Selamlaar! Bölümü okumadan önce size altyazılı bir şarkı bırakacağım. Son kısmı anlamanız için öncelikle şarkıyı dinleyip sözlerini okumanız gerekiyoorr 😘
Şimdiden izlediğiniz ve okuduğunuz için teşekkürler. Sizi seviyorum 💜
***
Ay parlıyordu. Jin yine aya bakıyordu özlemle. Özlediği bir şeyler vardı. Çok şey özlüyordu hem de. Eski halini özlüyordi. Eski samimi hallerini, gerçek kahkahalarını özlüyordu. İyi olmadığı zamanlar bunu belli edebildiği günleri özlüyordu. Yalnızdı şimdi, o gittiğinden beri çok yalnız... Elleri titriyordu onu düşündükçe, gözleri doluyordu.
Ay parlıyordu. Jin biliyordu ki, ay ne zaman parlasa bir can alıyordu. Güzel güneş gider gitmez ölüyordu insanlar. Gecenin karanlığına yakışır yaratıklar çıkıyordu. Gece kadar korkutucuydu yaptıkları. Karanlık kadar yalnızdı hisleri.
"Seni özledim, kardeşim." diye fısıldadı Jin, elindeki alpaka kaleme bakarak. Gözünden bir damla yaş akarken yutkundu. Anılar doldu yine aklına. Korkunç o anılar, hep geceleri geliyordu aklına. Ay yalnızdı, Jin gibi. Ay ışığı altında sarıyordu duygular onu.
Arkasını döndü Jin. Yaptıklarından pişman değildi. Daha fazlasını yapacağına emindi. Alpaka kalemine baktı. Bu kalem onunla olduğu sürece, pişman olmayacaktı.
Jin yatağına uzandı. Aklındaki büyük düşünceler onu yormuştu. Yatağına geçtiğinde ise aklına Taehyung geldi. Sonra ise kendisini kurtaran Creatura... Hala bir Creatura'nın onu hastanenin önüne taşıdığına inanamıyordu. Creatura iyi olamazdı, olmamalıydı. Onlar insan öldürüyordu. Kafasını iki yana salladı Jin. Yarın işe gideceği için kendini zorladı. Kendini uykunun kollarına bırakırken, oldukça serinlemişti.
***
"Günaydın, doktor!"
Jin, Kwang Soo'nun enerjisine gülümsedi. Onu gülerken görmek Jin'i de neşelendirmişti.
"Günaydın, Kwang Soo. Bu neşeni neye borçluyuz?"
Kwang Soo elini dudaklarına götürüp kıkırdadı. Jin'le beraber odaya girerken kocaman gülüyordu.
"Soyeon Hanım bana numarasını verdi!"
Jin kıkırdadı. Kwang Soo ile uğraşmak için araladı dudaklarını.
"Zaten Soyeon Hanım'ın iletişim bilgileri elimizdeydi, Kwang Soo."
Kwang Soo'nun suratı asıldı. Gözlerini devirirken, dudaklarını büzdü.
"Önemli olan kendisinin vermesiydi! Psikolojimi bozup para almak için yapıyorsun, değil mi?"
Jin güldü. Onun gülüşü odada yankılanırken, Kwang Soo da güldü. Jin tam bugün kimlerin geleceğini sorgulayacakken, kapı açıldı. Tanıdık bir kadın kafasını uzattı utangaç bir şekilde. Jin'i gördüğünde hafifçe eğildi ve sessizce konuştu.
"Ben Taehyung'un annesi Kim Hyejin. Benimle konuşmak istemişiniz, Doktor Bey?"
Jin'in gülümsemesi yüzünde dondu. Bu kadınla ilk karşılaştıkları günü düşündü. Onun Taehyung'a bakması için neredeyse yalvardığı o gün geldi aklına. İyi ki Taehyung'la konuşmuşum dedi içinden. Onunla beraber konuşmayı seviyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CREATURA -TAEJIN-
FanfictionMors Certa, Vita İncerta. [Ölüm kesindir, Hayat değil.] * Kitap @justtaejinn 'e ithafendir 💜 * [TAMAMLANDI] * Angst sahneler içerir. *