündü. Neydi bu olanlar? Neden iyiliğinden kaybolmuştu? Dong Sun nasıl bencillik etmişti? Ne yapmıştı ki? Hiç bir şey anlamıyordu. Derin nefes aldı. Hala bundan emindi tek bir yolu vardı. Yavaş ve ürkekçe lavaboya girdi. Hayır buradaki ayna boştu. Kapıyı kapatmadan tekrar yumruklanma seslerinin eklendiğini fark etti. Seslice yutkundu ve kapıyı kapatarak çıktı. Aşağı inmeden önce karşıdaki merdivenin aynalarına baktı. Orada da kimse yoktu. Diğer merdivenden indi. Hiç bir şey gözüne çarpmamıştı. Fakat bir şeye ulaştığı kesindi. Aynalara yaklaştığında ses daha da artıyordu. Ve hiç bir yansımanın olmadığı aynadan kendi ismini duymak hiç güzel bir his değildi

Tekrardan derin nefes alarak adımlarını hızlandırdı. Mutfağa gitti, duyduğu en şiddetli seslerin buradan geldiğine emindi. Aynanın büyüklüğüne bağlı olup olmadığını merak etti. Ama sanırım bunu test edecek bir vakit değildi. Oturma odasına gitmeden önce gözü aynalı koridora takıldı. Oraya gitmeyi hiç istemiyordu. Ama her ihtimale karşılık gitmek zorundaydı. Yapacağı başka bir şey kalmamıştı. Tekinsiz adımlarla koridora doğru ilerledi. Fakat onu dehşete düşürecek manzarayı görmesini pekte erteleyemedi

Olduğu yere çakılı kalmış gibi hissetti. Yanılmamıştı. Ses koridorda daha fazla yankılanıyordu. Ama bir şey daha vardı. Ayna dediğin şeyin bir şey yansıtması gerekirken bu aynalar simsiyahtı. Hatta siyahtan çok kara bulutlarla kaplanmış gibiydi. Geriye doğru sendelediğini hissetti. Biraz daha ileriye bakabilmek için başını uzattı. Ama neyseki bu koridorda siyah aynalardan başka tek bir şey yoktu. Bir de aşırı yüksek sesler

Sadece emin olmak için biraz daha ilerledi. Ama korkusunun bunu yapmaya hiç niyeti yoktu ve o da bunu biliyordu. Yine de biraz daha ilerledi. Ama koridorun sonu sabah olduğundan da karanlıktı. Rahatlamış bir biçimde -bundan pek emin değildi- hızla koridordan çıktı. Neden böyle bir ev yaptıklarına hala akıl sır erdiremiyordu. Ama şimdi bunu düşünmekten daha önemli işleri vardı. Oturma odasına baktı dikdörtgen aynalarda da tek bir görüntü yoktu. Ve aynı şey alt kattaki bütün odalarda geçerliydi. Gerçi üstteki giysi dolabında banyoda ya da 2. yatak odasında da tek bir şeye rastlamamıştı. Kafası karışmış bir şekilde merdivenlerin önüne yere çöktü. Bağıran Bay Kim ise ve bir yansımaysa aynalarda olması gerekiyordu. Oysa aynalarda sesten başka bir şey yoktu

O zaman neredeydi? Her nerede ise neden sürekli herkes oranın soğuk olduğunu söylüyordu? Namjoon'un gözleri şaşkınlıktan kat ve kat daha fazla büyüdü. Bu eve geldiğinden beri tüm yaptığı şeyleri aklından geçirdi. İlk geldiğinde tanışırken demişti ama eve ilk girdiğinde söylememişti. Çığlıkları duyduğunda da söylemedi. Sabah olduğunda markete gittiğinde kasiyere dedi, eve tekrar döndüğünde de asla söylemedi. Kitapçıya gittiğinde de söylemedi. Kadın kendisi Namjoon'u tanımıştı. Ve eve döndüğünde de asla yapmadı bunu. Peki evde hiç adını söylemediyse

O nereden biliyordu?

The Cursed MirrorsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin