Bölüm 25

22.8K 995 33
                                    


Bölüm 25

Akşam yapılacak düğün organizasyonu için hazırlıklar neredeyse tamamlanmış, çiçekler ve süslemeler araca yüklenmiş geriye sadece pastaların paketlenerek araca yüklenmesi kalmıştı.

Son zamanlardaki düzensiz işe geliş gidişleri sonucu işler planlandığı düzende gitmemiş ve bu yüzden son dakikaya kalan işler yüzünden gerginlik baş göstermişti. Onu sakinleştirmeye çalışan Merve'nin bir dediği diğer kulağından çıkıyor ve rahatlaması yönündeki telkinleri hiç işe yaramıyordu.

Bu işi belli bir noktaya getirebilmek için çok çalışmışlardı ve Yaman'ın ortaya çıkıp hayatlarını alt üst ettiği andan beri işine doğru düzgün vakit ayıramamıştı. Bu yüzden bu geceki organizasyonda sorun yaşarlarsa Simge büyük hezimete uğrardı. Peşi sıra Merve de etkilenirdi. Çünkü ödemeleri gereken borçlar vardı. Ne malzeme aldıkları toptancılar beklerdi, ne de bankalar. Eğer bir aksilik çıkarsa, ünlerine gölge düşer ve müşteri kaybederlerdi ki bu asla olmaması gereken bir şeydi.

İçindeki sıkıntı yüzünden arada almak zorunda kaldığı derin nefeslerle işlerin peşinde koştururken bir yandan Merve'ye, Yaman'ın oğluna karşı olan yaklaşımındaki değişimlerden bahsediyordu.

''Saçma bir şekilde dün gece onun Kıvanç'ı önemsediği fikrine kapıldım. Bundan bir sorun yok. Ancak daha sonrasında sıkılarak geri çekilme ihtimali var. Eğer bu şekilde devam ederse Kıvanç ondan asla kopamaz ve sürekli onunla ilgilenmesini bekler.''

''Belki gerçekten baba olmaya karar vermiştir. Bu ihtimali neden yok sayıyorsun? Kıvanç tatlı bir çocuk ve onu tanıyan herkes ona bayılıyor zaten biliyorsun.''

''Ah. Kafam çok karışık bilmiyorum Merve. Keşke öyle olsa ama sanmıyorum. Oğlumun babaya ihtiyacı var ve sanırım Yaman'ı o role uygun buldu. Kıvanç'ın onunla geçici bir hevesle ilgilenip sıkıldığında kaybolacak bir babaya değil, her an yanında olacağına güveneceği bir baba ihtiyacı var. Korktuğunda veya sıkıldığında kaçacak ve istemiyorum diyerek kestirip atacak birine değil.''

''Ya orası öyle tabi de. Belki değişmiştir. Nerden biliyorsun bir süre sonra ortadan kaybolacağını? ''

''Bilmem. Sadece bir histir belki bu. Belki de sadece bir endişe. Öyle olsa bile beni huzursuz etmeye yetiyor. Ben Yaman'ın yapacağı her şeye katlanabilirim ancak Kıvanç üstesinden gelemez. ''

''Dayanamam küçük balığımın üzülmesine. Oy kıyamaz teyzesi ona. Eğer bir üzsün, karşısında beni bulur. Dün söyledim zaten ayağını denk al diye.''

''Hadi canım, ne konuştunuz. Bak hiç bahsetmedin sabah beri.''

''Ona ikinizi üzmemesi gerektiğini uygun bir dille anlattım. Beni anladığını düşünüyorum. Üzmek gibi bir niyetinin olmadığını söyledi.''

'' Adamı tehdit ettin öyle değil mi? Hiç itiraz etme. Tam senin tarzın çünkü.''

''Ehhh iştee. Biraz etmiş olabilirim belki.''

'' Senden korkulur. Senin iki katın neredeyse o adam.''

''Zaten güldü bana şerefsiz. Ama asla geri adım atmam biliyorsun. Sonunda kabullendi ve öyle içeri aldım onu.''

''Ayy. Kahramanımızsın şekerim sen bizim. Dişi şövalyemiz, Sarı Merve.''

''Haha. Teveccühünüz. Bir zırhım, bir atım, bir de kılıcım eksik ama olsun. Minik balığımı korumak benim görevim.''

****

Merve'nin uğraşlarıyla moralleri biraz olsun düzeldiğinde Simge aklındaki şeyi onunla paylaşmak için ortamın sakinleşmesini bekliyordu. Araçlar yüklenip düğünün yapılacağı yere doğru yola çıktığında arkadaşının fikrini almak için bir kahve içelim diyerek onunla birlikte kapının önündeki masaya çağırdı.

Tutkunun BedeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin