3*

124 22 17
                                    

Keyifli okumalar. 🍉

Gözlerimi delen güneş ışığına meydan okumaya çalışılır gibi gözlerimi iyice açıp kapadım.Selin napıyosun yavrum evladım derdi benim bu halimi gören.Ayaklarımı yere sürte sürte klasik rutinlerimi halledip aşağı indim.Sadece Sude ortalıkta görünüyordu.
Tırnaklarını kemirerek bir sağa bir sola gidip geliyordu.Beni görünce bir şey yokmuş gibi koltuğa oturup put gibi durdu öylece.

"Sude" dedim yanına yaklaşarak.

"Selin abla yardım et lütfen." dedi ağlayarak.

"Ne oldu ? Anlat hadi bana."bunu söylerken ellerimle gözyaşlarını siliyordum.

"Sabah...Ahhh offff ne kadar aptal bir kızım ben ya !" diyip devam etti.O kadar hıçkıra hıçkıra ağlıyordu ki cümlelerini kurmakta zorlanıyordu.

"Sabah uyandım.Sonra..Telefonumu aradım aradım bir türlü bulamadım.Sonra pat diye bi ses geldi bende hemen buraya koştum abim evden bi sinirle çıkıyordu.."

Elimle devam etmesini işaret ettim.

"Sonra işte abimin odasının kapısı açıktı.Bi baktım telefonum yatağının üstünde ve R-Rüzgar'la mesajlarım açıktı.Of of offf ! Şimdi odasında ve çıkmıyor bir türlü."diyip telefonunu koltuğa fırlattı.

"Rüzgar ?" dedim merak edercesine.

"Sevgilim,sevgilim Selin abla."

"Şimdi.." dedim ve devam ettim."Senin bir sevgilin var.Abinin bundan haberi yoktu ve telefonunu alıp mesajlarınızı okumuş ? Sinirlendiği için sende korkuyorsun.Şifre yok muydu telefonunda ?" dedim hızlıca.

"Var.Var tabii ki,ama parmak izimi okuttuğu için hemen açıldı muhtemelen.Uyurken açmış zaten.Şifremi kimse bilmiyor açması imkansız."

Başını tamam manasında salladım. Dudaklarını birbirine bastırdı.Kızın ağlamaktan canı çıkmıştı artık.

Sude'yi orada bırakıp üst kata Mert'in odasına çıktım.

Kapıya vurduğumda ses gelmedi.İkinci vuruşumda "Sude defol odana git !"diye bağırdı.Sesinden ben bile ürkmüştüm.

"Sude değil,Selin." diyip kapıyı açtım.Parmaklarını saçlarına geçirmiş oturuyordu öylece.

"Selin yanlız kalmak istiyorum.İzin verir misin ?" dedi suratıma bile bakmadan.

"Hayır,o kıza öyle davranamazsın.Buna izin vermem."dedim ses tonumu yükselterek.

"Gözümden bile sakındığım kız kardeşimin sevgilisi olduğunu öğreniyorum ve ben bir abiyim.Sence sinirlenme doğal değil mi ?"

"Neden karışıyorsun ona ? Ne yapabileceğine karar verebilecek bir kız Sude.Evet sinirlenebilirsin ama bağırıp çağırmak ne ? İzinsiz telefonunu kurcalamak ne ?"

"Ben onun abisiyim herşeyine karışırım.Ve onları öyle bir ayırıcam ki yüzlerini göremeyecekler bir daha !"

"Bir abim yoktu Mert.Bizim sevgili olmamıza karışan kimdi peki ?"

"B-babalarımız." sesi titremişti.

"Bir ilişkiye karışan faktörün kim olduğu önemli değil.Biz de seviyorduk ama sevgili olduğumuzu öğrendiklerinde seni benim karşımda,beni de senin karşında ne kadar dövdüklerini hatırlıyor musun?" dememle tırnaklarını yatağın kenarlarına geçirip sıktı.

Devam ettim.

"Ne kadar canımız yanmıştı bizi ayırdıklarında.Okullarımızı ayırdılar,görüştürmediler..Peki bu bizi ayırdı mı ? Koskoca bir Hayır.Şimdi neyin ayrılmasından bahsediyorsun sen,kime ne için kızdığına bak Mert.Sen onları fiziken ayırırsın ama kalplerine karışamazsın."

"Beni de anlasana.Bir abiyim böyle düşünmem doğal değil mi ?"

"Sude sana çok değer veriyor.Ama Rüzgar'a da.Onun tarafından da baksan biraz ?"

"Haklısın Selin." diyip tebessüm etti.

Ortamda 1-2 dakika sessizlik oldu öylece elleriyle oynadı
Bilirdim huyunu her canı sıkkın olduğunda elleriyle uğraşırdı.

Mert sessizliği bozup konuştu. "Aaa sana ne söylemeyi unuttum ben." dedi.

"Ne oldu hayırdır ?"

"Bize arkadaş geldi.Ben sıkılıyordum valla kimse yoktu sitede falan."

"Off Mert söyle ne arkadaşı ?"

"Karşı villaya yeni birileri taşındı 2 kız 2 erkek.Bizimle yaşıtlar büyük ihtimalle.Çok kafa tiplere benziyorlar valla."

"Oha harbi misin ? Bişeler yapayım da götürelim.Hem tanışmış oluruz."

"Ben sevmem öyle şeyleri sen götürürsün."

"Yaa Mert hadi !"

"Uzatma Selin hayır." kesin bi dille konuşunca kollarımı göğsümün altında birleştirip hıh sesi çıkardım.

"Mert lütfen ya lütfen ! Ben de sıkılıyordum zaten." dememle sen iflah olmazsın bakışı atıp ayağa kalktı ardından bende kalkıp ısrara devam ettim.

"Nasıl tanışıcaz salak.Başka türlü olmaz.Götürelim işt-"lafımın yarım kalmasının nedeni ayaklarımın yerden kesilmiş olmasıydı tabii ki.

Sırtına almış götürüyordu beni.Tabii ki de yan odaya,odama.

"Ya bıraksana.Popona yapıştırırım bak görürsün.Ya midem bulanıyo her şey ters !" diye inatlaşırken çok şükür sırtım yumuşak zeminle buluşmuştu.

"Amma da ağırmışsın be sende."diyip omzunu sıvazladı.

Ayağa kalkıp boy aynasından kendime baktım.

"Cidden kilo almışım." diyerek surat astım.Yaz günü bir de kilo sıkıntısı başlamıştı.

Öyle bir kahkaha atıyordu ki yer gök yerinden oynuyor zannettim.

"Ne gülüyosun be ?"

"Selin mallaşma çubuk kraker gibi kızsın şaka yapmıştım sadece."kahkaha atmaktan iki lafı bir araya getiremiyordu daha.

"Ay yok yok ben kilo aldım." diyip dudaklarımı kemirmeye başladım.Kafamı birşeye taktığımda hep dudaklarımı ısırıyordum ne yapayım ?

Sonunda gülmesi bittiğinde gözlerini gözlerimden ayırmadan yanıma geldi.Ona bakmak için kafamı biraz kaldırmam gerekiyordu.Yüzlerimizin arasında bir karış mesafe kalınca bir kaç saniye bekleyip beklemediğim bir şekilde şu cümleyi kurdu.

"Vazgeç sinirlenince dudaklarını ısırmaktan."

son

MERHEM (DÜZENLENDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin