Beni Sev

Yangın Var!

09.20

An itibarı ile öğretmenlerin çoğunluğunun seminerde olduğu için, derslerin iptal edildiğini öğrenmiştik. Büyük bir çoğunluk, hatta herkes sevinirken ben somurtuyordum. Sen kalk, sabahın köründe uyan, hazırlan, okula gel. Sonra bir öğren ki, dersler iptal. Bölünen uykuya yazık be! Hainler!

Sıradan somurtarak kalkınca, Berkay kolunu omzuma atıp beni çekiştirmeye başladı.

"nereye Berkay, eve gidicem ben"

Berkay gözlerini büyütünce, yanlış bir şey mi dedim diye düşündüm. Yooo.. Yanlış bir şey de demedim.

"mal mısın lan, bu fırsat kaçar mı? Kanka, Gökayların çalıştığı bara gideceğiz sınıfça. Mızmızlanmasana"

Gökay diyince kaçan uykumla yutkundum. Sonra saatime baktım. Sabahın 09.30'u.. Kaşlarımı çattım istemsizce.

"Berkay mal mısınız oğlum? Sabahın bu saatinde ne barı? Ayrıca bizi almazlar ki?"

Berkay beni sürüklemeye başlarken, son anda çantamı aldım sıradan ve ona ayak uydurmak zorunda kaldım.

"Sen beni dinlemiyor musun amına koyayım? Gökayların çalıştığı bar derken neyi anladın acaba?"

Göz devirip daha fazla konuşmadım..

12.50

Tam olarak kaç saattir burdaydık, hesap yapamamıştım ama, geldiğimizden beri, Gökay'ın o güzel sesini dinliyorduk. Şerefsiz bebe, çok güzel şarkı söylüyordu. Ismarlanan alkol şişesine baktım. Herkes dağıtmıştı ama ben, onu dinlemekten bir yudum bile anlamamıştım. Başımı sallayıp şişeyi elime aldım ve tepeme diktim. Şişeyi şimdiden yarılarken, kafamı kaldırmamla, sahnedeki Gökayla göz göze gelmem, bir oldu. İçim bir tuhaf olurken, gözlerimi kaçırmadım ondan.

Şarkıyı bitirince sahneden indi ve barmenden bir şişe alarak yanımdaki boşluğa oturdu. Başka yerde boşluk yok mu diye bakındım bir an, çünkü bir anda heveslenip bana ilgisi var diye düşünebilirdim fangirller gibi. Boğazımı temizledim ve kendimi gazlayarak ona döndüm.

"sesin.. Güzelmiş"

Kaşlarını kaldırıp bana bakmasıyla, istemsizce gerilmiş ve saçlarımı karıştırmıştım.

"Öyledir. Teşekkürler."

Göz devirdim. Aman, sadece teşekkür desen olmaz. İylidir. Eğv eğv eğv.

"iyi misin? Suratın bir tuhaf oldu"

Ufakça öksürdüm.

"iyiyim ya.. Şey, biranın tadı bir an midemi bulandırdı"

Yalan. İçimden seni taklit ediyorum. Ama bunu bilmene gerek yok. Ehe...

16. 05

Pekala başım dönüyordu ve olur olmadık her halta, gülesim geliyordu. Tabii ömrüm boyunca, daha ilk kez alkol alıyor olmamdan dolayı, çabucak sarhoş olmuştum. Buna rağmen 5'nci şişedeydim. Berkay, ne cehennemdeydi bilmiyordum bile. En son, kızın birisinin göğsünü avuçlayıp, "aaa yumurta. Hem de haşlanmış! Çok severim!" diyip kızın göğsünü ısırmıştı. Kız ise, çığlıklar eşliğinde, Berkayı bir güzel paralıyordu..

Gözlerimi etrafta dolandırdım, bir umut Berkayı görmek amacıyla. Fakat, direk dansı yapan kızları, direklerden kovup, en öndeki direğe sarılmış, kendince seksi bir şekilde dans ettiğini zanneden bir adet Oğuz ve ona ıslık çalan tayfasını - ki bunlar aynı zamanda Gökayın arkadaşlarıydılar da işte- bile görmüştüm. Ama götüne ampul sokup, döverek aydınlatma yaptığımın beyinsiz Berkayını, görememiştim..