Neden kalbimi kontrol altına alamıyorum. Kalbim biraz daha hızlı atarsan göğsümü delerek yerinden çıkacaksın.
Evet beni reddedecek, hatta hala benden nefret ediyor, biliyorum. Biliyorum çok aptalca bir şey yaptım.Ah Kalbim neden beynimi devre dışı bırakıyorsun. Hayır Savaş hayır sen bu değilsin. Sen askersin. Senin aşkla meşkle işin olmaz be oğlum. Kendine gel ,hadi artık kendine gel! Şu saçma kişilikten kurtul bir an önce. Sen Savaş Acar; teröristleri gözünü kırpmadan öldürebiliyorken neden ona teslim oluyorsun? Lütfen beynim bir an önce ait olduğun yere gel ve şu saçma sapan duygu selinden kurtar beni.
Dakikalar sonra sanki o şeyleri söyleyen ben değilmişim gibi çıkıp gittim odadan neden yaptım ki? Tüm salaklık bende gerizekâlıyım ben ya.
Bir an durdum hareket etmeden öylece bekledim. Bir sesle irkildim. Hemen koridorun sonuna kadar koşmaya başladım. Az ileride bir adam elindeki bıçağı boynuna götürmüş intihar etmeye çalışıyor cesaretli adam.
Herkes ona bi şeyler diyerek onu durdurmaya çalışıyor. Neden adam yaşamaktan bıkmış ,belli ki hayat artık onu yaşatmak yerine her saniye öldürüyor. Bırakın ya bırakın! Adam seçmiş yolunu.
Adamın karşısına geçip herkese susması için bağırdım. Herkes şaşkınlıkla bana bakıyordu. Sanki burada tek anormal benmişim gibi.
" Kardeş ya az benide yanında promosyon olarak götürsene. "
Adam dehşete düşmüş gibi bana bakıyordu."Hayatta sadece bunalan sen misin, tek şu dünyada ölmek isteyen sen misin? Neden şaşırdin ki bende ölmek istiyorum. Beni öldür, sen sonra ölsende olur. "
"Sen delirmişsin. Ben katil değilim. Anladın mı? "
"Ha kusura bakma ya ben yanlış anlamışım. Kendini öldüren katil değildi. Sende haklısın. "
"Nesin necisin bilmiyorum. Allah bilir ne kadar zenginsindir. Diyeceğim o ki , beni anlamassın."
Müthiş bir şekilde kahkaha attım. Sonra sakince gülümsememi söndürdüm."Ben Savaş, askerim. Ayrıca çok doğru tespit çok da zenginim."
"Bak ben sana dedim. Sen beni anlayamazsın."
"Doğru söylüyorsun. Ben o terörist bu kaçakcı demeden milleti öldüreyim, o da senin bu dağ benim demeden şartsız koşulsuz her yere gideyim , ölümümün bir saniye sonra olacağını bile bile korkmadan gözümü bile kırpmadan her emri yerine getireyim, sayısız kurşun yiyip sıkayım. Vücudumdaki yaraların izi kapanmadan bir yenisini ekleyeyim, en kötü şeyi can dostumu, birlikte silah tuttuğum kardeşimi kendi ellerimle toprağa vereyim... Sende haklısın be şöyle bi baktım da hayatımda gerçekten pek bi şey olmuyormuş. Üstelik bu benim mesleğim. Şu anda dayaktan komaya girmiş kaç kadın iyileşmeyi bekliyor. Kaç çocuk babasına para götürmek için akşama kadar kendini parçalıyor. Yetimhanedeki camdan bakan çocuk el ele tutuşmuş anne ve çocukları görünce içinde yaşadığı boşluk, anne bile diyememenin acısı da acı mı be! Aşk acısının yanında bunlar çok hafif kalıyor değil mi?"
Sustu, öylece kala kaldı. Anlamıştı nasıl hayatların olduğunu. Belki tahminimden daha fazla şeyler kalmıştı anlattıklarıma. Ama o şunu çok iyi anladı:
Hayatta acıdan çok ne var ki; her acı farklı insanlar gibi...***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVAŞIN MASALI (TAMAMLANDI)
Novela Juvenil"Her şey gerçekleri öğrendiğimde başladı... intikam duygusu ilklerime kadar işlemişti... Her nefes alışımın tek bir sebebi var; intikamımın ona acı verdiğini izlemek..." ZORLU BİR İNTİKAMIN GETİRDİĞİ AŞK; İNSANA GEÇMİŞİ DÜŞÜNDÜRMEDEN MUTLU EDEBİLİR...