💫
"Hadi, acele edin biraz." Lisa arkadaşlarına söylenerek hastaneden içeriye girerken karşıda bulunan personele doğru ilerleyip gülümsedi. "Biz kan vermek için gelmiştik." yılda bir kez, dört kız kan vermeye ve insanlara hayat olmaya gelirdi. Gelenek haline gelen bu davranış, hastanede onların tanınmalarına da neden olmuştu.
Personel, aynı kişileri görmenin sevinciyle gülümseyip, "Kan vermek için bir üst kata çıkacaksınız." dediğinde Lisa teşekkür etti ve bekleyen arkadaşlarının yanına ilerledi.
Jennie, "Ürperdim.." diye mırıldandı ve hafifçe titredi. Her ne kadar yapmış olduğu iyilik hoşuna gitsede kan vermekten birazcık korkuyordu. O büyük ve ince iğneye bakmak zulüm gibiydi onun için.
İki hafta öncede yaşamıştı bunu. Jimin ile birlikte olduktan sonra sabah ürpererek kalkmıştı yataktan. Kendini çıplak bulmayı umuyorken giyinik olmasını da Jimin'e bağlamıştı. Yanındaki boşluk yakmıştı kalbini. Onun ölüme gittiğini bilmek, yavaşça öldürüyordu iyi hissedebilmek için verdiği mücadeleleri...
Nasıldı acaba şimdi, günlerce düşünmeden edemiyordu genç kadın. Kilo vermiş midir, yara almış mıdır ya da.. Beni düşünüyor mudur?.. Jimin aklından hiç çıkmıyor, aksine daha fazla yer ediniyordu. Saklı tuttuğu hislerini o gece tamamı ile açığa vururken onunla sevişmişti ve bu, artık önlenemez bir yolculuğun başlangıcına doğru attıkları ilk adımdı. Son olmamasını istiyordu fakat bunu isteyen kalbi, mantığının köleliğini yapmıştı yeniden. Bir eczaneye gitmiş, doğum kontrol hapını alarak son vermişti belki de gelecek güzel günlere...
"Heeey! Dünya'dan Jennie'ye!" Rose, Jennie'nin kulağına doğru hafifçe bağırdığında irkilerek sanki bir rüyadan uyanmış gibi tepki vermesi, arkadaşlarını hayretle güldürdü. "Kızım iyi misin? Sesin soluğun kesildi." Jisoo araya girince yutkunmamaya gayret ederek gülümsedi ve, "İyiyim.." dedi. "Sadece iğne biraz beni geriyor da." Lisa arkadaşının omzunu sıvazladı. "Rahatla biraz, yanındayız." ona da gülümseyip derin bir nefes aldı Jennie.
Kendinden bile saklamaya çalıştığı bu sırrı elbette ki arkadaşlarına söylememişti. Kimse Jimin ile arasında geçen bu tutkulu olayı bilmiyordu ve eğer öğrenirlerse, daha önce söylememiş olması yüzünden fena haşat edeceklerini biliyordu. Jennie'nin elinde olan bir şey değildi ne yazık ki.. Seviyordu, deli gibi seviyordu onu, canını feda edebilecek kadar ve onun hislerinin de bu yönde olduğunu biliyordu. Bir anda gelişmişti her şey. O anki duygusallıkları onları beraberliğe itmişti ve sonrasında bitmişti işte..
Lisa, kan verilen yere geldiklerinde etrafına bakındı daha sonra odanın dış tarafında bulunan camdan içeriye baktı ve dudağını büzdü. "Sıra varmış kızlar." Jisoo saçını geriye savurup omuz silkti ve bekleme koltuklarından birine oturup bacak bacak üstüne attı. "Biz de bekleriz, ne var yani?" diye mırıldandığında arkadaşlarının duyup duymadığından bir haber şekilde zemin ile bakışmaya başladı. Parmakları alt dudağında gezinip duruyor ve sessizce nefes alıp vermeye devam ediyordu Taehyung'u düşünürken. Hepsi bir askerden muzdariptiler ve bu durum oldukça ironikti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
faint star's hopes † jenmin ✓
Hayran KurguBÖLÜM GELMEYECEKTİR, HATIRA KALMASI AÇISINDAN YAYINDA. ACEMİLİKLER VE MANTIK HATASI İÇEREBİLİR. jenmin, liskook, yoonrosé, vsoo ❝Seni yaratan Tanrı, Dünya'yı yaratmış olmalı. Şayet ben ömrümde böylesine duru bir güzelliğe rastlamadım. Ben, sende bü...