Dediği şey kulaklarımda yankılanırken kuruyan dudaklarımı ıslattım.
"Hı?"
Yüzlerimizi yakınlaştırdı.
"Diyorum ki.. Sana artık beni bulmanın zamanı geldi"
Flashback
" ne demek istiyorsun?"
Gözlerimi etrafta gezdirerek masaya kollarımı dayadım.
" artık bana birini bulmanın vakti geldi diyorum."
Flashback end
Göz bebeklerim titriyordu. Benimle oyun mu oynuyordu? Kardeşim deyip durmuyor muydu? Gözlerimi gözlerine dikmişken gelen cesaretimle konuşmaya çalıştım. O ise yüzünü yüzüme yaklaştırıyordu.
"Jimin-
Kapının çalmasıyla gözlerimi kaçırarak geri çekildim. Jimin kollarını çekip kapıyı açtığında Hoseok içeri elinde abur cubularla girdi.
Koltuğa oturup abur cuburları yemeye devam ederken Jimin kapıyı kapadı.
" Neden erkenden gittiniz?"
Az önce olanları unutmaya çalışarak derin bir nefes alıp yatağa oturdum.
" Sıkıldım. Cidden burası çok sıkıcı lüks ve sıkıcı."
Hoseok göz devirerek söylendi
"Sanki gece adamısın. İçemiyorsun bile hemen sarhoş oluyorsun. Siz nasıl mekanlar isterdiniz ki Jungkook bey?"
Alay etmesine karşı yataktaki yastığı ona fırlattım. Jimin de o sırada yanıma oturmuştu.
Gözlerimi büyütüp kaş göz işareti yaparak ona sinirle baktım.
"dalga geçme döverim seni Hoseok"
Taklidimi yaparak birkaç tane abur cuburu masaya bıraktı ve yarın gideceğimize dair bir şeyler söyleyerek odadan çıktı.
Yanımdaki Jimine küçük bir bakış attıktan sonra banyoya girip üstümü değiştirdim. Kafam karışıyordu. Ona nasıl davranmalıydım bilmiyordum. Bir az önceki ortama bak bir de şuanki. Hiç bir şey olmamış gibi uyuyacaktık... Beraber...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Brother~ -jikook-
Fanfiction"Soyadımı üvey kardeşim değil, eşim olarak almanı istiyorum Jungkook"