''Aman Tanrım çok özür dilerim!'' Diye büyük bir çığlık attı Drew. Onu elimle onaylayabildim. Burnum gerçekten yerinden kopmuş olabilirdi.
''Bakayım kanıyor mu?'' Dedi ve elimi tutup burnuma baktı. Hem korkmuş hemde utanmıştım. Utanmamın nedeni elimi tuttuğu içinde, korkmamın ise vampir filan ya kanımı emer diye. Of ne saçmalıyorum burnumdan emmeyecek herhalde.
''Kanamıyor, gerçekten çok özür dilerim.''
''Sorun değil ben çok ani çıktım biraz, fazla acımıyor zaten.'' Dedim ve gülümsedim. ''Sen ne yapıyordun burada?''
''Hiç, şu 'büyük sınav' olayından nefret ediyorum. Bir sürü kişi ö-ölüyor. Gereksiz birşey. Birde bu sabahki olay canımı sıktı. O kızın aşağı atılması filan. Biraz çalıştım, şimdi de canım sıkıldı dolaşıyordum öyle.'' Bunları söylemesi beni çok rahatlatmıştı. Demek ki ayrım yapmıyordu.
''Sen ne yapıyordun?'' Dedi ve yürümeye başladık.
''Bende sınava çalıştım canım sıkıldı dolaşmaya çıktım.'' Dediğimde güldü.
''O zaman beraber dolaşabiliriz.''
Hadi ama Drew ben değil. Kayla'yı sev yalvarırım.
''Bekle Kayla'yı da alıp geleyim.'' Dediğimde gene eliyle beni durdurdu.
''Neden yalnız kalsak hemen Kayla'yı da alıyorsun?''
''Yo ben sadece o yalnız kal-''
''O hep yalnızdır. Küçüklüğünden beri o odada yalnız kalıyordu. İnan bunu dert etmez.'' İç çektim ve yürümeye devam ettik.
''Yarın ne yapacaksın?''
''Bilmem ders çalışırım herhalde.'' Lara yalan konuşamıyorsun. Sen ve ders? Üstelik konusu büyüler. Saçmalama.
Evet büyücü olmasam bile ders çalışmalıyım, öğretmen birşey sorduğunda Ali imdadıma koşamaz değil mi? Hem derslerde büyü yapılmaması benim için büyük bir avantaj.
''Belki beraber çalışabiliriz.''
''Senin kanlarla yada büyük, sivri dişlerle olan dersinin ilgimi çekeceğini düşünmüyorum.'' Dedim ve kıkırdadım.
''Genede 'İnsan Anatomisi' ortak bir ders değil mi? Herkes o dersi görüyor.'' Dedi.
Ben mi yanlış anlıyorum yoksa gerçekten aşık mı bana? Evet çok yakışıklı ama Kayla'yı yeni tanımış olsam bile arkadaşım sonuçta ona böyle bir şey yapamam asla.
Herneyse iç ses gene coştu.
''Peki o zaman, beraber çalışırız.''
''Öğlen 3'de kütüphanede o zaman?''
''Tamam.'' Dediğimde gülümsedi ve yanağıma bir öpücük kondurup gitti.
Arkamı döndüm ve odama doğru yürümeye başladım. 2 adım sonra duraksadım ve gözlerimi kıstım.
''O beni öptü mü?'' Diye mırıldandım.
Sadece arkadaşça diye iç geçirdikten sonra odaya girdim.
''Sonunda geldin. Nereye gittin sen?'' Diye sorguladı Kayla.
''Sadece dolaştım biraz. Ne oldu ki?''
''Sınavda ne yapacağını konuşmamız gerek.''
''Dinliyorum.'' Dedim ve koltuğa oturdum.
''Öncelikle birisini görürsen değneği gösterme. Değnek cebinde kalsın sadece birşey olduğunda çıkar. ''
''Kamera filan yok mu peki değneği görmeyecekler mi?''
''Ne kamerası? Hayır yok.''
''Üzgünüm çok fazla Açlık Oyunları izledim.''
''Açlık Oyunları?'' Yüzüme anlamsızca baktı.
''Boşver uzun hikaye. Aslında değil. Of neyse boşver.''
''Bazen çok garip oluyorsun.'' Diye söylendi.
''Hadi ama Açlık Oyunları'nı izlemeyen sensin. Açlık Oyunları efsanedir. Harry Potter izlemedim de birde tam bayılayım.'' Dediğimde güldü ve kafasını salladı.
''Ciddi misin?''
''Üzgünüm burada öyle şeyler yok. Müzik bile dinlemeyiz sadece kendi bestelediklerimizi. Herneyse devam edelim.''
''Ne gibi şeyler var peki. Labirentte.''
''Çok basit. Labirent oldukça büyük. Hayal edemeyeceğin kadar. 24 saatin var. Çıkışı bulman gerek. 24 saat içinde bulamazsan oyun senin için bitiyor ve okuldan atılıyorsun tabi sağ kaldıysan. Labirentte birkaç yaratık, akıl oyunları ve halisülasyonlar var. Başkasından yardım isteme. Mesela karşılaşsak bile sana yardım edemem çünkü senin gördüğün şeyi ben görmüyor olacağım.''
''Tanrım oradan kurtulamayacağım.''
''He birde bazı yerlerde testleri de geçmen gerek. Yani sana derslerden de sorular gelecek. Herşeye hazır ol ve hiçbir şeye inanma. Halisülasyondan bahsettim. Herşey yalan olabilir. Merak etme kurtulacaksın.''
''Umarım.'' Diye iç geçirdim.
''Yarın tüm grup toplanıp çalışacağız ama Drew gelmiyormuş. Sen gelirsin değil mi?''
''Geliri-'' Bir an Drew'le buluşacağım aklıma geldi. O da gelmeyeceğine söylemişti. ''Ben yalnız çalışsam daha iyi olacak.'' Diye yalan konuştum. Bunu sevmiyorum ama Drew'le zaman geçirmek istiyorum. Arkadaşımın sevdiği çocuk olabilir ama... Ne bileyim sanırım bende ondan hoşlanıyorum.
''Tamam sen bilirsin. Ben yatıyorum, iyi geceler.'' Dedi ve ışığını kapatıp yatağa girdi. Bende biraz yıldızları seyrettikten sonra -yakından daha güzel oluyor gerçekten- yatağıma yattım.
Kayla'ya ilk defa yalan söyledim.
Hemde bir erkek için.
Neler oluyor sana Lara?
Uzun süredir internete giremedim o yüzden gecikti kusura bakmayın :/ Biraz da kısa oldu sanırım üzgünüm.
Yorum yaparsanız çok sevinirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulutların Üstünde
FantasiaBir okul; sadece doğaüstü insanların olduğu. Ve biri; araya kaynamış bir insan.