a l t ı ''bisiklet''

12.3K 435 69
                                    

••

Ghostly Kisses- Empty Note (Acoustic)

Yeni bölümle karşınızdayımmm. Geç oldu özür dilerim, sizi daha fazla boğmadan bölümle baş başa bırakayım, müziği açın ve keyfini çıkarın. Bölüm sonunda buluşalım... 🧚🏼‍♀️

🖤

''Buluşmamışsın kızla!''

Pekala. Bunu duyduğumda ilk başta pek kavrayamamıştım. Nedeni basitti, Hamza'nın yalan söyleyebileceği aklımın ucundan dahi geçmemişti. Beni okuldan aldıktan sonra arabada söylediği o sözler aklıma geldi. Bana, Yakut ile buluştum demişti. İstemsiz çatılan kaşlarıma inat onları dinlemeye devam ettim.

Hamza'nın yüz ifadesini gözümde canlandırmaya çalıştım fakat başaramadım. Çünkü yalan söyledikten sonra nasıl kıvırdığını maalesef görmemiştim...

''Anne,'' derken sesi sıkıntılı çıkıyordu. ''Bunu seninle sonra konuşalım kafam çok yoğun, inanır mısın?'' Bu cümleleri duyduktan sonra uzaktan bir kapının açılıp kapanma sesini duydum. Kaçmıştı. Hamza, yalan söylediğinde kaçmıştı.

Bade ve ablam fısıldar bir şekilde konuşurken içeriye Nilüfer teyze girmişti. Uzaktan bir insan görse, etrafındaki sinir katsayılarını kolaylıkla söyleyebilirdi. ''Ben anlamıyorum bu çocuğu.'' Tencerenin içinden aldığı sarmayı ağzına atmıştı. ''Olmuş kazık kadar adam, yalan söylüyor bana bir de.'' Boğuk çıkan sesine karşı sadece gülümsemiştim Fakat bu gülümsemem tamamen şaşkınlıktandı.

''Bana Yakut hiçbir şey söylemedi, ne oldu ki acaba?'' Ablamdan çıkan inanamaz sesle sadece omuz silkmiştim.

''Yarın resmen yirmi sekiz yaşında olacak ama hala yalan dolan.'' Bade konuştu bu seferde, hayıflanmayı da ihmal etmedi. ''Abim işte...''

Bir kapının açılma sesini duyduğumda bakışlarım Nilüfer teyzeye kaymıştı. Bize sus işareti yaparcasını işaret parmağını dudaklarına götürdü. Ah, buraya geliyordu.

Beni görünce vereceği çok merak ediyordum. Kendime iyi açı ayarlarcasına arkama yaslanmıştım. Kollarımı da göğüs hizamda kovuşturdum. Sorgulamaya hazır bir polis gibiydim adeta. 

Hamza'nın ''Anne?'' Diye seslenerek girdiği mutfakta dört kişi sus pus olmuş bir şekilde oturuyorduk. Hamza mutfağa girdiğinde ilk başta Nilüfer teyzeyi gördü, ağzını açıp bir şey diyecekti ki gözüne sırasıyla Bade ardından da ablam girmişti. En son bana baktığında sol kaşım otomatik havaya kalktı. Biraz garip bir ortamdı kabul ediyorum. Ama aklım almıyordu. Bana yalan söylediğini fark etmek garip hissettirmişti. Kaçtığı şeyin başına gelmesi miydi söz konusu?

Aptal bir kız değildim fakat o kesinlikle aptal adamın tekiydi.

Hamza'nın gözlerimin önünde söylediği yalandan sonra ve benim de evde olduğumu fark etmesinden sonra Nilüfer teyzelerde sadece yarım saat daha kaldım. Benim evde olduğumu fark ettiğinde içime yayılan o hisse diyecek pek bir sözüm yoktu. O an bana her şeyi anlatmasını istedim fakat o hızlıca bakışlarını benden koparıp Nilüfer teyzeyle laf dalaşına girivermişti.

Bade ile test çözmekten vazgeçip ablamla eve dönerken aklımda tek bir soru vardı.

Neden? Neden bana öyle bir yalan söylemişti? Amacı beni kırmak mıydı yoksa parçalamak mıydı bunu asla çözemeyecektim. Yeşil apartmandan çıkarken kafamda dolanan sorular sadece bunlardı. Onu aşmak için bunları düşünmemem gerekiyordu, olgun davranıp onu aşmam gerekiyordu fakat durum ortadaydı.

NEHYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin