MERİH'TEN.
Bu sevdaya düştüğümden beri, hayata karşı karamsar olmaya son vermiştim. Ruhuma gömülen çocukluğumu yaşamaya -en çok onunla-, ailemi sorun olarak görmemeye kararlıydım.
Onu ilk gördüğüm gün, ara vermeden yüzünü izleyebileceğimi düşündüm. Daha önce hiç başıma gelmemişti böyle bir şey, böylesi bir güzelliğe rastlamamıştı bu gözler.
Başlarda, "Geçer, sen kim aşık olmak kim oğlum?" dedim kendi kendime. Sonra sürekli ona çıktı tüm yollarım. Gittiğim her yerde o oluyordu, bulunduğum yerlere geliyordu. İşte hâl böyleyken Firuze'nin kaderime yazıldığını düşümeye başladım. Ve gözledim hayatını. Hiç erkek görmüyordum yanında, arkadaş olsalar bile samimileşmiyordu. Kaya gibi sert görünüşünden ödün vermiyor, başka niyeti varsa karşısındakinin, bir güzel reddediyordu.
Düşündüm ki ona gerçek duygularımı, merak eşliğinde sunarsam aklında yer edinirim. Kalbi.. Orada bulunmak hayalime bile fazla gelmişti. Bu sahte hesap olayı aklıma düştüğü dakikalar, mesajlarım onun kutusuna düştü. Cevap vermesini çok istiyordum ama kötü düşünen yanım hep iyi tarafa üstün geliyordu. Geç saatte atmama rağmen cevaplayınca deliye döndüm.
Zaten deliydim ama uzaktan, sesini duymadan sevdiğimle irtibata geçişim kalbime horon teptirmişti.
Günler acımasızca geçiyordu, her gün onunla konuşabilmenin mutluluğuyla koyuyordum yastığa başımı. İstediğim gibi beni merak etmesi, duygularıma inanması hayatına girebildiğime işaretti. Eve geldiğimde olmayan annem ve babamı bile sorun etmeyi kesmiştim artık. Mutsuzluk uçurumunun ucundayken ellerimi tutup beni kurtarmıştı, güzeller güzeli bu kız.
Dün numarasını aldığım için uyanır uyanmaz mesaj uygulamasına girdim.
Merih: Günaydın, uyuyan güzel (10.12)
Firuze: Sana da günaydınn (10.20)
Merih: Benim günüm aymıyor (10.20)
Firuze: Neden ki (10.20)
Merih: Okul olmadığı için (10.20)
Firuze: Çok mu seviyorsun sen okulu shdjsjdh (10.21)
Merih: Evet (10.21)
Merih: Çünkü seni en çok görebildiğim yer orası (10.21)
Görüldü.
Yine bir görüldü yiyip karşısına nasıl çıkabileceğimi konuşmak için Aylin'le bir konuşma başlattım.
Merih: Selam Aylin (10.22)
Merih: Müsait olduğunda yazar mısın şu işi ayarlayalım (10.22)
Merih: Daha fazla bekletmek istemiyorum onu (10.22)
"Tabii bekliyorsa," diye mırıldanırken aşağı indim. Yardımcımızın hazırladığı masaya oturdum ve bir şeyler atıştırmaya başladım. Çayı yudumlarken kulağıma gelen mesaj sesiyle bıraktım bardağı yerine.
Aylin: Selam Merih (10.35)
Aylin: Aklımda nereye götürebileceğim oluştu (10.35)
Aylin: Senin planı devreye sokarız orada (10.35)
Aylin: Meraktan öteki tarafa gitmeden kurtaralım Firu'mu (10.35)
Merih: Nereye gideceksiniz? (10.35)
Uzun konuşmanın ardından Firuze'nin yüzümü göreceği ilk anı düşünerek derin bir dem çektim ciğerlerime. Aylin uzun zamandır arkadaşıydı, hatta arkadaştan da öte dostuydu. O bana karşı boş olmadığını söylüyordu. Bir bakıma haklıydı da. Aklına yatmasam konuşmaz, konuşsa bile güzel sözler söylemezdi.
Kalbimin öyle hızlı ve güçlü atıyordu ki kulağımın dibinde atıyor zannediyordum. Bunca zaman heyecan nedir bilmeyen bana neler yapıyordu. Tüm duyguları onu severken tatmış, tattığım acı duyguları sayesinde unutmuştum.
Yarının ardından ona duyduğum hislerin aynısını yaşadığını söylediği zamanı bekleyecektim.
"Umarım sevgini kazanmayı başarmışımdır, Sevda Büyüsü," Gözlerimi kapatıp güzel yüzünü hayal ettim. "Beni sev ki kendimi güzel kokun eşliğinde sana anlatabileyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Delirdim Uğruna | Texting.
Kısa Hikaye|TAMAMLANDI.| marstakibela: Bir gün (14.10) marstakibela: Sana ne kadar deli olduğumu anlayacaksın (14.10) marstakibela: O zamana dek, cümlelerimin önünde diz çökmesine izin ver. (14.11)