Bölüm 10

39.8K 1.2K 49
                                    




Simge arabanın içine binerek, kontağı çevirir çevirmez, yola çıkmadan önce Siri'den arkadaşı Merve'yi aramasını istedi.

-Hey Siri. Merve'yi ara.

*Anlamadım Simge, meyhaneleri aramamı mı istiyorsun?

  -Hayır kahrolası makine. Merve'yi ara.

*Kişilerin arasında Meve isimli kimseyi görmüyorum. Meve'nın soyadı ne?

-Ya sabır... MER VE Yİ ARAAAA

*Merve cep aranıyor...

Salak şey, zaten sinirim tepemde bir de sana basit bir kelimeyi tekrar etmek zorunda kalıyorum.

-Alo... Kiminle kavga ediyorsun? Yaman'ın yanında mısın hala?

*Yok canım. Arabadayım.. Siri'ye bir türlü seni arattıramadım, onunla kavga ediyordum ama Yaman'a da saydıracağımdan emin olabilirsin. Piç herif.

-Naptınız? Meraktan öldüm Ben de seni arayacaktım neredeyse, kendimi zor tuttum.

*Napıcaz ki canım benim. Tüm öküzlüğüyle karşıladı beni. Ne diye konuşarak çözeceğimizi umut ettiysem.

-Belli ki çok sinirlisin. Baştan anlatsana şunu. Sonra birlikte küfür ederiz.

*Gerçekten çok sinirliyim Merve. Elim ayağım titriyor resmen. Eve sağ salim varırsam iyi.

-Ya kızım saçmalama, dikkatli sür şu arabayı lütfen. Yada sen çek bir yere, taksiye atlar gelirim oraya, ben sürerim eve kadar.

*Gerek yok, giderim yavaş yavaş. Kıvanç'ı çok uzun süre yalnız bıraktım zaten. İyice geç kalmayayım. Neyse anlatmaya başlıyorum ben, arada küfür edersem aldırma ama.

-Ya rahat ol, en fazla öküz dersin domuz dersin. Ne diyeceksin başka.

*Bilemiyorum. Belki yeni küfürler eklerim bu adam yüzünden lügata.

-Tamam kuzu. Ben bu konuda yardımcı olurum sana. Hadi başla artık anlatmaya.

*Otele gittiğimde onun orada olmadığını söylemiştim biliyorsun. Bahçede oturmamı ve onu bahçede beklememi söyledi ama ben yapacağımız konuşma için çok endişeli olduğumdan bir yerde oturmak istemedim ve bahçede dolaşmaya başladım. Yaklaşık yarım saat geçti sanırım geldi bu. Girişte durup tüm masalara tek tek bakarken ben bahçenin diğer yanında onun geldiğini görüp ona doğru yürümeye başladım. Kendi kendine söyleniyordu, umarım kaçmadın Simge dediğini duydum. Ben de arkasından seslendim. Hayır, kaçmadım Yaman, dedim. Bu önce omzu üzerinde bana bir bakış attı. Gözlerinde oluşan hayretle birlikte bana tamamen döndü ve ayakkabımın ucuna kadar süzdükten sonra ''Eğer beni vücudunla ikna edeceğini düşünerek böyle giyindiysen, haklısın beni bu şekilde ikna etmeyi deneyebilirsin. Zevk duyarım.'' dedi.

-Vay şerefsiz herif. Kendini ne sanıyor, seni ne sanıyor acaba?

*Bitmedi canım, dahası var. Hayal kurma istersen diyerek oturmak üzere etrafta bir masa aradım ve gözüme kestirdiğim, çevresi sakin bir masa gördüğümde ona sormadan yanından geçtim ve gidip masaya oturdum.

-Aferim kızıma, seninle gurur duyuyorum.

*Sonra yanıma geldi ve karşıma oturdu. Bir süre bana baktı. Ben de ona. Bir nevi kim önce konuşacak yarışı yaptık ama ben dayanamayıp konuşmaya başladım en sonunda.

Tutkunun BedeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin