🎭14. BöLüm🎭

89 5 2
                                    

Hoşgeldiniz.🎭
Bir saniyenizi ayırıp, bölümü voteler misiniz?

Kalbim çarpıyordu. Gözlerim ise gözlerinden ayrılmaksızın ona bakıyordu. Ne diye şimdi böyle bir teklifte bulunmuştu ki? Arman'ın bazen gerçekten ne yapabileceğini kestiremiyordum.

Öyle zamanlar oluyordu ki; karşıma ne zaman çıkabileceğini kestiremiyordum. Öyle zamanlar oluyordu ki; onun karşısında söylediği cümlelere anlam yüklemeye çalıştığım ve tekrardan öyle zamanlar oluyordu ki; onun benimle olmasını istediğini sandığım.

"Bana bir cevap vermeyecek misin?" dedi kulaklarıma tatlı tatlı gelen bir sesle. Kendimi tekrardan Dünya'ya atadım. Karşımda duran bu bedene bakmaktan vazgeçtim. Gözlerim suyun altındaki ayaklarımıza gitti. Sonra da konuştum.

"Senin evine gelmemi neden istiyorsun?" dedim, şüphe içeren bir ses tonuyla. Benim bu soruma karşılık üzerimden geri çekildi ve güldü. Ben neye güldüğünü anlamaz bir şekilde kafamı kaldırıp, ona baktım.

Gülmeyi bırakıp tekrardan ciddileşti. Tekrardan bana doğru eğildi. Yüzlerimiz birbirine çok yakınken dudaklarını araladı ve konuştu.

"Bunu ancak benim evime geldiğin zaman anlayabilirsin." Neden her şeyi gizli bir şekilde anlatmak zorundaydı ki?

"Geziden döndüğümüz ilk gece, seni evde bekliyor olacağım. Nasıl olsa evin yolunu biliyorsun." dedi ve bana göz kırptı.

Bu sözlerinden sonra Arman üzerimden çekildi ve öylece beni orada bırakıp gitti. Etrafıma bakındım. Çevreyi inceledim. Herkes kendi grubundakiler ile bir etkileşim halindeydi. Gözlerim bizimkileri aradı. Onları gördüğümde ise hâlâ daha konuşuyorlardı.

Efsa ve Alara...

Bugünkü son gecemizde Alara'ya bu konuyu açacaktım. Arman'la konuşurlarken gördüğüm her şeyi söyleyecektim. Bu Alara'ya vereceğim son şans olacaktı. Alara'nın ne hissettiğini ve ne düşündüğünü anlamak istiyordum. Bu vereceğim son şansı güzel değerlendirse iyi olurdu.

-

Güzel başlayan ve gün ortalarında rezalet bir şekilde giden, günün sonuna yaklaşmıştık. Hepimizin akşam yemeği için toplanmıştık. Açık bulunan büfelerden istediklerimizi tabağımıza alıyorduk.

Karşı tarafta bulunan tatlıya doğru erişmek için kendimi iyice masaya doğru yaklaştırdım. O güzelim tatlıyı almak için ant içmiştim âdeta. Vücudumu biraz daha uzatmak için çabaladım. Tam da o sırada cebimin içinden bir not yere düştü.

Bu notu cebime kendim koyduğumu hatırlamıyordum. Buraya nasıl geldiğini bilmeksizin elimdeki tabağı masanın bir tarafına bırakıp, notu almak için uzandım. Notu yavaşça elime aldım. Katlanmış olan kağıdı teker teker açtım. Sona ulaştığımda ise notta yazan kelimeyi okur okumaz etrafıma doğru bakındım.

Herkes kendi aleminde güzelce takılıyordu. Yemeklerini sakin sakin alıp, sohbet ediyorlardı. Bana bakan hiçbir kimse ya da şüpheli bir şey görmemiştim. İyi de bu not cebime nasıl ulaşmıştı ki?

Diğer bir yandan notta yazan kelime beni ufak bir şoka uğratmıştı. Notta büyük harflerle birlikte 'BEKLEME' yazıyordu. Birisi sanki içimden geçenleri düşünmüş gibi hissediyordum. Acaba bu not bana uygulamadan mı gelmişti? Gerçi tekrardan düşündüğümde bu çok saçma bir teoriydi. Bir uygulama neden bana bir not gönderseydi ki? Uygulama üzerinden bana bildirim göndermek varken...

SANSÜR PERDESİ {+18}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin