chapter 7

1.3K 190 103
                                    



Doyoung önünde duran yağlı kahverengi saçları omuzlarına değecek kadar uzun olan, yüzünün yarısı sakal ve bıyıktan görünmeyen, ince kol ve bacaklarına rağmen kocaman bir göbeği olan adamı daha önce hiç görmemişti. Oysa tombul adam yemek tepsisini son derece rahat bir şekilde Doyoung'ununkinin karşısına bırakırken yüzünde oldukça geniş bir gülümseme vardı.

Doyoung yüzündeki boş ifadeyi silmeye çalışırken adam "Selam." dedi. Doyoung onun görünüşünden beklenilenden çok daha genç olan sesinin hoş bir tınısı olduğunu fark etti. "Merhaba." diye mırıldandı hala şaşkınlığını üzerinden atamamış halde. Doyoung uzun zamandır bu şirkette çalışıyordu ve daha önce kimse yanına yaklaşmamıştı.

Bu oldukça şaşırtıcıydı.

Doyoung'un şaşkınlık dolu sessizliğinde şaşırtıcı derecede güzel ve ince parmaklarının arasına aldığı çatalla tabağındaki bezelyelerle oynayan adam arada da bir Doyoung'a bakıyor sonra oynadığı bezelyeye geri dönüyordu. Doyoung adamın neden onun yanında oturduğunu düşünmeyi kesip yemeye başladı.

"Hangi bölümde çalışıyorsun?"

"Muhasebe bölümü. Ya sen?"

"Taktik geliştirme ve uygulama bölümü."

"Ah, o zaman şu yeni gelen yakışıklı bayağı sinirlerini bozuyor olmalı." dedi Doyoung şaşkınlığını sonunda üzerinden atarken.

Adam omuz silkti. "Benim rakibim olamaz bile."

Bu yorum üstüne Doyoung neredeyse ağzındaki bütün yemeği adamın üstüne püskürtecekti.  Adam Doyoung'un ağzındakileri tutmak için sergilediği büyük çabayı fark etmiş olacak ki gülmeye başladı. "Evet, haklısın şu halimle bu pek de inanılır gibi durmuyor."

"Bence iç güzellik dış güzellikten daha önemlidir."  Diyerek durumu kurtarmaya çalıştı Doyoung ama adamın buna niyeti yok gibiydi.

"Tamamen aptalca! Bence asıl önemli olan dış görünüştür. Her ne kadar insanlar iyi birer birey olduklarını diğerlerinin gözüne sokmak için iç-dış güzellik polemiği yapsa da kimse çirkin birine bakmak istemez."

"As-"

Tombul adam Doyoung'un sözünü keserek devam etti. "Mesela, herkes yakışıklı katillerin, hırsızların, psikopatların hayranı olsa bile çirkin olan suçluların birer canavar olduğu düşünür. Öyle değil mi?"

"Bence dış görünüşe göre hareket eden kişiler maddesel varlıklardan başka bir şey değildir. Maddeselliğin biraz bile dışına çıkmış bir insan dış görünüşten etkilenmeyecektir."

"Yine tamamen aptalca! Ben dış görünüşe son derece önem veren biriyim ama yakışıklığım sadece maddesel evrene sığmayacak kadar fazla. O yüzden üzülerek hipotezini çürütmek zorundayım."

Tanrım, adam ne kadar egositti!

Üstelik yakışıklılığın yanından bile geçemeyecek bir dış görünüşü vardı. Nasıl kendini 'maddesel evrene sığmayacak kadar yakışıklı' olarak tanımlayabilirdi?  Ya adamın aynalarında bir sorun vardı ya da gözlerinde. Doyoung adamın oldukça abartılmış egoistliğine son derece sinirlenmiş bir şekilde yemeğini yemeye başlamıştı ki adam tekrar konuşmaya başladı.

"Hep yalnız mı oturursun?"

"Hayır.

"Arkadaşların nerede?"

"Bilmiyorum." Aslında arkadaşları yoktu. Burada 'arkadaş' diyebileceği tek insan vardı ki o da bugün hastaydı.

"Pek şaşırmadım aslında."

trauma + dojaeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin