Söylenecek çok fazla söz vardı. Özlem içerikli sitemlerle doluydu dillerin ucunda birikmiş paragraflar.
Virgüller ile donatılmış olan her bir cümle yarım bırakılmışlığın simgesiydi sanki.
Noktanın dürüstlüğüne hasret , geçip gidiyordu zaman.
Yere doğru oturmuş eksikçe dışarıyı seyrediyordu Baekhyun.
Zor olsada buradaydı işte . Her şeyin başlayıp , cümlenin virgülle süslenip elini eteğini çektiği yerde.
Yerleşmesinin 2. günü şerefine , kendisine küçük bir ev hediyesi olarak , Tanrı'ya dua etmişti sevdiği adam için.
Acı çekmemesini dilemişti.
Ona rengarenk kalemler vermelerini dilemişti.
En çok da "Onu" dilemişti.
Ardından bildiği bir kaç ilahi söyleyip , burada olduğunu , acı çektiğini belli etmek istemişti.
Sesi kısılınca etrafına bakındı. Gözlerinin yandığını hissediyordu. Çok fazla konuşmuştu ama yinde de susmaktan nefesi kokuyordu sanki.
İç çekmeye ihtiyacı vardı. Çünkü içindeki en değerli parçayı çalmışlardı ondan.
Yanına kâr kalan özlemiyle , delirmeye çalışıyordu.
Her gece sevdiği adamın tuvallerinin başına geçiyor uzun uzun izliyor , alnını veya yanağını sürüyor , derince de öpüyordu.
Çizilen şeylerin mahrumiyetine göz dikmiş sanılsa bile , bunu yapmasındaki tek etken çok sevmesiydi.
Sevdiği adamın yüzünün gölgesinin Ay'ın yaydığı ışıklar sayesinde tuvale düşmüş olma ihtimaliyle bile fazlasıyla heyecanlanıyordu.
Tam dudağına isabet ettiğine emin olana kadar her bir santimini kendi dudakları ile okşuyordu.
Dönen başına aldırmayarak hızla ayağa doğruldu. Kendini bir kaç hafta önce huzurla uyuduğu yatağa doğru ilerlerken buldu.
Tıpkı Chanyeol gibi kokuyordu.
Kararlı bir duruş sergileyip ,
komodinin alt çekmecesine ulaşan parmakları ile avucuna sığdırabildiği tüm boyaları aldı. Dökülmemesine dikkat ederek hepsinin kapağını açıp , özenle baş ucuna yerleştirdi.
Boynuna kadar sıyıdırdığı tişörtü yüzünden üşüdüğünü hissetmesine rağmen yinede tepkisizdi.
Kafasını yana doğru çevirdi. Yeşil renk gözüne ilişince hızla eline aldı ve karnından aşağıya doğru akıtmaya başladı.
O gün Chanyeol'e doğru koşarken parmak aralarına giren çimlerin rengiydi bu.
Hemen ardından mavi renk boyayı boşaltı göğsüne.
Bir çocukla aynı kaderi paylaşıyorlardı sanki.
İkisi de elinde birden fazla şeyi tutmaya çalıştığı için düşürmüşlerdi en özel parçalarını.
O gün aynen böyle düşmüştü küçük olan.
Yeni sulanan çimlerin ıslaklığı Baekhyun'u , Baekhyun Chanyeol'u sırılsıklam bırakmıştı.
Bütün boyaların şişesini yarılamışken tatmin olmuş gibiydi.
Şimdi olmuştu.
Boya kokuyordu. Tıpkı Chanyeol gibi. Tıpkı Chanyeol'un yatağı gibi.
Hafifçe doğrulup oturur pozisyona geldi.
Bedeni titrerken içli içli ağlamaya başladı.
Yanaklarına sürdüğü sarı boya yeşile boyadığı karnına doğru damlıyor , birbirlerine temas eden renkler benliğini kaybederek yeni bir tona dönüşüyordu.
Kıpkırmızı olmuş göbeği içindeki kelebeklerin katliam habercisi gibi gözüküyordu.
Kırgın , sinirli , aşık ve yalnızdı.
Ne güvenebilecek arkadaşları kalmıştı ne de ona güvenen hocaları.
Elinin altındaki çarşafı kırışacağına emin olduğu şekilde sıktı.
Düşmek buydu ya.
Tutunmaya ihtiyacı vardı.
Bir süre daha özlem giderdi anılarıyla.
Fazlasıyla kirletmiş olduğu yatağa kalanlarıyla baktığında elde ettiği sonuç yine Chanyeol'du.
Gece gelir umuduyla uzandığı yerden kalktı.
Sevdiği adamın yokluğunda onun yatağına yatmak istememişti.
O varken güzeldi orası. O varken sıcaktı hatta o varken gerçek bir yataktı.
Diğer tarafa , Bayan Park'ın yatağına yürüdü.
Bir süre başında dikilme gereği duymuştu.
Gözüne farklı gelen çarşafı havalandırıp iç tarafa doğru baktığı zaman istem dışı olduğu yere çöktü.
Sinema gecesi Chanyeol'un pijamaları ile uyureken ki çizilen resmi daha yeni yerleştirilmiş gibi duruyordu.
Üzgün hissediyordu.
Mutlu hissediyordu.
Karmakarışıktı.
Veya ne hissetmesi gerektiğini bilmiyordu.
Bir çocukla aynı kaderi paylaşıyordu sanki.
İkisi de seviyor, kaybettiği için ağlıyordu.
En son kendisine yarenlik eden hüznü ile kalmıştı.
Bütün gece düşünmüş , düşündükçe hatırlamış , hatırladıkça özlemiş, özledikçe ölmüştü...
♧ Öyle işte,
kırgınız :')
Yazım yanlışlarım varsa affola.
Sizi ve getirdiğiniz herşeyi seviyorum.
Mavi Kalın. ♧
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Summer Rain
FanfictionPark Chanyeol filofobi hastasıydı... ° ° Yaz Yağmuru gibiydi senin aşkın sevgilim. Ne soğuktu ne sıcak. Alevlerin içindeyken aradığım ferahlıktı. Öyle bir yağdın ki gönlüme ne kokun gitti ne de tenimde bıraktığın ıslaklığın. Ve bir gün kalbin taşla...