Kayla telefonumu alıp grubun yanına gitmişti. "Tamam hallettik bunuda" diyerek gülümsemişti. "Sizinle yarın çalışmak daha iyi hem ayperide gelicek daha iyi odaklanırız. Şimdi benim tek çıkıcağım yarışları öne alalım" diyerek dudaklarımı birbirine bastırmıştım. "Ok, tenis ve şarkı bunlara çalışman gerekicek" diyerek elini omzuma koymuştu. "En çok ok'a çalışmam lazım ah bir de silah atışları var onlarıda yapmam lazım! Parkur koşusuda var. Ahh cidden ben bir günde bunların hepsine çalışmam lazım" diyerek elimi anlıma vurmuştum. "Hepsine tek mi giriceksin?" Diyerek şaşkınca bana bakmıştı. "Tabikide en önemli unsurlar bunlar zaten ok, parkur koşusu, silah atışı, dans, tenis ve tur koşusu bunların hepsi en önemlileri diyerlerinin pek önemi yok onlarda yenilsek bile bu saydıklarımın hepsini birinci olarak bitirmemiz gerekiyor" diyerek dudaklarımı birbirine bastırmıştım. "Silah atışı, ok, tenis ve tur koşusunu tek başına yapıcaksın diyerlerinide beraber yapıcaz yani" diyerek derin nefes almıştı. "Şuanda benim tur koşusunu, tenis, ok ve silah atışlarına çalışmam lazım" diyerek başımı sallamıştım. "Hoca giyinip yanına gitmemizi söyledi seni çalıştıracakmış" diyerek yanımıza jin gelmişti. "O zaman hazırlanalım" diyerek kaylaya bakmıştım. Başıyla onaylamıştı. Hızla eve girip hemen odamıza çıkmıştık. Üzerime siyah spor sort üzerine siyah sporcu atleti gitmiştim. Üzerimede siyah kapşonlu hırkamı giymiştim. Kulaklığımı enseme takıp derin nefes almıştım. Bileğime her zaman taktığım siyah havlu bilekliğimi takmıştım. Arkama dönüp kaylaya baktığımda hazır bana bakıyordu. Beraber odadan çıkıp aşağıya inmiştik. