Domestic

《24》

Vote ve yorumlarınızı neye saklıyorsunuz dkmxöd?
Esirgemeyin şunları.

Arkadaşlar aklımda bölüm yazmak falan yoktu bir anda baktım ki yazmışım ama hiç benim tarzım bir şey olmadı. Saçma bir olay kattım kurgunun içine şimdiden özür dilerim.

Beğenmezseniz söyleyin lütfen. Tekrar bölüm yazmaktan çekinmem.

Yorumlarınızla beni bilgilendirirseniz sevinirim.

İyi okumalar.

(Michael pitt - hey joe ile okuyabilirsiniz.)

Verdiği kararlardan kolay kolay pişman olmayan biri olarak elimde tuttuğum telefonun ekranına büyük hayal kırıklığı ile bakmamın sebebi neydi bilmiyorum. Bu yaptığımın bencilce olduğunun ve yersiz olduğunun elbetteki farkındaydım ama lanet olası hislerime söz geçiremiyordum işte.

Kurtçuk : Bugün geç geleceğim.

Mesaja tekrar göz gezdirdiğimde benim açımdan değişen bir şey olmamıştı. Hala daha üzgün ve çokça kıskanmış hissediyordum. Sevgili, sevgilim Martin bugün geç geleceğini söylüyordu hemde bir kız yüzünden. Bunu biliyordum çünkü şu an Jakson ve Amanda beraber bir aylık tatile çıkmışlardı, Martin in de onlardan başka arkadaşı olan sadece bir kişi vardı. Doğum günümden iki hafta sonra tanıştığı ve bir buçuk ay içinde sıkı fıkı olduğu o kız, Hazel.

Martin başvuru yaptığı üniversiteler arasından ilkine kabul edilince üniversitenin Fransızca hazırlık istediğini öğrenmiş ve bu sayede yabancı dil kurslarından bir tanesine kayıt olmuştu,hemde benim sayemde. İlk başlarda onu evden zorla göndersem de daha sonra aynı üniversiteyi kazanan bir arkadaş edindiğini söylemiş ve kursa daha istekli gitmeye başlamıştı. Bu heyecanını Jakson dan sonra ilk kez bir arkadaşı olmasına bağlasam da git gide yakınlaşmaları artık canımı sıkmaya başlamıştı.

İçim içimi yerken bu yaptığımdan dolayı kafayı yemek üzereydim. Onu kıskanmak elbette ki hakkımdı ama kızın şu ana kadar kötü hiçbir şeyini görmemiştim. Öyle ki onunla tanıştığım ilk gün bana karşı o kadar kibardı ki Martin adına sevinmeden edememiştim. Yeni arkadaşı kibar ve güzel bir kızdı hemde oldukça güzel bir kız. Turuncu saçları, yanakları üzerindeki çilleri ve güzel fiziği ile Hazel gerçekten çok güzeldi.

Daha sonra Martin birkaç kez Hazel ı evimize davet etmişti. Son kez buraya geldiklerinde ise Martin bütün ilgisini yeni arkadaşına yöneltmiş ben onları izlemeyi kendime yediremediğim için odama çıktığımda bile ancak iki saat sonra odaya yatmak için gelmişti. Hazel ın ona karşı ilgisi olduğunu belirten hiçbir hareketi olmamasına rağmen Martin in onunla bu derece ilgilenmesi beni en sonunda bu raddeye getirmişti. Elimde telefon kıskançlıktan kafayı yemek üzereydim.

Derin bir nefes alıp ayakta dikilmekten vaz geçtim. Kendimi koltuğa attığımda Hazel ın bu eve son gelişi ve Martin in ona olan ilgisi aklımdan çıkmıyordu. Hazel ise bunun farkında değil gibiydi, bir çok kez ise beni sohbetlerine dahil etmeye çalıştığını fark etmiştim. Benimle konuşmaya çalıyor ve Martin ile nasılsa bana da öyle yaklaşıyordu. Sanırım onun hakkında kötü düşünmemi istemediği için böyle yapıyordu. Ama gel gelelim ben kendimi durduramıyordum.

Koltukta öylece aklımda binlerce senaryo ile otururken kapının açıldığını işittim. Başımı arkadaya atıp gelene baktığımda içeriye giren Hazel ile Martin i görmüştüm. Şaşkınlıkla kalkan kaşlarım onların bana bakması ile havalandığı yere geri indi.

-Ah, sizi beklemiyordum.

Çantasını kapının önüne fırlatan Martin omuz silkip kendini yanıma attı. Dudakları boynumu bulduğunda ise konuşmaya başlamıştı.