Beni Sev

Fotoğraf..

Gözlerime hücum eden güneş ışığına çok yaratıcı küfürlerimi sunarken, tek elimi yumruk yapıp gözümü ovaladım. Gözlerimi kırpıştırıp açtığımda, karşımda bir adet çıplak, beni izleyen Gökay bulmayı elbette beklemiyordum. Rüya mı görüyorum diye şüphelendiğim için kendime tokat attım..

"Ahh!!"

Evet.. Kendi kendime tokat attığımda canım yanmıştı. Ve evet, rüya değilmiş...

"Kedi manyak mısın? Kendine neden tokat attın?"

Kaşlarımı kaldırdım. Hala rüya olduğunu düşünüyordum çünkü Gökay bana oldukça iyi davranıyordu. Derin bir nefes alıp verdim.

"Kedi.. Bir şey soracağım.."

Kaşlarımı kaldırdım. Bu sabah bir şeyler gerçekten ters gidiyordu..

"Sor...?"

Bir süre gözlerime baktıktan sonra, aniden üstüme çıkmış ve elini yanağıma koyup, baş parmağı ile yanağımı okşatken, gözlerini gözlerimden ayırmamıştı. Gözleri bir süre sonra dudaklarıma inmiş, dernin bir nefes almıştı.

"Dün geceyi hatırlıyor musun..?"

Ufak bir duraksama yaşarken, dün neler olduğunu hatırlamaya çalışıyordum. Kaşlarımı istemsizce çatarken, başımı onaylamazca salladım.

"Hatırlamam gereken bir şey mi oldu?"

Gökay alt dudağını ısırınca bu sefer benim gözlerim onun dudaklarına kayarken, Gökay ufakça gülümsemişti. Ama bu gülümseme nedense çok ruhsuzdu...

"İşte bu yüzden öyle demiştim kedi..."

"Ne demiştin.. Ne oldu?"

Parçaları birleştirmeye çalışıyordum fakat, aklıma bir şey gelmiyordu.

"Hatırlamana yardımcı olayım o halde.."

Kaşlarımı kaldırdım, nasıl yardımcı olacağını merak ediyordum. Gökay boştaki elini belimden kaydırıp kalçama getirmiş ve boxerım üzerinden kalçamı sıkmıştı. Yutkunmama engel olamazken, düne dair görüntüler gözümün önüne gelmeye başladı.

⚠️Flashback⚠️

Kasıklarıma kadar çizdiği ıslak yoku bir kaç kez daha yalayarak üstünden geçtikten sonra tekrar yukarı çıkıp dudaklarımızı birleştirmişti. Ona arzuyla karşılık verirken içimden nedensizce kahkaha atmak geliyordu. Kendimi frenlemeyi başarırken, Gökay da iç çamaşırımı çıkarmıştı bu esnada.

"Gökay dur. Önce ben seninkini çıkaracağım~"

Gökay bana gülümsedikten sonra izin verirken, kocaman gülümsememe engel olamamıştım ben de. Onu yatağa itip, üstüne çıktıktan sonra, onu taklit ederek boynundan iç çamaşırına kadar ıslak bir yol çizdim dilimle. Ellerimi beline koyduktan sonra yavaşça çıkardım. Gözlerim Gökayın gözlerindeydi bu esnada. Gökay ensemden tutarak tekrar dudaklarımızı birleştirmiş ve ani bir hareketle tekrar beni altına almıştı. Nabzım, olduğundan daha fazla yükselirken gözlerimi kırpıştırdım.

Gözlerim istemsizce Gökayın erkekliğine kayınca gözlerimi büyüttüm.

"Dur! Bu ne!"

İşaret parmağımla gösterirken şaşkınca bakıyordum.

"Gökay, o bana girmeyecek değil mi?"

Gökay bana anlamadığını belirten bakışlar atarken, dudaklarımı büzdüm.

"Ama ben bu kadar büyük olacağını bilmiyordum. Gökay.. Yapmasak olmaz mı? Ama yapmazsak içimde kalır. Ama çok büyük... Ama istiyorum... Ooof"