Kafa Dengi

1 0 0
                                    

Multimedya Bade'nin gelinliği
Bu arada @queendesina e-posta adres sıkıntısı lütfen bunu okursan numaranı verebilir misin bana? Çünkü sana farklı bir şekilde ulaşamam artık.  

Kutudan yüzüğü aldım ve taktım. O da memnun bir ifadeyle baktı ve güldü. Ayağa kalkıp elimi tuttu.

"Düğün nerde ne zaman nasıl istersen öyle olsun!" dedi.

"İki hafta sonra olsa olur mu?"

"Hadi ben damatlığı buldum. Zaten hepsi aynı model. Sen gelinliği nasıl bulmayı planlıyorsun güzelim? 'hafifçe öksürdüm' Pardon Şehinşah'ım?" cecüş dudu melmel özöz ve ben bakıştık. Odama gittiler ve ellerinde siyah bir gelinlikle geldiler.

"Ebenin amı! Yuh be! Kızım sen evde evlenmeyi mi bekliyorsun?"

"Aynen malım evlenmeyi bekliyorum! Salak bu ben Ceren Duru Melek ve Özge'nin kendi tasarımı! Bizim tasarladığımız bir gelinlik! Model ve renk benim seçimim uygulama onların. Özel imzalı kemer bile tasarlamaya başladık!" dedim. Herkes gözlerini pörtletip gelinliğe baktı. Ben mükemmel tasarımım ve renk zevkim olmasa dünya ölücü ölücü!

" Abi düğün salonu benden! "

" Canavarı da çağıralım mı badde? "

" Tomem özöz. "dedim ve uzun sürelik bir konuşmaya daldık.

2 hafta sonra

" Son kez söylüyorum. Ben o ayakkabıyı giymem! "

" Götümü giy badde! Lan düğün düğün! "sıkıntıyla nefes verdim.

" Ya bak ben annemin düğününde gelinlik giymedim! "bana malsın bakışı attı ve ayakkabıyı yere bırakıp içeri geçti. Duru da kolunda Emin içeri geldi.

" O ayakkabıyı götüne sokarım! "

" Abi bi siktirin gidin lan! "dedim ve ayakkabının yanındaki apor fakat şık siyah ayakkabıyı giydim.

" Bu düğün batar. "dedi Duru ve çıktılar.

" Badecim! "Ilgın içeri sevecenlikle girdi.

" Sana ne kadar kötü davrandığımı biliyorum ve özür dilerim tatlım. "ben de sarıldım. Ardından onlar kıyafetlerini giymeye ben de makyaj yapmaya başladım.

1 saat sonra

" Gelin hanım ve damat beyi alalım! "adam bize seslenince Atlas'ın koluna girdim ve içeri ilerledik. Halay çek falan derken pasta geldi ve kestik. Tabii ki de size olanları anlatamam. Mideniz kalkmasın. O dans iğrençti. Yani düğündeki. Fakat şöyle söyleyeyim ki daha da zengin olduk.

" Oh be bitti hele şükür!"

"Ne naz yaptın be beş saat on iki dakikalık düğün mü olur lan!"

"Ayakkabı getir bana. Aa gerçi ne gerek var ki?" dedim ve üstümdeki gelinliğin düğme tarzı simgesine dokundum. Elbisenin tülü yukarı hareket etmeye başlayınca spor ayakkabım ve şortum ortaya çıktı. Masanın yanındaki çantamı almaya eğildiğim sırada beşibiyerdelerim şangırdadı. Onları yanımdaki çantaya koydum ve makyajımı sildim. Atlas kolunu uzattı ve ben de koluna girdim.

"Evimiz senin evin!" dedi ve arabaya doğru ilerledik. Afeti devran arabama (siyah lamborghinime) bindik ve yola çıktık. Doğru okudunuz. Benim evim artık bizim evimizdi.

Yarım saatlik bir yolculuğun ardından evimize gelmiştik. İçeri girdik. Atlas yukarı çıktı ve üstünü değiştirdi.

"Evlendik. Üstümden bir öküz kalktı."

"O öküz benim üstüme oturdu." dedim ve yanına gittim. Hafifçe güldü ve sarıldı.

"Şu an bu mutluluğumu hiçbir şey bozamaz!" demesiyle kapı çaldı.

"Canavar geldi!" dedim ve kapıya uçtum.

"Selam badde!"

"Benim küçük canavarım gelmiş! Aşkım!" dedim ve boynuna sarıldım. Onu öpücüklere boğarken o da gülerek kurtulmaya çalışmakla meşuldü. İçerideki şahısın kıskandığını biliyordum.

"Gel sana da sarılayım kocacım!" dedim ve ona sarıldım.

"Artık Şehinşah'ım demek zorunda değilsin! Tatlım." dedim ve yanağına küçük bir öpücük kondurdum. O da canavarla selamlaştı ve içeri girdiler. Ben de onların iyi anlaşmasına gülümsemekle meşguldüm. Sesler bulanıklaşırken canavarın ayağa kalktığını gördüm. Sinirli bir ifadesi vardı. Bu ifade... Atlas Can'a sevgilisini sormuştu! Bu felaketti çünkü Ezgi ölmüştü. Ve Atlas ile benzerlikleri var!

"Can! Onunla ben konışurum!" dedim ve yanağından öptüm. Sinirleri tavanken biraz olsun hafifletmiştim.

"Canım hadi sen benim yedek odamda uyu. Biz de yatalım." dedim. Atlas hafif onaylar bir ses çıkardı ve üstündeki siyah eşofman ve siyah t-şhirt'ün aynısını ona uzattı. Ben de canımın içini yukarı kata çıkardım. Atlas ile baş başa kaldığımızda ben de üzerimi değiştirmek için ebeveyn banyosuna girdim. Üzerime siyah tayt ve yarım t-şhirt aldıktan sonra kocamın yanına uzandım.

"Bade saat dört. Bu saatte huzurlu olman beni mutlu ediyor." dedi ve yanağıma küçük bir öpücük kondurdu. Ben de onun kolları arasına girerek huzurlu uykuma adım attım.

Gözlerimi açamamıştım ama zihnim açık olduğundan etrafı duymaya başladım.

"Can sen çıkıyor musun?" aşağıda konuşuyorlardı. Uyandım ve üzerimi giyinerek aşağı indim. Hepsine selam verdim ve lavaboya geçtim. Beş dakikada işlerimi halledip çıktım.

"Benim bugün Gözde'yle randevum var. İki üç saate dönerim." dedim ve telefonumu alarak cebime koydum. Dolaba ilerledim ve sakızımı aldım. Atlas'a öpücük attım canıma sarıldım duvara orta parmak çektim ve çıktım. Kesinlikle değişik değilim.

Arabama bindiğim sırada kapı açıldı ve cecüş bindi.

" Okula bırak beni!"

"Ceren bugün uygulamalı ders var!" haa yaptı ve kemerini taktı. Ben de taktım ve gaza bastım. Ceren'i Bora'nın yanına bıraktım. Ben de Gözde'nin yanına gittim.

"Stajer bu mu anne?" dedi kız kapıyı açar açmaz.

"Biz seninle çok iyi anlaşırız Gözde. Ben Bade. Aslan burcuyum."

"Buyur yol senin reis!"

"Eyvallah kardeşim!" dedim ve içeri girdim. Kızın tek sıkıntısı asabi olmasıymış.

"Bakın Gözde psikoloji bakımından gayet sağlıklı. Ama tatlım o halay şarkılarını dinleme!"

" Onlar pop."

"Her neyse. Şehinşah dinle." dedim ve çıktım. Ceren'i aradım ve arabama bindim.

"Check alayım mı seni?"

"Kanka çocuğun psikoloji pert uçarak gel!" dedi ve kapattı. Ben de checki bıraktığım eve geldim ve kapıyı çaldım. Ceren kapıyı açtı ve beni içeri sürükledi.

"Bade bu Bora. Bora bu Bade!"

"Mükemmel tanıştırma sistemin için sana beddua ediyorum. Bora sıkıntını bana anlatır mısın?" dedim Bora'nın yanına oturarak.

"Benim bir ikizim var. Ama o benim varlığımdan habersiz. O kadar çok düşünmekten LGS sınavını unuttum. Şu an büyük takviye ihtiyacı duyuyorum."

Bir süre Bora ile konuştuk. Kafa çocuktu. Abi tanıştıklarımın hepsi mi kafa dengi olur be!

"Evet." cecüş konuşunca ona döndüm.

"Sesli mi düşündüm ben?" başını salladı ve kahkaha attı.

"Hastasın kızım sen."

GRİ GÖZLÜM (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin