Happy Marriage | Jenlisa

[4]

Lisa

Duyduğum şey ile sırıttım, Jisoo'nun da sevgilisinin olma zamanı gelmişti. Rose yeterince iyi birine benziyordu ve Jennie ile arkadaş olması işime gelirdi. O şımarık kızın akıllanması gerekiyordu. Rose'ye yanımı işaret ettim ve oturduğunda sorguma başladım.

- Jisoo'dan hoşlanıyorsan sana yardım edeceğim, onu en iyi tanıyan kişi benim ve ne istediğini de iyi bilirim. Öncelikle bana onu nasıl gördüğünü anlatman gerek. Ayrıca merak etme ders boş.

- O çok havalı ve tapılası bir güzelliğe sahip. Onda beni çeken bir şey var, güzel bir kalbinin de olduğunu biliyorum. Çok değişik bir durum içersindeyim.

- Hissettiklerini hiç birine anlattın mı?

- Hayır, arkadaşlarım genelde böyle şeyleri sorgulamazlar. Sadece birileriyle yatarlar ve ertesi gün yüzüne bile bakmazlar. İlişki anlayışları bu.

- En yakın arkadaşın bile mi seni dinlemiyor?

- Jennie'nin beni dinleyeceğini zannetmiyorum. Müstakbel eşin biraz odundur, duygularını kendine zor itiraf eder.

Siktir, evlilik olayını nereden biliyordu? Jennie'nin ağzında bakla ıslanmıyordu herhalde. Bugün onu öylece bıraktığım için de hırslanmış olmalıydı. Kaşlarımı çattım ve Rose'ye ilgisiz bir bakış yolladım.

- Kendi olaylarını anlatıyor, ama seni dinlemiyor öyle mi? Jennie ile çok işimiz varmış gibi duruyor.

- Jennie'yi anlamak zordur. Neyse onu boşver, Jisoo ile aramı nasıl yapacaksın?

- Ben bir şey yapmayacağım.

Anlamamış bir ifade ile bana baktı. Ayrıca kaşlarının çatıldığına ve hafiften sinirlendiğine yemin edebilirdim.

- Nasıl yani? Bana yardım edeceğini söylemiştin.

- Ediyorum zaten. Git ve ona duygularını anlat, kalbini hissetmesini sağla. Kendiliğinden her şey çözülecektir.

- İyi de bunun için duyguların karşılıklı olması lazım, Jisoo beni sevmiyordur ki.

- Bunu sana kim söyledi?

Duraksadı ve düşünmeye başladı. Jeton düşene kadar da buna devam etti, kesinlikle saftı ve Jisoo ile mükemmel bir çift olacaklarına dair hiçbir şüphem kalmamıştı.

- Bir dakika, Jisoo benimle mi ilgileniyor?

- Senden hoşlanıyor Rose, sadece farkında değil ve kendine itiraf edemiyor. Aşktan uzak biridir.

- Sen mükemmel birisin.

Rose bana sarıldı ve omzumda çığlık atmaya başladı. İnsanları mutlu etmeyi severdim. Rose'nin mutlu olması da beni mutlu etmişti, Jisoo da böylece kendine bazı şeyleri itiraf edecekti. Akşam onun da ifadesini almam lazımdı. Gülümsemem, Jennie'nin sınıfa girmesi ile yerini ciddi bir ifadeye bıraktı. Beni Rose ile sarılırken gördüğü için şaşkındı, şaşkın olduğu kadar da sinirliydi ve bakışları bunu doğruluyordu. Yanımıza geldi ve boğazını temizledi. Rose ise geri çekilip ona baktı, ne olduğunu o da merak ediyordu.

- Sizi biraz samimi buldum. 2 yılımızın olması, herkesle bu kadar yakın olabileceğin anlamına gelmiyor.

Bu kız gerçekten elimde kalacaktı.

Jennie

Bana kızgın bir bakış attığında, tek kaşımı kaldırdım ve dik dik bakmaya devam ettim. Rose ile samimi olması iyi değildi, okulun dedikoducu tayfası bunu yayar ve yanlış lanse ederdi. Sadece Rose için endişeleniyordum ve Lisa umrumda değildi. Tamam, biraz kıskanmış da olabilirdim. Ama bu Rose'nin Jisoo'nun gözündeki rolünü değiştirebilirdi, dedikodular iyi şeylere yol açmazdı.