Bu başarının verdiği rehavetin de etkisiyle her ne kadar kalbim, Charles'ın işini bitirdiğinde ortalığın karışmama ihtimali olan milyonda birlik orana deli gibi bağlanmayı arzu etse de, beynim doğal olarak buna izin vermiyordu.
Charles 'Bitti!' demeden önce, Forneus'un Burdonları güvenli bir noktaya ulaştırmış olması gerekiyordu.
"Forneus!.. Bir an önce oradan çıkmanız lazım..." diyerek uyardım onu biraz yüksek bir ses tonuyla.
"Haklısın." dedi, aynı anda başını hafifçe sallayarak. "Zaman kaybediyoruz."
Hemen arkasından sevgi çemberi oluşturmuş olan kardeşlere biraz çekingen bir ses tonuyla seslendi:
"Çocuklar, bu mutluluk tablosunu bölmek istemezdim ama hiç vaktimiz yok, hemen çıkmamız lazım. Birilerinin gelmesi an meselesi."
Forneus'un bu uyarısı üzerine Aden, bakışlarını ona doğru çevirdi. Hiç konuşmadan onayladığını belirtmek için sadece başını hafifçe sallamakla yetindi ve sonra da kardeşlerine döndü. Tabii aynı anda Keira'nın alev saçan bakışlarıyla karşılaştı.
Bu bakışlar Aden'i hiç şaşırtmadı. Klasik Keira tepkisiydi ve ondan Forneus'un dediklerini kolaylıkla kabul etmesini zaten beklemiyordu. Çünkü gelecek o 'birilerinin' içinde Ultor'un olduğu belliydi ve gitmek yerine kalıp onunla hesaplaşmak istediğinden adı gibi emindi. Kaşlarını hafifçe çatarak ikna edici bir ses tonuyla onu uyardı:
"Keira! Hiç sırası değil..."
Sonra Carol ve Ariel ile de kısa birer göz teması sağladı. Bu bir anlamda, gitme zamanının geldiğini her ne kadar Forneus söylemiş olsa da, kendisinin de bunu onayladığını onlara göstermek demekti. Bu konuda artık anlaştıklarına göre yavaşça birbirlerini sarmalayan kollarını gevşettiler. Aden bakışlarını tekrar Forneus'a doğru yöneltti ve kısaca sordu:
"Bir planın vardır umarım."
Bu soru üzerine diğerleri de bakışlarını ona doğru yöneltmişlerdi. Forneus başını 'evet' anlamında hafifçe salladı:
"Var tabii ki." diye cevap verdi kısaca. Ve göz ucuyla Keira'ya bakarak ekledi: "Ama bana tam olarak güvenmeniz ve söylediklerimi itiraz etmeden yapmanız çok önemli."
Cümlesini bitirmesiyle birlikte hemen kapıya doğru yöneldi. Yavaşça kapıyı aralayarak koridoru kolaçan etti. Sonra arkasına dönerek atılacak ilk adımlarla ilgili kısa bir bilgi paylaştı:
"Odalarınızdan gelirken fark etmişsinizdir, tıbbi araştırma merkezinin bölümleri olması nedeniyle bu katlarda denek transferi ya da acil durumlar dışında çok fazla asker bulunmaz. Yani bu koridorlarda genelde sadece tıp uzmanları dolaşır. Bu nedenle çok fazla gerilmeye gerek yok ama yine de tedbirli olacağız."
Keira kafasını şüpheyle sallayarak hemen müdahale etti:
"Neden gerilmiyoruz? Sevgili kardeşin askerlerle birlikte gelmeyecek miydi birazdan?"
Aslında Forneus cevabı biliyordu, ama yine de emin olmak için bileğindeki ekrana göz attı:
"Evet ama buradan güvenle çıkacak kadar zamanımız var daha." dedi ve devam etti:
"İlk hedefimiz koridorun sonundaki asansöre ulaşmak. Aden... Sen ve Ariel Keira'yı aranıza alarak önde yürüyeceksiniz. İkiniz de onun koluna girerek ilerleyin ki hem ona destek olursunuz, hem de bir deneği başka bir bölüme transfer eden iki uzman gibi görünürsünüz. Bu arada. Keira'nın üzerindeki uzman önlüğünü çıkartın, ama yanınıza alın çünkü daha sonra tekrar giymesi gerekecek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER YAZICI
Science Fiction"Coldor ırkı, beyin güçlerini kullanarak karşısındakinin algısını kısa veya uzun süreliğine değiştirebilir Maya. İstediğimiz canlıya -tabi normal seviyede bir beyni olan- kurguladığımız herhangi bir hayatı yaşatabiliriz. Yaşanılan ya da yaşanılacak...