🎭10. BöLüm🎭

96 5 4
                                    

Hoşgeldiniz.🎭
Bir saniyenizi ayırıp, bölümü voteler misiniz?

Bir hevesle kabul etmiştim. Sessizce oturup, bu turun bitmesini beklemiştim. Bittiğinde ise yoklamalar tekrardan alındıktan sonra bizi serbest bıraktılar.

Telefonumu elime alıp ekranını açtım. Tekrardan toplanacağımız saatin alarmını kurdum. Ardından telefonumu kapatıp, montumun cebine attım.

Ardından Arman'la birlikte beyaz karların üzerinde yürümeye başladık. Her attığımız adımda geride bıraktığımızda oluşan o ayak izlerimizi görmek hoşuma gidiyordu.

Omuzumun üzerinden kafamı çevirip ufaktan arkamıza doğru baktım. Uzun bir yol katetmiştik. Bir büyük ve bir küçük.

"Neye bakıyorsun öyle?" dedi, Arman. O da benim gibi omuzunun üzerinden arkasına doğru baktı. "Yürürken bıraktığımız ayak izlerimize." dedim, büyük bir gülümsemeyle.

Sonrasında bembeyaz temiz bulduğum bir karın üzerine oturdum. Ellerimle bacaklarımın yanlarında bulunan karları avuçlarıma aldım. Sonrasında gözlerimin en yakınına doğru getirdim. O kristal taneleri iyice görebilmek için.

Parmaklarımla onları küçük küçük ayırmaya çalışmıştım. Aynı dışarıda kar oynayan çocukların yaptıkları gibi.

Gözlerimi kaldırıp Arman'a doğru baktığımda benim bu hareketimi tuhaf bulan bir hali vardı. Gözlerimi tekrardan ellerime çevirdim. Gerçekten ben şu an ne yapıyordum böyle? Ah, çocuğun karşısında salak gibi görünmüştüm.

Hızlı bir şekilde elimdeki karı bir kenara fırlatıp ayağa kalktım. Ellerimi arkamda birleştirerek hazır komutu bekleyenler gibi öylece bekledim.

O ise bu davranışlarıma sadece ufaktan bir gülmüştü. Kafasını yere doğru indirdi ve benim öylece bir kenara fırlattığım karlara baktı. Gülümsemesi solmuştu.

Gözleri tekrardan beni bulduğunda yerimde rahatsız bir şekilde kıpırdanmıştım. Yere eğilip, öylece bir kenara fırlattığım karları aldı. Sonrasında onları bir araya getirerek küçük bir kartopu yaptı.

Tekrardan ayağa kalkıp bana doğru yaklaştı Arman. Arkamda gizlemeye çalıştığım ellerimi kendisine çekti. Avuçlarımın arasına az önce yaptığı o kartopunu sıkıştırmıştı.

Gözlerimi onun yüzüne kenetlediğimde o da başını kaldırdı. Bana doğru öylece baktı. Öyle bir baktı ki; bu adamın içindeki o iyi kalp, beni yerle bir etti.

Böyle bir adamın elinin kirinin olması imkansızdı. Onun yapacağı hiçbir kötülük göremiyordum. Düşüncelerim o günden sonra hep pozitif olmuştu. Öyle de olacaktı. Arman benim kalbimi kazanmaya işte o zaman başlamıştı.

O adamın içindeki iyi kalbi ben gördükten sonra...

-

Arman'la birlikte sonrasında uzun bir dağ yürüyüşü yapmıştık. Beyaz karların içerisinde geçirdiğimiz vakit öylece akıp gitmişti. Hatta bir süre karın üzerine yatıp, uyumuştuk bile! İşte tam da o zaman fark etmiştim. Telefonuma kurduğum alarmı unutup, toplanma yerine gitmediğimizi...

Alara beni dört kez aramıştı. Aynı şekilde hocalarımızda dahil olmak üzere. Bir hışımla bulunduğumuz yerden kalkıp tepeyi seri bir şekilde inmiştik. Yaklaşık kırk beş dakika sonra toplanma yerine gelmiştik.

SANSÜR PERDESİ {+18}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin