Savaş'ın Masal'ı

56 14 6
                                    


Cumayı biraz geçmiş olabilirim.
Bazı sorunlarından dolayı yazamadım.
Umarım bu bölümü sevmişsinizdir.

💞💞SEVİLİYORSUNUZ💞💞


Tepki vermeden öylece gözümün içine bakıyordu. Elimle bedenini sarsmaya başladım  fakat tepki vermedi. Gözümde kaybetmiş eşyasını arıyordu.

"Savaş, ben Masal tanı..."

Konuşmamın devamını dinlemeden parmaklarını dudağıma değdirerek susturdu. Derin bir nefes alarak sessizliği bozdu.

"Seni nasıl unuturum. Masal, benim Masal'ım. Savaş'ın Masal'ı."

"Sen nasıl geldin?"

"Sen benim Masal'ımsın. Savaşı'ın Masal'ı."

"Evet Savaş, ben senin Masal'ınım."

"Savaşı'ın Masalı!"

İnatla aynı şeyi tekrarlayıp duruyordu. Gözümdeki yaşlara engel olamamaya başladım.

"Savaş'ın  Masal'ı "

Sakinleşebilmesi için elimi omuzuna koymuştum. Savaş saçını yolmaya başladı. Canını yakıyordu. Elindeki sargıyı da çıkarıp yere attı.

Odada tur atmaya başladı. Onu nasıl sakinleştireceğim bilmiyorum.

Elini kavradım. Burada yalnız olmadığını göstermek için. Savaş, elimi sıktı, sıktı. Parmak ucuma yükselerek kulağına ismimi söylemeye başladım.

Elim, baskı kalktığı için rahatlamış bir o kadarda sızlıyordu.

Başını sağa sola sallayarak 'git!' diye bağırdı. Yanına yaklaşmama bile izin vermiyordu. Kendini kaybetmişti. Bağırıp dolaşıyor, saçlarını koparıp duvara yumruk atıyordu.

Gürültüye biraz sonra hemşireler ve hasta bakıcılar müdahale etmek için odaya geldi. Fakat o, hasta bakıcılara zorluk çıkardı. Hemşirelerden biri boynundan iğne yaptı.

Sesi kısıldı, kısıldı. Artık fısıltı şeklinde bile çıkmıyordu. Yerde yığılırken hasta bakıcılar tarafından yatağa taşındı.

Yatakta kıpırdamadan yatıyordu. Ah Savaş, kalbim sızlıyor acısını duyabiliyor musun?

Her zerremde pişmanlığı hissediyorum. Onu bu hale getiren benim saçma intikam arzumdu. Gözüme inen kin perdesi yüzünden gerçeği göremeyecek kadar salaktım. Savaşı'ın bu hale gelmesinde payım yok sayamayacak kadar çok maalesef. Duygularımı anlatacak kelime bulamıyorum.

1saat sonra

Savaş, yavaş yavaş gözlerini araladı. Mecali yok gibiydi. Yataktan doğrulurken kendime cesaret aşıladım. Sonunda sormak istediğim soruyu sordum.

"İyi misin?"

Çok basit gibi görünen bir soru sormuştum. 'iyi misin?' oysaki bu soru bana çok ağır geldi. Kötü hissettiğim zamanlarda birinin bu soruyu sormasını özgürce 'hayır' demeyi istiyordum. Hiçbir zaman cevabım 'hayır' olmadı. Hayırdan sonra gelecek sorudan hep korktum. 'Neden?'

Başını belli belirsiz salladı. Elini avuçlarımın arasına aldım. Siyahın en derinlerine inerek baktım.

"Savaş, sana ne oldu?"

SAVAŞIN MASALI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin