ESİR #Wattys2019

12.Bölüm "Tatil Devam Ediyor"

            Bölüm Şarkısı: Marwa Loud
                             "Bad Boy"

Rüya sevenler için medyada Rüya var😉

Keyifli Okumalar🙂

     Aklım Meriç ve Rüyada kalmıştı. Onlara bir şey olursa kendimi asla affedemezdim. Pamir'e arabayı durdurması için öfkeli gözlerimle baktım. "Çabuk arabayı durdur, ineceğim. Onları orada bırakamam." dedim kesin bir sesle.

     Hiçbir şey yapmadan arabayı sürmeye devam ediyordu. Tekrardan "Durdur!" diye bağırdım. Ancak çabam sonuç vermiyor Pamir benimle ilgilenmeden arabayı sürmeye devam ediyordu. Gözlerimi hayretle ona diktiğimde terlediğini gördüm ve gözüm koluna iliştiğinde gördüğüm kanla ne yapacağımı şaşırdım.

     Anlaşılan bıçak Pamir'e değmişti ve kolundan yaralanmıştı. Üstelik bu hâlde araba kullanıyordu. Bu da kanamanın artmasına sebep oluyordu. Elimle akan kanı göstererek "Sen yaralanmışsın." dedim titreyen sesimle.

     Gözlerim hala onun kolundayken endişeyle "İyi misin?" diye sordum.

     "İyiyim. Abartıyorsun Esin. Sadece ufak bir sıyırık." dedi sakin bir ses tonu kullanarak. Şansımı deneyerek "Hasteneye gitmemiz gerek. Böyle enfeksiyon kapabilir. En azından pansuman yaptırmalısın." dedim.

     "Gerek yok." deyip arabayı sürmeye devam etti. Her şeyin sorumlusunun ben olduğumu düşünüyordum. Pamir benim yüzümden yaralanmıştı ve Rüya ile Meriç'e de bir şey olmasından çok korkuyordum.

     Araba durduğunda ne yapacağımı bilmez bir halde arabadan indim ve Pamir'e inmesi için yardımcı oldum. Odaya geldiğimizde çaresizce pansuman yapabileceğim bir şeyler aramaya koyuldum. Ne yapacağımı anladığında "Gerek yok demiştim." diyerek yatağa oturdu ve kolundan akan kana baktı.
Her ne kadar kan görmeye dayanamasam da bu konu hakkında az da olsa bilgim vardı. En azından kanı durdurup pansuman yapabilirdim.

     Bu yüzden onu umursamayarak
yanına oturup "Bu biraz canını yakabilir." dedim ve kolunu uzatmasını bekledim. Vazgeçmeyeceğimi bildiğinden sessizce kolunu uzattı ve pansuman yapmamı bekledi.

     Öncelikle yarasını gazlı bezle
temizledim. Tahmin ettiğim gibi canının yandığını yarayı temizlerken yüzünü buruşturmasından anlamıştım. Oldukça yavaş hareketlerle yaranın üstünü kapatıp kolunu sardım.

     "Biraz dinlensen iyi olur." dedim ve uzanması için ona yardım ettim. Daha sonra telefonumu elime alıp Rüya'yı aradım. İlk çalışımda açılmayınca ısrarla aramaya devam ettim. Rüyadan cevap alamayınca bu kez de Meriç'i aradım. Telefonun açılmasıyla sakin kalmaya çalışarak nerede ve nasıl olduklarını sordum.

     "Siz çıktıktan sonra polisi aramayı akıl edebilen bir tane düzgün insan çıktı ve onun sayesinde polisler gelip bizi kurtardılar. İkimiz de gayet iyiyiz. Az önce ifademizi verdik. Bu yüzden de seni arayamadım." dedi.

     Telaşla "Bizim ifademiz ne olacak peki?" diye sordum.

     "Merak etme. Ben her şeyi hallettim.
Sizin ifade vermenize gerek kalmadı." dedi.
Ardından da "Sen nasılsın? Otele döndün mü?" diye sordu.

     "İyiyim. Şu anda Pamir'in yanındayım. Yaralandığı için koluna pansuman yaptım. Burada kalıp pansumanı yenilemem gerekebilir. Sabah kendi odamda olurum." dedim ve telefonu kapattım.

     Pamir'in sırtımdaki bakışlarını hissedebiliyordum. Arkamı döndüm ve
"Sen hala uyumadın mı?" diye çıkıştım.

     "Uyumadım ve sen de artık odana gidebilirsin. Gerisini ben hallederim."
dedi kaba bir şekilde. Ben de ona inat "Gitmiyorum burada kalacağım." deyip yanına uzandım.