Hoşgeldiniz.🎭
Bir saniyenizi ayırıp, bölümü voteler misiniz?ERTESİ GÜN
Dün gece her şeyin güzel olacağını düşünürken; her şey tam tersi ilerlemişti. Bu durumdan en çok rahatsız olan ise; babam olmuştu.
"Nasıl olurda elektrikler kesilir Altın Hanım?!" Diye hiddetlendi babam. Altın Hanım ise olduğu yerde iki elini önünde birleştirmiş, babamın ona bağırarak konuştuğu sözleri dinliyordu. Zavallı kadın...
Her sabah olduğu gibi aile üyeleri olarak, sabah kahvaltısı için aynı saatte yemek masasında toplanmıştık. Adnan Dilaviz yani babam, kendi hizmetlisine bağırmakla meşgul iken, bu durum pek Tuna Dilaviz'in yani abimin umurunda değildi.
"Efendim üzgünüm. Bizde neden kaynaklandığını bilmiyoruz. Fazla elektrik akımı geldiği için şalterin attığını düşünüyoruz." Diye yanıt verdi Altın Hanım. Ancak bu sözler babamı durdurmaya yetmedi.
"Böyle önemli bir baloda, iş yerinden gelen o kadar davetli konuğum varken; böyle bir rezalet olması hiç hoş değil, Altın Hanım."
Babam, son cümlesini de söyleyip, kahvaltısını bitirdi. Masada duran peçete ile ağzını temizledikten sonra masadan kalkmıştı. Şimdi ise masada ben, abim ve annem kalmıştık.
"Çocuklar babanız dün olanlara çok sinirlenmiş durumda. Sakinliğini koruyamıyor. İlk kez böyle bir durumla karşılaşıyoruz. O yüzden lütfen bu durumdan etkilenmeyin."
Annemin yaptığı küçük konuşmadan sonra masa sessizliğe bürünmüştü. Normalde keyifle geçen soframızdan eser yoktu. Babamın sinirlenmiş olmasına alışık değildik. Biz mutlu bir aileydik neticede.
Abim Tuna ise hâlâ yemek yemeyle meşgul durumdaydı. Olanlar onu hiç alakadar etmiyor gibiydi. Bu sessizliği ise ben bozmuştum.
"Anne..."
Anneme seslenmem ile kafasını bana doğru döndürmüştü.
"Seni dinliyorum Adelya?"
"Telefonumu gördün mü? Dünden beri bulamıyorum."
Annem masada duran su bardağından bir yudum alıp kafasını olumsuz anlamda salladı.
"Hayır tatlım. Telefonunu görmedim."
Annemin olumsuz yanıtına karşılık, kafamı iştahla kahvaltı eden abime çevirdim.
"Peki ya sen abi? Telefonumu gördün mü?"
Abim ise yemek yemeye devam ederken sorumu yanıtladı.
"Hayır, görmedim." Dedi.
İki olumsuz yanıta karşılık içimde, kaybettiğimi sanmaya başladığım bir duyguya bürünmüştü. Acaba telefonumu balonun yapıldığı salonda mı düşürmüştüm? Dün akşam çantama aldığımdan emindim. Ancak gece odama çıktığımda ve telefonuma ulaşmak istediğimde; bu mümkün olamamıştı.
"Bekir, arabanın anahtarını getir bana. Mümkünse siyah Porsche olsun."
Abim hizmetlisine seslendiği sırada, kahvemi yudumlayan bana doğru döndü.
![](https://img.wattpad.com/cover/198483970-288-k4542.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SANSÜR PERDESİ {+18}
Mystery / ThrillerKaranlık bir internet sitesi... Ve daha önce yüzünü hiç görmediğim bir adam... Gerçekten böyle birisini sevebilir miydiniz? Size yakın olup olmadığını bilmediğiniz, Hayatı hakkında hiçbir bilgi bilmediğiniz, Sadece internet sitesinden konuştuğunuz...