Keyifli okumalar 🌏
"Aşkım başka şekilde hesapla şunu, devamlı aynı formülle ilerliyorsun !" diye sesini yükselten Mert'e döndüm.
"Türev zor bir konu Mert yapamıyorum ya,bağırma." Gülümseyip yanağıma buse kondurdu.
"Bağırmıyorum tamam.Biraz edebiyat sorusu çöz,ben kahve yapıp geleceğim."
Kafamı sallayıp çalışma masamın çekmecesini açtım ve istemeyerek de olsa edebiyat test kitabımı çıkarmıştım.
Bir sayısalcı olarak edebiyattan nefret ediyor olmam gayet de doğal bence !
Edebiyat dersi edebi-yat yani o derece,ıyk..
Bildiğim konulardan bir test bitirene kadar Mert gelmişti.Kahvelerimizi içerken Mert bana edebiyat anlatmaya başlamıştı
. "..bu Tanzimat dönemi başlangıcı tabii.." dedi ve sözünü kestim.
"Tazminat mı ? Lan o işçilerin aldığı para şeysi değil miydi ?" dememle Mert kahkaha attı.
"Yok aşkım o tazminat bu tanzimat."
O ne güzel gülmek gözünü seveyim.
Mert odasına gidince bende annemlerin yanına inmiştim.Teyzesi ve annesiyle arkadaş gibi olanlar iyi bilir en güzel dedikodular mutfak masasında yapılır,net.
"Ben geldim bayanlar !" diyip bir sandalye çekip oturdum.
"Bizim deli de geldi." annemin konuşmasına gülerek yanıt verdim.
Teyzem mutfağı bana gösterip konuşmaya başladı.
"Bak teyzecim burası da evin bir bölümü,yemekler falan yapılıyor burada,adı mutfak.Mut-fak.Hani dersten kafanı kaldırmadığın için burayı bilmemen doğal tabii." dedi.
"Senin oğlun da kafasını kaldırmıyor valla." annem kahvesini masaya bırakıp bacağımı dürttü. "Kız,küs müsünüz Mert'le."
"Yoo,noldu ki ?"
"Morali bozuk gibiydi de ondan teyzem."
"Aramız gayet iyi.Bir şey de anlatmadı ben alırım onun hesabını boşverin." diyip şortumun cebinden telefonumu çıkarıp galeriye girdim.
"Anne ömür boyu teyzemlerle yaşayacak değiliz ya,artık eşyalar gelsin Bursa'dan.Gelmeyecekse de şu koltuk takımını sipariş verelim çok güzel ! Stokta bir kaç tane kalmış." diyerek telefonumun ekranındaki siyah koltuk takımını onlara gösterdim.
"Siyah ama kızım,çok boğmaz mı ?"
Elimi sallayıp boşver diyerek geçiştirdim.
Teyzem kahvesinden bir yudum alıp konuşmaya başladı."Kıyafetlerinizi falan kim toparlayacak ?" annem elini aklına bir şey gelmişçesine şıklatınca ona döndük.
"Hatırlıyor musun gençlik zamanlarımız da Bursa'ya gitmek istemiştik de babam iki genç kızı tek yollamam ben diyip bizi salmamıştı."
Teyzem yüzünü kırıştırarak konuştu. "Hatırlıyorum ya."
"O yüzden biz gidelim,bi kaç gün kalırız olmaz mı Leyla ?"
Teyzemin yüzünde anında bir gülümseme belirdi ve hemen genişledi.
"Ay olur Melda gidelim bari.""E gidin bari." demek kalmıştı bana da.
Biraz daha onlarla laflayıp odama gittim ve balkona geçip renkli minderlerden sarı olanına uzandım.Gökyüzü yavaş yavaş kararıyordu ve lacivert çarşafına bürünmüştü.Ellerimi kısa kollu tişörtümden açıkta kalan kollarıma sürterek biraz ısınmaya çalıştım.Hava soğuk değildi ama hafif yaz serinliği vardı.Üzerime örtülen ince battaniyenin sahibine baktım.
evet gelmiş gönlümün efendisi
Yanımda biraz yer açıp gelmesi için elimi mindere vurdum.Yanıma uzanıp battaniyenin bir kısmını da Mert üzerine alıp saçlarımı öptü.
"Ne güzelsin sen öyle." dediğinde kızardığımı hissettim.
"Güzel bakıyorsun,"
"Güzel bakmamak elde mi ?"
Cevap vermeyip kafamı hafif kaldırdım ve boynunu öptüm.
