TÖRE KURBANLARI -1-

74 10 6
                                    


  Küçükken babama bizim orada (Ardahan) töre var mı diye sormuştum. Babamsa, hayır demişti. Yıllar içinde bizim oralarda berdelin, kumanın, kocası ölünce kaynı, karısı ölünce baldızı ile evlenen insanların olduğunu öğrendim. Yine kendi kendime fahri Ardahan Kültürü'nü Yaşatma ve Koruma Derneği Başkanı ilan ettiğim babamın karşısına dikilip, ''Hani bizim oralarda töre yoktu?'' dedim, onun cevabı kara mizah tadındaydı. Babama göre töre, bir kişinin ölüm emrini vermekti, bizim oralarda böyle bir karar verilmiyor, sorunları çözmek için kadınlar alınıp, veriliyordu. Böylelikle benim memleketimde töre ve kurbanları bulunmuyordu. Çünkü babama göre birinin başına silah dayayıp öldürmeyi emreden töre, sevmediği, zerre istemediği, abisi, babası, kardeşi gördüğü biriyle evlendirilmeye, çocuğu olmadığı için evlendirilmeye gelenek gözüyle bakılıyordu. Böyle düşündüğü için babamı suçlamıyorum, kimseyi suçlamıyorum, bunun toplumsal bir suç olduğunu ve bireylere indirgenmemesi gerektiğini düşünüyorum. Bu suç sadece oradaki insanların değil tüm toplumun suçu, ötekileştirdiğimiz, ittiğimiz her düşünce hatta ideolojinin ayakları altında ezilen çoğu kadın, çoğu çocuk, çoğu genç, çoğu yaşlı, ezilen tüm insanların sorumluluğu sözde aydın, sözde modern, sözde entelektüel bizlerde. Aslında yazacağım çok şey var ama ben bu satırları eğlenmek için yazıyorum o yüzden pusulanın Wattpad tarafına bakacağım bugünlük.

  Esas kız ve oğlan yazmaktan sıkıldığım için, bugün karakterlerime isim üflüyorum. Kızımızın adı Hebele Hübele, oğlumuz da geçen bölüm de geçen ancak KPSS'de kaydırma yaptığı için CEO'luktan alınıp, Mardin'de bir aşirete ağa olarak atanan alfa Falan Feşmekan...

  Mekan bu sefer Mardin... Wattpad'deki kadar medeniyete, aşirete ev sahipliği yapmış olmasa da masal gibi şehir. Gitmesem de görmesem de, oralarda masal gibi bir aşk yaşamasam da, evde klavyenin başında sayfalar dolusu methiye dizebileceğim bir şehir, tabi bunda benim laf kalabalığı yapmaktaki hünerimin de etkisi var ama asıl olay mimari. Şehir insansız da nefes alıyor, basit bir fotoğraf karesinde bile kalp sesleri duyar gibi oluyorsunuz. Şehri yeterince övdüğümüze göre, şehrin bize sunduğu bakir bir uçurumla, koskocaman bir konağı heybemize katıp yolumuza devam edelim.

  Töre hikayelerinin olmazsa olmazı olan berdeli, Mardin'i, intikamsever Falan Feşmekan'ı ve bu sefer karşımıza bambaşka bir karakter olarak çıkan Hebele Hübele'yi, koskocaman konağı baz alarak üzerine serpeceğimiz Hebele'ye aşık amca oğlu, Falan'la evlenmek için kuma olmaya razı şehirli eski sevgilisiyle yeni bir Mardin yaratabiliriz. Daha doğrusu töreye verilen kurbanları anlatma odağından şaşmış kurguları...

  O gün Mardin yine tüm acımasızlığıyla iki insanın ölümüne karar verir, çünkü Mardin bir şehir olmanın yanı sıra insanların üzerinde cahilce ve zalimce kararlar verdiren gizemli bir şehirdir. Yeşiloğullarının oğlu, Seferoğullarının kızını kaçırır. Zaten bu iki karakter Mardin'e yeni taşındıkları için töreden habersizdirler, yakalanınca şaşırırlar, hele aşiretmiş, töreymiş duyunca anlamayan gözlerle etraflarına bakınırlar.Öyle bilmiyorlar başlarına gelecekleri.Onlar bu kadar cahilce hareket ederken ağalar toplanır, işleri güçleri olmayan 60'lı yaşlarında bir grup ağa oturup karar verir. Sonuç oldukça şaşırtıcıdır, kararı okuyan en yaşlı toprak ağası 4 eş sahibi dedemiz sesi titreyerek ilan eder. ''Götürüp kafalarına sıkın.'' Bu karara karşı Mardin derin bir sessizliğe bürünür, konak adeta soluk almayı bırakır ta ki kapı açılana kadar. O gelir.  Falan Ağa...

  İki insanı öldürmenin büyük acımasızlık olduğunu düşünen, genç kızların prensi, Mardin'in yakışıklısı, adı geçince esnafın saygıdan değil ceket iliklemek direkt kepenk kapattığı 25 yaşında, babası, amcası hayattayken aşiretin ağası olmayı başaran Falan Feşmekan duruma el koyar. Kendisi İstanbul, Amerika, Londra ve daha birçok yerde eğitim görmüş, genç yaşında kıtaları dize getiren, Mardin'i kalkındıran projelere imza atan bir karakter olmanın hakkını vererek, sevdiği adama kaçan kardeşini görümce belasından kurtarmak adına büyük bir fedakarlık yaparak daha 17 bilemedin 18 çok ısrar edilirse 19 yaşında olan Hebele'yi kendine almaya karar verir. Berdel olduğu için istemek olmaz, direkt alınır bu da doğuda bir gelenektir, herkes bilmez.

Ağlama DuvarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin