33

13 1 0
                                    

Bir düşünürün dediği gibi : '' Büyük hayallerin kırıklıkları da büyük olur. '' Her daim parçaları içe doğru dökülen ve hareket ettikçe ruhu yakan, kalbi kanatan, doz aşımında bir çift donuk bakışa sebebiyet veren o şey. Fabrikasyon hatası sebebiyle üretilen bütün hayallerin defolu olması gibi. Uçlarından aldırmakla kurtulanamayan inançsızlık tetikleyici. Tıpkı aynalar gibi her bir parçasında kendinizi görürsünüz ama sizden bu kadar çok olmadığını bildiğiniz için kendi muhakemenize olan inancınızı yitirirsiniz. Her şeyin tersinin geçerli olduğu sırlar dünyası. O perdenin gözünüzün önünden hiç kalkmaması, en sonunda yüreğinizin gölgeye boyun eğdiğini ve artık burada hükmetmeye başlamasından karanlığın çöktüğünü benimseyeceksiniz. Güneş doğmaz olunca ufkunuzda bildiğiniz tüm renkler koyulaşınca, sol yanınızın katran kara gecelerde bin yıllık uykulara yatması kaçınılmaz olacak. Büyüğü küçüğü yok aslında. O koca vazoyu paramparça etmek için küçük bir darbeye bakar.
Umutsuzluğun dibe vurduğu anlarda gökyüzü yegane ilaçlardan biri olabilir. Var olma sevinciyle doldurur insanın içini ve bu güzellik için birilerine teşekkür etmek istersin. Evrende ufacıksındır ve neyin önemi vardır ki? Her an dokunabilecek kadar yakın, asla dokunamayacak kadar uzak. Bakıldığında herkesin bambaşka bir şeyler karaladığı en büyük kağıt parçası. Uyuduğunuz odada baş ucunuzda bir pencere varmış gibi düşünün. Yazın pencereyi açtığınızda ağustos böceklerinin sesini pek rahat duyabilirdiniz. Aynı zamanda ayı ve yıldızları da seyredebilirdiniz. Ara sıra açıp huzur dolacaktınız. O şekilde uykuya dalmak bebek gibi rahatlatacaktı sizi. Sihirli kutu gibi o pencere. Çok açılmazdı, ara ara açmanın verdiği keyif çok daha fazla olurdu, tüketmek istemezdiniz. Oraya bakarak dünyanın binbir halini kurabilirdiniz. Sonraları kapatıldı o pencere. Gerçeğe döndürüldünüz ve hayatınız o grilikte devam etti.

KENDİNLE KONUŞMA SANATI♣️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin