16 {YUMRUK}

1.9K 123 63
                                    

Rose (Chaeyoung)

Henüz Yoongi gelmemişti. Şirketler arası parti olduğu için diğer patronlarda henüz yoktu. Yani ben tanımıyorum. Lisa, öyle söyledi. Henüz CEO'ların gelmediğini söyledi ama Yoora burdaydı. Bana defalarca bakmıştı ama ben hiç ona bakmamıştım.

Kabanımızı ve çantamızı girişte teslim ediyorduk. Bu yüzden üzerimde, kaban yoktu. Ayrıca elbise... bilirisiniz işte tam da Yoongi'nin köpürebileceği bir elbise.

Korkudan düşüp, bayılabilirdim. Yoongi gelmesin diye dua ediyordum. Sehun ve Chanyeol kameralarıyla ilgileniyorlardı. Lisa ise kendi kendine eğleniyordu.

Ben hariç herkes mutlu görünüyor gibiydi. Hala girişi izliyordum ve korktuğum şey olmuştu. Yoongi kapıdan gelmişti. Umursamazca yürüyordu ve gözleri beni arıyor, gibiydi.

Görmesin diye hemen yere çömeldim. Üç arkadaşımda bana şaşkınca bakarken, onlara girişi işaret ettim ve onlarda Yoongi'yi görmüşlerdi. Chanyeol heyecanla "Oha Bay Byun'da girdi. Yan yanalar resmen.!. Çüşş!" dedi ve kamerasını çıkardı.

Sehun'da çekiyordu. Byun Baekhyun'un kim olduğunu merak ettiğim için kafamı gizlice çıkarıp, baktım. Yoongi'yle aynı boyda, sarışın, yakışıklı bir adamdı. Ama tehlikeli biri olduğu, burdan bile belliydi.

Uzak durmak en iyisiydi. Saklanmaya çalışarak, "Tuvalete gideceğim." dedim ve uzaklaştım. Lisa'da arkamdan koşmaya başladı. Onu hiç beklemeden, tuvaletin olduğu koridora girdim.

Lisa arkamdan "Ne oluyor, ya? Koşmasana kızım.!." diye bağırdığında durdum. Koridorun ortasındaydık. Durdum ve soluklanmaya başladım.

"Yoongi geldi. Off bu elbiseyle, canımı okuyacak." dedim endişe içinde. Lisa gülmeye başladı. Hala gülerken, "Bay Min çok kibar biridir. Merak etme..." dedi.

Gülümsedim ve "Sen öyle san." dedim imayla. Lisa, "Gelmişken, tuvalete girelim bari." dedi ve tuvalete girdi. Bende onu takip ettim.

O makyajını kontrol ederken, ben yüzüme su çarpmıştım. Peçeteyle yüzümü kuruladım. İçerden birden gürültü gelince, Lisa dışarı koşmuştu.

Onun arkasından koşarken o, gözden kayboldu. Bense koşarken, birden düşmenin eşiğine gelmiştim. Ama nedense düşmemiştim. Belimde bir tane el hissedince, doğruldum.

Bu, o adamdı. Meşhur Bay Byun...

Korkudan ve şaşkınlıktan ağzım açıktı. Oysa o gülümseyerek, "Sen kimsin?" diye sordu. Ağzımı kapattım ve yutkundum. Çünkü şu an elleri belimdeydi ve fazla yakındık.

Ellerini tuttum. Geri çekicekken, Yoongi'yi koridorun sonunda gördüm. Öylece durmuş, bizi izliyordu. Yüzündeki bütün damarlar, belirgindi ve nefes almıyor gibiydi. Donmuş gibi.

Hemen Bay Byun'un ellerini, belimden ittirdim. Tam o anda ben ne olduğunu anlamadan Yoongi, beni kolumdan tutup yanına çekti ve Bay Byun'a yumruk attı.

Çığlık atıp, ağzımı kapattım.

"Yoongi, ne yaptın!"

Ama Yoongi, bir şey söylememişti. Bay Byun öylece acıyla bağırırken, insanlar koridorun başında toplanmışlardı. Yoongi, hiçbirini umursamadan beni elimden çekerek yürüttü ve insanların arasından çıktık.

BOOMSLANG // YoonRoseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin