THIEVES / SOPE

Bölüm 6

Merhaba, bu bölümde Taehyung anlatacak ve Taekook olacak. Sope a gelecek bölüm son hız devam edeceğiz.

Bölümde cinsel içerik vardır. Rahatsız oluyorsanız okumayın amık

İyi okumalar

*ayrıca

Yorum yapmıyorsunuz kalbimi kırıyorsunuz :(

KİM TAEHYUNG

Jungkook un attığı konuma geldiğimde buranın küçük bir kafe olduğunu görmüştüm. Derin bir nefes alıp içeriye girmiş ve etrafa şöyle bir baktığımda Jungkook u görmüştüm. En köşedeki masada oturmuş camdan dışarıyı izlerken masanın üzerindeki telefonunu dönderip duruyordu.

Yavaş ve sakin adımlarla yanına gidip karşısındaki sandalyeye oturduğumda bakışlarını camdan çekip bana doğru çevirmişti.

"Selam" gülümseyerek ona baktığımda dilini yutmuş gibi cevap vermeden o da bana bakmıştı.

"Sen selam vermeyecek misin?"

"Oh, doğru ya. Ben birden seni görünce şey oldu. Hani derler-"

"Heyecan?" sözünü kesip sorduğumda hızla başını onaylar şekilde aşağı yukarı sallamıştı.

"Tam üzerine bastın."

Sessiz kalıp sadece gülümsediğimde o da tedirgin bir şekilde ensesi kaşımıştı.

"Aç mısın ya da bir şeyler içer misin?"

"Hayır. Buradan çıkalım mı? Kalabalık yerler beni boğuyor."

"Tabii, sen nasıl istersen."

Böylece ikimizde kalkıp kafeden çıkmıştık. Hava karanlıktı ve biz yan yana yürüyorduk.

"Hyung..."

Bana seslendiğinde başımı ona doğru çevirmiş ve yüzüne bakmıştım. Ha, bir de boynundaki kaplan dövmesine."

"Efendim?"

Derin bir iç çekmişti. "Sevgiliyiz öyle değil mi?"

Neden şuan da böyle bir soruyla karşı karşıyaydım bilmiyorum ama başımı sallayarak onu onaylamıştım.

"O halde neden daha sık görüşmüyoruz? Seni haftada bir değil, haftanın her günü görmek istiyorum."

Ah, hadi ama... Bu çocuk böyle yaparsa ben nasıl ayrılacağım ondan?

"Jungkook okulumuz var biliyorsun. Aynı okulda olsak daha sık görüşebilirdik ama malesef değiliz. Ayrıca ben son sınıfım sen de ikinci sınıfsın. Derslerimize odaklanmalıyız."

Jungkook a bahane olarak sadece bunları söylemiştim. Aslında tam da bahane sayılmaz. Sonuçta okula da gidiyordum. Jimin le de ilgileniyordum. Yoongi Hyung un şu kızıla ilişkisini çözmeye çalışıyordum falan filan.

"Evet ama bu beni biraz üzüyor."

Önüne döndüğünde ben de döndüm ve etrafa bakarak yürümeye devam ettim. Avucumun içine sinsice kayan eli hissettiğimde gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Jungkook ile ellerimiz kenetlenip parmaklarımız iç içe girdiğinde başımı tekrar ona doğru çevirmiştim.

Önüne baktığı halde kızaran yanağını gördüğümde yaklaşıp yanağını öpmüştüm. Gözlerini kocaman açıp bana bakmıştı ve ardından tavşan dişleriyle kocaman gülümseyip iç içe geçirdiğimiz ellerimizi kaldırarak benim elimi öpmüştü.