5-10 dakika hiç konuşmadan gökyüzünü seyrettik.Sessizliği bozan taraf o olmuştu. "Kötü bir çocukluk geçirdim ama tek güzel yanı sendin."
"Ben çocukluğum kötü geçti diyemem,sen vardın çünkü." diyip titreyen sesimi bastırmaya çalıştım.
Yanımda böyle olması güç veriyordu ama bir gün çekip gider diye sevmekten usanır diye öyle korkuyordum ki bu bütün korkuların önüne geçerdi.
"Ağlıyor musun ?" diyerek kafamı yüzüne çevirdi.Hayır dercesine başımı iki yana salladım.
Tekrar aynı pozisyonda kafamı göğsüne koydum. "Selin," demesiyle hı sesini çıkardım.
"Bir gün unutursun diye çok korkuyorum,veya gidersin diye işte."
Aklımı okumuş gibiydi sanki.
Öksürüp konuştum,pek de diyecek bir şeyim yoktu aslında."Sen benim çocukluğum,kanayan dizim,yara bandımsın.İnsan çocukluğunu unutabilir mi ?" dedim.
"Unutamaz, unutmadığımız gibi."
🌏Mert elindeki valizi kapının önüne çıırken konuştu. "Ee siz ne zaman gelirsiniz ? Sude ve Berk veletleriyle uğraşmak istemiyorum da."
Annem ve teyzem kıkırdadı. "Bir haftaya döneriz oğlum kardeşlerine de velet deme artık,sensin velet."
Teyzemin Mert'i azarlamasına gülerken kısa sürede taksi gelmişti onlar bindikten sonra eve girmiştik.Sude kütüphaneye gideceğini söyleyip evden ayrılmıştı.Berk'de abisine pes oynamak için yalvarıyordu.Ben de oturmuş kaşık kaşık vişne reçeli yiyordum.
"Ya oynamak istemiyorum Berk!Gidip arkadaşlarınla falan buluşsana sen."
Berk oflayıp yanımızdan ayrılınca Mert yanıma gelip gülümsedi.
"Bıraksana şu reçeli miden bulanacak."
Önümde duran tepsiden temiz bir kaşık alıp kavanozun içine daldırdım ve kaşığı Mert'e uzattım.Kafasını sağa sola olumsuz manada sallayınca kaşığı ağzıma götürdüm.Mert yanıma oturmuş beni izliyordu.
"Ya Selin yeter yeme şunu !"
"Sanane ya,sana-" ağzımdaki reçeli konuşurken püskürtünce kahkaha atmaya başlamıştık.
Şu an eminim hepiniz sevgiline rezil oldun gözüyle bakıyosunuz,ama hayır.O beni tüm eksi yönleri ile sevmişti,en kötü anlarımda,bütün rezilliklerimle.
Mert sehpanın üzerinden ıslak mendil alıp bana biraz daha yaklaştı.Elindeki ıslak mendille yüzümü silince peçeteyi alıp tepsiye koyup yüzümü ona çevirdim.Gözünün hemen altını öpünce gülümsedi. "Ama ben seni gıdıklarım."
"Hayır !"
Yavaş yavaş koltukta geriye doğru giderken ellerini karnıma yerleştirip gıdıklama ya başladı.
"Seni köpek !" dediğimde "Köpek ha ?" diyip tek kaşını kaldırdı ve gıdıklamaya devam etti.
Bu sefer yere düşmüş sehpanın yanındaydım kafamı hafif çarpınca bunu fırsata çevirip "Ah !" diye bağırdım.
Kafamı tutunca Mert aniden durdu. "Noldu Selin ?" dediğinde endişesi sesinden belli oluyordu.
"Kafamı sehpaya çarptım." elimi kafamdan çekip kalkmam için elini uzattı bir kaç saniye eliyle bakışınca elini tutup ayağa kalktım.Sehpaya vurduğum yeri öpünce kendimi kötü hissetmiştim.Endişelendiği için yüzü düşmüştü.
"Gıdıklamayı durdur diye birazcık abarttım,acımıyor.Özür dilerim Mert."
"Boşver." diyip omzunu silkti. "Acımasın da özür dilemene gerek yok."
son
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MERHEM (DÜZENLENDİ)
Teen Fictionİlk aşkınız teyzenizin oğlu olsaydı ? Önünde babanızdan dayaklar yediğiniz bir oğlan,Mert.En inatçısından bir kız,Selin. Mert Selin'in yaralarını sarabilecek mi ? "İyileştiremeyeceğin yaraya dokunma Mert." Hikayeye başlama tarihi: 21.11.2019