Baekhyun hızlı adımlarla kendisini bekleyen arkadaşına doğru ilerledi.
Duyması gereken her şeyi duyup tekrardan yurttaki odaya , Chanyeol'un yanına gitmek istiyordu.
Birbirlerine çok alışmışlardı bile. Her an her dakika yan yanaydılar.
6 gün boyunca ayrı kaldıkları tek durum uykuya daldıkları zaman dilimi olmuştu.
Görüş açısına giren bedenin el sallaması ile yönünü ayarladı.
" S-selam B-baek."
" Selam Soo. Sen iyi misin ? Çok soluk gözüküyor tenin. Yoksa iyi beslenmiyor musun? "
" A-hha şey sınav haftasına giriyorum. Strest yaptım biraz. Konuşmak istedim sadece. "
" Yaahhh anlıyorum. Beni boşuna korkuttun . "
" Üzgünüm. Şu taraf gölge , oturalım."
Serin bir yere geçebildiklerinde
karşısındaki bedenin bacağını hızlı hızlı sallaması ve etrafa gergince göz gezdirmesi Baekhyun'u çok rahatsız etmişti. Neredeyse hiç yüzüne bakmıyor, gözlerinin değdiği her an kaçırıyordu.
En sonunda çıkış yolu olarak ağzını aralama kararı aldı.
" Luhan nerede? "
" B-bilmem , derstedir belki. "
" Doğru. Soo , derdini anlatsan bende dinlesem olur mu ? Daha fazla beklemenin anlamı yok. "
" Onunla mı kalıyorsun?"
" Ne ? "
" Chanyeol'le mi kalıyorsun ? "
" Bana ihtiyacı var."
" Annene bende kalacağını söylemişsin. En azından haber verebilirdin. Ya pot kırsaydım. "
" Sen bunu nereden biliyorsun?"
" Lu sormuş. Byun Baekhyun bizden habersiz kararlar alıyor ve bunu söyleme zahmetine bile girmiyor."
" Kyungsoo gerçekten size anlat-"
Yan duran omuzları arkadaşı tarafından ani bir refleks ile önüne döndürülmüştü. Yarım kalan cümlesi ve şaşkın ifadesi ile bedenini geriye doğru çekti.
" Ne yapıyorsun Tanrı aşkına?"
Başını arka tarafa doğru çevireceği sıra tekrardan engellenmişti. Hırsla ayağa doğru kalkmaya çalıştı.
" Soo neler oluyor ? Sinirlenmeye başlıyorum."
" Baek ben..."
" Sen ne ? "
" Ü-üzgünüm."
" Neden peki ? "
" Ben çok üzgünüm. Çok çok üzgünüm..."
Kısa olan karşısındaki kişinin sözlerine dikkat kesilmiş kafasında bir senaryo kurmaya çalışıyordu.
Hafifçe korku hissetmişti içinde.
Aklına gelenler yüzünden ifadesi giderek donuklaşıyor , ortama uyum sağlamak istemeyen dudakları isyan bayrağını çekip aykırı bir biçimde titriyordu.
Kulağına ulaşan uğultular nedeniyle başını çevirme gereği hissetmişti.
Yurdun önüne doğru kalabalık toplamış , ortalarına ise büyükçe bir ambulans almışlardı.
![](https://img.wattpad.com/cover/195531271-288-k547168.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Summer Rain
FanfictionPark Chanyeol filofobi hastasıydı... ° ° Yaz Yağmuru gibiydi senin aşkın sevgilim. Ne soğuktu ne sıcak. Alevlerin içindeyken aradığım ferahlıktı. Öyle bir yağdın ki gönlüme ne kokun gitti ne de tenimde bıraktığın ıslaklığın. Ve bir gün kalbin taşla...