Yoongi
Resmen belamı bekliyorum. Jungkook Bey az önce laptobumu aldı. Umarım görmez çizimleri. Bizim şirketten adını bile bilmediğim ama hep gördüğüm kız su uzattı.
"Stresli görünüyorsun. İyi misin?"
Sana ne kız. Neyse. Kafamı salladım. İyi falan değilim aslında. Hatta şuracıkta bayılsam işime gelir.
Kapı sertçe açıldığında artık geri dönüşümün olmadığını. Sonumun geldiğine emin oldum. Tanrım sen beni koru!
Kapıdan içeri Jungkook sinirli bir şekilde girdi ve bana seslendi
"Yoongi!"
O kim?
Jungkook Bey acayip sinirli bir şekilde yüzüme bakıyordu. Nereye kaçmalıyım?"Hangi mantıkla böyle bir şey yaptın? Neden!?"
Boğazım düğümlendi. Hiçbir şey söyleyemedim. Sence mantık var mı yaptığım şeyde? Zaten konuşmaya kalksam sesim çıkmazdı utançtan.
"Kendini böyle mi tatmin ediyorsun? Kendi tasarımlarını benimmiş gibi gösterip sunmam senin hoşuna giderdi değil mi?"
Yok be Jungkook. Cidden senin için yaptım.
"Neden susuyorsun!? Eninde sonunda öğrenecektim zaten. Bu yaptığın yanına kalır mı sanıyorsun?"
Of bi bağırma. Beni de delirttin. Senin için yaptık işte. Yüzümün kıpkırmızı olduğunu hissettim. İyice rezil oldum
"Çık git buradan! Sakın bir daha şirketime yaklaşma bile!"
Ne yapsınlar be senin şirketini? Rezilligin son seviyesi. Beni bütün çalışanların arasında rezil etti. Belki de ben kendimi rezil ettim. Böyle bir işe girişerek.
Jungkook
Yoongi hemen ayrıldığında Taehyung omzuma elini koydu
"Iyi misin Jungkook? Ne oldu?"
"Sonra Taehyung, sonra"
Aslında evet Yoongi'ye acayip sinirliyim ama bilmiyorum yani çok mu sert çıkıştım?
Ne kadar vicdanım o an bana bağırsa da haklıydım. Bir yanımsa ilk olarak ona neden böyle bir şey yaptığını sormam gerektiğini söylüyor. Evet biraz haklı olabilir. Ya da değildir.
...
Sunumu yapmıştım. Ne kadar Yoongi'nin sunumlarını kendi sunumum gibi göstermek hoşuma gitmese bile yapmak zorundaydım.
Taehyung'la bir kafeye geldik.
"Eee Kook olay ne? Gerçekten kızgın görünüyordun."
"Olaylar oldukça karışık Hyung. Yeni sekreter gerçekten büyük bir sorun çıkardı!"
"Kook bana yeni sekreterini sevdiğini söylemiştin. İşini iyi yaptığını. Ne sorunu çıkardı?"
"Benim bir aralar kaybettiğim tasarımlar vardı ya hani"
"Evet biliyorum şu sundukların değil mi?"
"Hayır Hyung, ben de o sunduklarımı kendi tasarımım sanıyordum. Ama meğerse Yoongi beni kandırmış! Kendi tasarımları onlar!"
"Ne! Gerçekten mi? Dahice"
Dedi gülerek ama bu işin garip bir tarafı vardı. Oldukça garip
"Ama hyung Yoongi'nin yaptığı tasarımlar oldukça güzel! Nasıl o kadar güzel tasarımlar yapabildi?"
"Bilmiyorum Kook, belki bir ajandır falan"
"Yok ajan değil de belki mafya olabilir. Bu dediğine kendin inanıyor musun?"
O da doğruydu. Ama mantıklı açıklaması yoktu ki. Bir de ajan çıkıyormuş falan. Gülerim.
Sizce Yoongi mi haklı Jungkook mu?
Bence ikisi de. Neyse seçimi size bırakıyorum. Diğer bölüm de Yoongi 'nin ağzından olur büyük ihtimalle.Oy vermeyi unutmayınn
bb
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SECRETARY
Fanfiction[YoonKook] "Yoongi! Madem sen o küçük burnunu benim her işime sokacaksın. O zaman sana, benim işlerime karışabilmen için neden verelim" Yüzünde ki müzip sırıtışla bana doğru yaklaştı. Jungkook senden uzak durmaya çalıştıkça neden bana iyice yaklaşı...