Suyun yüzeyini bulmak için devamlı olarak başımı sağa sola çevirsem de suyun yüzeyini bulamadığım gibi bir de dondurucu soğuk beni daha da yormaya başlamıştı. Ciğerlerimde hissettiğim baskı ve tüm bedenimde ki soğukluk canımı yakmaya başladığında bir şeyin bana yaklaşmaya başladığını görmüştüm. Beni bir anda belimden kavrayarak çekmeye başladığında tek kurtulma umudumun o olduğunu anlayarak ben de ellerimi boynuna dolayarak beni çekmesine izin verdim.
Kısa sürede ikimizin de başı sudan dışarı çıktığında temiz hava alabilmenin verdiği mutlulukla derin nefesler almaya başladığımda beni tutan kişiden bir an olsun ayrılmamıştım. Sonunda hava almanın verdiği rahatlık yerini dondurucu soğuk ve rüzgara bıraktığında beni tutan kişiye baktım. Caleb devam lı olarak yorulduğunu belli edecek şekilde kendisini yavaşça suya bırakıp geri toparladığında bir yeri işaret ederek ''Hadi, gidelim.'' diyerek yüzmeye başlamıştı. Kendisi de donuyor olsa bile bunu çaktırmamaya çalıştığı belliydi. Bir an için yüzümüz suya gömüldüğünde yakınımızdan geçen bir tekneyle Caleb ona doğru ilerlerken bir yandan da ''Hey! Bize yardım edin!'' diye bağırsa da sesi fazla çıkmıyordu. Hala bir nevi onun üstündeyken var gücümle ''İmdat!'' diye haykırdığımda tekne yavaşlamaya başlamıştı. Teknenin güvertesinden birisi ''İşte! Oradalar.'' dediğinde birkaç kişi daha gelmiş ve bize doğru bir şeyi atarak ''Sıkı tutunun!'' diye bağırmışlardı.
Atılan simitlerden bir tanesini Caleb yakalayarak kolunu geçirdikten sonra diğer eliyle beni sıkıca kavradıktan sonra çekilmek için beklemeye başlamıştı. Yeterince tekneye yaklaştığımızda birileri Caleb'ı tutarken birkaç kişi de beni tutup güverteye çektiğinde başkaları bizi güvertenin merdivenlerine sürükleyerek aşağı kata doğru götürmeye başlamıştı. Soğuk ve şiddetli rüzgardan uzaklaştırıldığımızda bir kişi bizi bir odaya sokarken ''Kaptan sizinle görüşmek için birazdan gelecek.'' demişti. Odaya sonunda girdiğimizde sırtımda suyla beraber daha da ağırlaşan çantayı çıkartıp yere attığımda odaya birisi girmiş ve bize birkaç parça kıyafet ile yaklaşıp ''Bunlar temiz. Sizi soğuktan ve yağmurdan korur.'' diyerek masanın üstüne bıraktığında sessizce çıkıp gitmişti.
Titreyerek kıyafetlere yaklaşıp iki anesini Caleb'a doğru götürürken diğer ikisini de kendim aldım ve odanın bir köşesine gidip üstüme yapışan kıyafetlerden kurtulmaya çalıştım. Islak olan kıyafetlerimi sonunda çıkartmayı başardığımda kuru olanları aceleyle giyinmeye başladım. Üşümekten dişlerim şiddetli bir şekilde birbirine çarparken Caleb'a baktım. Pantolonunu çıkartıp yerine getirileni giyinmiş olmasına rağmen üstünde ki ıslak kıyafetini çıkartmamıştı.
Yanına gidip ''Ne oldu?'' dediğimde Caleb oturduğu yere biraz daha sinip, sırtını hafif bana dönerek elini karnının bir köşesine bastırmayı sürdürürken ''Bakmasan daha iyi.'' demişti. Kaşlarım çatılırken alayla ''Vurulduğunu söyleme sakın.'' dediğimde Caleb gülmeye çalışarak ''Umarım bu teknede bir tane hekim vardır.'' demesiyle suratına bakmaya başladım. Ona doğru yaklaşarak ''Şakaysa hiç komik değil.'' dediğim zaman Caleb yavaşça elini kaldırıp kıyafetinin köşesini kaldırmıştı. O zaman gerçekten de vurulduğunu fark etmemle geriye çekilmeye başladım. Çok fazla kan vardı. Yaradan çok kanı görme şansım olmuştu. Başım dönüyor, kulaklarımda çınlama yükseliyor ve etraf kararmaya başlıyordu. Bir an dengemi kaybedip yere yığıldığımda Caleb'ın sesini çok uzaklardan duyuyordum. Sanki birisini çağırıyor gibiydi.
Uzandığım yerde yavaşça gözlerimi açtığımda hemen yüzümün önünde bir yüz durmuş beni inceliyor, bana sesleniyor gibi gözüküyordu. Gözlerimi kırpıştırıp kendime gelmeyi denediğimde bir el yanağıma konulmuş ve dürtülmüştüm. Başımı kaldırıp ne olduğunu anlamak için bakışlarımı dolaştırdığımda Caleb hızla eğilerek ''Annie, iyi misin?'' demişti. Kaşlarımı çatarak ''Evet, evet. Şey, ne oldu?'' diye sorduğumda Caleb gülerek ''Yaramı görünce bir anda yere yığıldın. Kan seni sanırım ciddi anlamda tutuyor.'' demesiyle gözlerim kocaman olmuştu. Onu işaret ederek ''Sen vuruldun!'' diye bağırdığımda Caleb ellerini kaldırıp ''Annie sakin ol, yaram tedavi edildi. Gayet iyiyim.'' demiş ve iyi olduğunu göstermek için üstünde ki kazağı sıyırıp bandajlanmış olan yarasını göstermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinmeyen Kullanıcı
AçãoKendi çapında bilgisayar korsanlığı yapan genç bir kız ve yardımı yalnızca onda bulabileceğini, hayatının tehlikede olduğunu iddia eden gizemli kullanıcı. Aniden gelen bir mesajla tüm hayatının, değişebileceğine inanmayan kızın hikayesi... Bağlant...