BÖLÜM 9

5.4K 282 38
                                    

Merhabalar,

gün geçtikçe büyüyen gölgedeki ışıklar ailesine sabırlı bekleyişlerinizden, desteklerinizden, heyecanınızdan dolayı teşekkür ederimm :))

O kadar yoğun bir haftaydı ki kendimi buraya zor attım. Bu bölüm biraz gecikti biliyorum :((

Seviyorum sizleri <3

    BÖLÜM 9

Onun kollarında ne kadar süre daha ağladığımı hatırlamıyorum. Şaşkınlıktan, üzüntüden, korkudan… Birisi bu duyguları hissettiği için ağlar mıydı? Ben ağlardım çünkü hepsini çok şiddetli hissediyordum. Her ne kadar Rio aksini iddia etse de ben korkuyordum. Hem de çok. Şimdi başıma birde ‘Aydınlık’ın Sahibi'  çıkmıştı. Yani karanlıkla uğraştığım yetmiyormuş gibi birde Aydınlık musallat olmuştu.  Ben hangi biriyle mücadele edecektim? Geçmişin sırları sadece bana değil, hepimize bir tokat atmışken, ben duygu fırtınaları içinde sürüklenirken, kardeşlerimi hak etmedikleri bir savaşa nasıl sürükleyecektim? Sadece kardeşlerimi değil, tüm Azuritleri, hatta insanları… Nasıl? Nasıl böyle bir şey yapabilirdim? Bu düpedüz bencillik olurdu.  Tıpkı evrende yalnız olduğumuzu düşünmenin bencillik olması gibi… Ben dünyanın merkezi değildim. Tüm dünyanın kaderi bende olamazdı! Ama sanırım benim itiraz edip söz söyleme hakkım yoktu.

            “Ne düşündüğünü söyle.”  dedi Rio ağlamam geçtikten sonra.

Hala onun kollarında mutfakta sırtımı dolaba dayayıp oturduğumu fark etmemiştim. Rio da hiç sesini çıkarmamıştı. Bu durumdan hoşnut gibiydi.  Kendimi hemen geri çektim. Bana sarılmış olan kolunu ani bir silkinme ile geriye ittim ve doğruldum. Yine de kendimi ayağa kalkmak için hazır hissetmiyordum. Şimdilik mutfak halısının üzerindeydim.

       “Sessiz kalman beni öldürüyor,” dedi ani hareketimi görmemiş gibi yaparak.

       “Julia bu yüzden mi gitti? Carmen ile beraber. “

        “Evet…  Benim yüzümden gittiler.”

      “Sen ne yaptın ki onlara?” Şaşırmıştım. Sonuçta o Aydınlıktı, temizlikti, iyilikti. Yani iyi olan her şey O’ydu. Onlara ne yapmış olabilirdi ki?

       “Anlamış olmanı beklerdim.”  

      Bu kelimelerine cevap olarak ona ters ters bakınca devam etti.  

      “Ben Aydınlık’ın Sahibi’yim. Yani en taraflı olanım ve Alejandro da Karanlık’ın Sahibi. O da en taraflı olan. Zathefler’in en büyük özellikleri tarafsız olmaları biliyorsun. Bu yüzden. “

     “Evet-evet biliyorum. “ 

      “Ve tabii beni sevmemelerinin başka bir nedeni daha var.  “ 

      “Yine sırlar…”  

     “Öyle söyleme. Yine de pek çok şey öğrendin.”

GÖLGEDEKİ IŞIKLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin