"Ayperi! Biliyor musun BTS üyeleriyle beraber 3 aylık bir tatil kazandıııım" diyerek mutlulukla arkadaşıma bakmıştım. "Yok artık vallaha mı ?" Diyerek arkadaşı ona bakmıştı. "Evet knk bak" diyerek telefonumu göstermiştim. "Oha ya inanamıyorum!" Diyerek şaşkınca bana bakmıştı. "Bende sonunda kim seok jin'i görebiliceğim" diyerek mutlulukla bağırmıştım. "Banada Kim Tae Hyung'un fotoğraflarını atarsın umarım" diyerek mutlulukla bakmıştı. "Tabikide oğlum" diyerek gülümsemiştim. "Ne zaman gidicekmişsin?" Diyerek hüzünle bakmıştı. "Bu akşam saat 8 de istanbul'a gidiceğim ordan da uçağa binip koreye geçiceğim" diyerek bende yüzüm düşerek arkadaşıma bakmıştım. "Umarım başına bir şey gelmeden geri gelirsin. Hem anne ve baban izin verdiler mi?" Dedi. "Evet dün menejerleri gelip annem ve babamdan izin aldı. Akşamda benimle beraber İstanbul'a gidicek. Yani onunla beraber gidiceğim" diyerek başımı sallamıştım. "Yani seni 3 ay boyunca göremiyeceğim öyle mi?" Diyerek dudaklarını büzmüştü. "Görüntülü konuşuruz be aşkom üzme kendini" diyerek gülümsemiştim. "Orada kendine çok dikkat et" diyerek omzumu sıvazlamıştı. "Sende burda kendine dikkat et. Ha bak her akşam görüntülü konuşucaz haberin olsun! Beni unutma" diyerek koluna girmiştim. "Hadi eve gidelim de bavulunu hazırlayalım" diyerek ilerlemeye başlamıştı. Başımla onaylayıp bende ilerlemeye başlamıştım. Eve geldiğimizde beraber eve girip odam'a geçmiştik. Bavulumu çıkarttığımda oda dolabımdan kıyafetlerimi çıkartıyordu. "Oranın havası nasıl bilmiyoruz o yüzden her türlü kıyafetleri koymalıyız" diyerek kıyafetlerimde gözlerini gezdirmişti. "Hadi başlayalım" diyerek gülümsemiştim. Bavulumu hazırlama işimiz bittiğinde derin nefes almıştım. "Hadi şimdide seni hazırlayalım saatinde yaklaştı" diyerek gülümsemişti. Başımla onayladığımda beni sandaliyeye oturtup saçlarımı yapmaya başlamıştı. Saçlarımı yaptıktan sonra hafifçe bir makyaj yapmıştık. "Çok güzel oldun. Şimdide üzerini değiştir bakalım" dedi. Sandaliyeden kalkıp üzerime hazırladığımız kıyafetleri giymiştim. Siyah bir üst altına siyah yırtık pantolon. Üzerine siyah ceketimi giymiştim. Saate baktığımda saatin 3.30 olduğun görmüştüm. "Hadi artık gitme vaktin geldi" diyerek başını önüne eymişti. "Kendine iyi bak seni çok seviyorum oraya varır varmaz seni arıyacağım" diyerek kolunu sıvazlamıştım. "Tamam aramayı unutma sakın bekliyor olucağım" diyerek gülümseyerek yüzüme bakmıştı. Başımla onaylamıştım. Odamdan çıktığımda annem gözleri yaşlı bir şekilde bana bakıyordu. "3 ay sonra geri geliceğim anne merak etme" diyerek ona sarılmıştım. "Kendine çok dikkat et. Kendini koru" diyerek gülümsemişti. Başımla onaylayıp ondan ayrılmıştım. "Hadi ben seni yolcu edeyim" diyerek koluma girmişti. Başımla onaylayıp arkadaşımla beraber evden çıkmıştık. "Bana bak beni sakın unutayım deme ha" diyerek dudaklarını büzmüştü. "Ben seni hiç unutur muyum balım?" Diyerek dudaklarına vurmuştum. "Ahh pislik" diyerek elini dudaklarına götürmüştü. "Afra hanım hazır mısınız?" Diyerek arkadan menejer bana bakmıştı. "Şey evet hazırım" diyerek başımla onaylamıştım. "Gidelim o zaman" diyerek gülümsemişti. Ayperiye bakıp gülümsemiştim. "Kendine dikkat et istanbul'a vardığımda mesaj atarım ve uçağa binmeden" diyerek ona sarılmıştım. Ayperiden ayrılıp açılmış olan kapıdan içeriye girmiştim. Kapıyı kapatıp derin nefes almıştım. Araba ilerlemeye başladığında kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başlamıştım. Arabanın camını açıp başımı arkaya yaslamıştım. Gözlerimi kapatmıştım.
~~~~~~~~~~
Dürtülmemle gözlerimi açmıştım. "Ucağa geç kalıcağız afra hanım" diyerek gülümseyerek bana bakıyordu. Başımla onaylayıp arabadan inmiştim. Kulaklığımı enseme koyup derin nefes almıştım. Takmış olduğum güneş gözlüğünü çıkartmıştım. Menejer bütün işlemlerimi halledip yanıma gelmişti. Beraber ilerlemeye başlamıştık. "Kore nasıl bir yer ?" Diyerek menejer olan Kayla'ya bakmıştım. "Güzel bir yer umarım sizde seversiniz afra hanım. Bir de oranın dilini pek bilmediğinizden her zaman yanınızda olucağım" diyerek gülümsemişti. "Ah doğru ya dillerini pek bilmiyorum" diyerek yüzümü buruşturmuştum. "Üzülmeyin en fazla 1 ay sonra çat pat anlarsınız" diyerek elini omzuma koymuştu. Gülümseyip başımla onaylamıştım. Uçağın anonsunu duyduğumuzda uçak pistine doğru ilerlemiştik. Uçağın merdivenlerinden çıkıp içine girmiştik. Kayla önden ben ise onun arkasından ilerlemiştim. Koltuklarımızı bulduğumuzda cam kenarına geçip oturmuştum. "Afra hanım isterseniz uyuyun" diyerek gülümsemişti. Başımla onaylayıp kulaklıklarımı takmıştım. Başımı yaslayıp gözlerimi kapatmıştım.
~~~~~~~~
Gözlerimi açtığımda yanımda kayla bana bakıp gülümsüyordu. "Geldik mi?" Diyerek derin nefes almıştım. "Şimdi uçak inişe geçicek" diyerek gülümsemişti. Başımla onaylayıp kulaklığımı enseme indirmiştim. Camdan dışarıya bakmıştım. Aydınlıktı hava ve görüntüye göre hava da gayet sıcaktı. Uçak indiğinde kemerlerimizi çözüp koltuklardan kalkmıştık. Uçaktan indiğimizde bavulların yanına doğru ilerlemiştik. "Afra hanım siz burada bekleyin ben bavulları alıp geliceğim" diyerek gülümsemişti. Başımla onaylayıp kulaklığımı takıp boş yere geçip oturmuştum. Derin nefes alıp etrafa bakınmıştım. Kayrayı bavullarla gördüğümde oturduğum yerden kalkıp yanına doğru ilerlemiştim. Yanına geldiğimde elinden bavulu almıştım. "Afra hanım ben taşırım" diyerek elini uzatmıştı. "Gerek yok merak etme kimsenin haber olmaz" diyerek göz kırpmıştım. Beraber ilerlemeye başlamıştık. Havalimanından çıktığımızda güneş gözlüğümü çıkartıp takmıştım. "Afra hanım birazdan araba burada olucak. Öncelikle sizi biriyle tanıştırmak istiyorum" diyerek gülümsemişti. "Kim o ?" Diyerek sorarcasına ona bakmıştım. "annyeonghaseyo" diyerek yanımıza biri gelmişti. Arkamı dönüp 'Merhaba' diyen kişiye bakmıştım. Kahverengi saçlı, koyu kahve rengi gözlü biriydi. Boyu sanırsam 1.70 falandı. "Bu kim?" Diyerek kaylaya bakmıştım. "Karşınızdaki kişiye bu kim diye hitap edilmez" diyerek gelen kişi konuşmuştu. "Sizi tanımadığım için bu kişi demem çok normal bir şey!" Diyerek ona bakmıştım. "Ben Türkçe adımla Volkan" diyerek elini uzatmıştı. Eline bakıp elimi uzatmıştım. "Bende Afra!" Diyerek elimi çekmiştim. "Memnun oldum Afra. Umarım sık sık görüşürüz" diyerek gülümseyip gitmişti. Başımı olumsuz anlamda sallamıştım. Kaylaya baktığımda bavulumu alıp bir arabanın yanına doğru ilerliyordu. Kulaklığımı takıp kaylanın yanına gitmiştim. Kayla bavulu bagaj'a koyup yanıma gelmişti. Arabanın kapısını açıp içeriye girip oturmuştum. Kapıyı kapatıp camdan dışarıya bakmıştım. Araba hareket etmeye başladığında bakışlarımı telefonuma indirmiştim. Ayperiyi aramıştım. İkinci çalışta açmıştı."Pislik hain. Hani arıyacaktın?"
"Ov ov ov kızma hemen. Uyuya kalmışım bu yüzden koreye gelir gelmez seni aradım"
"Nasıldı yolculuğun rahat mıydı? Hem kore nasıl?"
"Bebeğim daha yeni geldim. Yolculuğum iyiydi uyumuşum hep. Hem daha koreyi görmedim ama gördüğüm kadarıyla güzel"
"Ahh neyse bebeğim ben kapatıyorum uyuyacağım görüşürüz"
"Görüşürüz iyi uykular"Telefonu kapatıp cebime koymuştum. Bir evin önünde durduğumuzda derin nefes alıp kulaklığımı enseme koymuştum. Kapıyı açıp inmiştim. Kayla yanıma geldiğinde bagajdan bavulumu çıkartmıştı. Onunla beraber ilerlemeye başlamıştık. "Heycanlı mısın?" Diyerek kolumdan tutmuştu. "Ahh sence?" Diyerek derin nefes almıştım. "Merak etme 1-2 güne alışırsın" diyerek gülümsemişti. Başımla onaylamıştım. Evin bahçesinden geçip kapısına geldiğimizde derin nefes almıştım. "Ben gelmesem mi ya? Ha! Eve gitsem geri?" Diyerek elimle ensemi kaşımıştım. "3 ay boyunca burada kalman gerekiyor afra hanım. Vizeniz dolmadan gidemezsiniz" diyerek kapıyı çalmıştı. "Haa! Nasıl yani? Niye benim bundan heberim yok? Ahh kafayı yiyeceğim" diyerek elimi anlıma koymuştum. "Afra hanım merak etmeyin her şey kontrol altında sakin olun lütfen" diyerek gülümsemişti. "Kalbim yerinden çıkıcak gibi" diyerek elimi kalbimin üzerine koymuştum. "Arka kapıdan girelim içeriye sanırım arka taraftalar" diyerek ilerlemeye başlamıştı.
〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİ SEVİYORUM! (SALANGHAE)
Short StoryBen teşekkür ederim. Herşey için çok sağolun. İyiki varsınız. Geçmişimi biliyorsunuz çoğu hüzünle dolu, gerçi hepsi hüzünle dolu orası ayrı bir konu. Ben sizinle bir çok şey öğrendim. Heycanı, gerçek mutluluğu, Aşk'ı, gerçekten gülmeyi öğrendim sizi...