~10~

4.7K 181 11
                                    


    Deniz uyandığında her hareket ettiğinde ses çıkaran eski bir ranza da yatıyordu. Başının ağrısıyla doğrulmaya çalıştı ama olmuyordu. Yavaşça ellerine ve ayaklarına baktı. Elleri ve ayakları her iki taraftan bağlıydı. Üstünde dün giydiği elbise yoktu. Beyaz uzun hastane kıyafetlerine benzeyen bir kıyafet vardı.

    Yavaş yavaş parçalar yerine otururken, burayı hatırladığını fark etti. Burası yıllar Yekta'nın onu zorla getirdiği odaydı.

2010

  " Yapma Yekta! Yalvarırım yapma! Bebeğime kendim bakarım. Beş kuruş para istemem senden. Nolur yapma!" Yekta onu resmen çekiştirerek bir merdivenlerden ilerliyordu.

" Kes sesini!" Tek söylediği laf buydu yol boyunca... Bir odanın kapısını açtıklarında Deniz'i bir paçavra gibi yere fırlattı. Deniz kolunun üstüne düştüğü için inlerken, Yekta odadan çıkmıştı. Kapıya vurmaya başlamıştı bile. Ama nafile. Yekta çıkarken kapıyı kilitlemişti.

    Aradan geçen saatler boyunca Yekta gelmemişti. Deniz odada banyo olduğunu tahmin ettiği kapıdan içeri girdi. Çekmeceleri karıştırdı. Belki bir makas, ya da sivri bir alet. Kaçmasına yardımcı olurdu.

   Çekmecelerden birin de bıyık makası tarzında küçük bir makas buldu ve kapıya ilerledi. Aradan on dakika ya geçti ya geçmedi ki kapının kilidi açıldı. İçeri giren tahmin ettiğimiz şahıs Yekta'ydı. Makası Yekta nın koluna o fark etmeden saplamıştı Deniz. Ardına bakmadan koşmaya başladı. Arkadan Yekta'nın bağırmalarına yukarıya koşmaya başladı korumalar. Ama Deniz'i pek aldırmadılar. Hemen Yekta'nın odasına ilerlediler. Yekta'nın bağırışını duyan Deniz daha hızlı koşup, Çelik kapıdan ilerlemeyi başarmıştı. Ev büyük bir araziye çıkıyordu. Arazi de pek çok meyve ağacı vardı. Saklanabilirdi. Korumalara görünmemek adına ağaçlardan birine tırmanmaya karar verdi Deniz. O sırada Yekta Kaya göründü.

" Hala bulamadınız mı lan! Ben size bunun için mi para veriyorum! Onu bulayım hem karnında ki veledi hem de kendini hiç acımadan öldüreceğim!"

   Deniz'in bu cümleden sonra ağzından çıkan hıçkırık herşeyi bozmuştu. Yekta havaya doğru baktığın da Deniz'i gördü. Hem kolunu tutarken adamlardan birine, kaş işaretiyle indirmesine söyledi.

    Deniz'i zar zor indiren adam, Yekta'nın önüne bir anda fırlattı Deniz'i. O sırada telefonun çalmasıyla küfür savurdu ve telefonu kulağına götürdü.

" Efendim baba."

" Meyvelikteyiz gel." Dedikten sonra telefonu kapattı. Daha sonra yaşlı ama heybetli bir adam göründü tam Deniz'in önünde.

" Demek bizim küçük orospu bu?" Dedi yaşlı adam.

" Benimle düzgün konuş!" Diyen Deniz'in yüzünü ellerinin arasına alarak sıkmaya başladı.

" O bebek doğmayacak, anladın mı?" Dedikten sonra Deniz'i sertçe itip, yere seçilmesini sağlayan adam. Deniz'in karnına ardı ardına yumruklar savurmaya başladı. Deniz'in çığlıkları devam ederken adam durmuyordu.

Yaklaşık on dakika sonra Deniz'in gözleri yavaş yavaş kapanırken, adam yolun sonunun ölüm olduğunu anlayıp, son sözcüklerini savurdu.

"Benimle uğraşmanın ne demek olduğunu anlamışsındır..."

Günümüz...

Deniz geçmişinden sıyrılırken, bir anda kapı sert bir şekilde açıldı. Kimin geldiğini tahmin etmek çok da zor değildi. Yekta...

" Beğendin mi ultra lüks beş yıldızlı malikanemizi Deniz Hanım? Sahi buraya bir kez daha gelmiştin değil mi?"

" Ellerimi çöz ve beni derhal bırak. Unuttun galiba ben Hakan Seyhan'ın karısıyım. Hakan öldürür seni. Anlaman da sıkıntı var unutmuşum, haklısın."

" Yıllardır kayıp olan bir adamın karısı. Evet. Gerçekten de kurtarır seni." Deyip küçük bir kahkaha savurdu Yekta. Bir dakika bir dakika. Bunu nerden biliyordu?

" Nerden biliyorsun? Söyle! Hakan'a sen mi bir şey yaptın?"

" Kim bilir Deniz? Beşlide Hakan şu an gökyüzünde bir yerlerde bizi seyrediyordur." Deniz göz yaşlarını tutamazken, ellerini iplerden kurtarmaya çalışıyordu.

" Yalan söylüyorsun!"

" İnanıp inanmamak senin elinde. Şimdi söyle. Kızım nerde?"

" Beni burda gebertsen de söylemeyeceğim!"

" Peki sen bilirsin. Odamızı tekrar hazırlamalarını söylüyorum o zaman..."

" İstediğini alamayacaksın. Hera çoktan gitti yurt dışına, Ares'i de alarak..."

Benim Bebeğim! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin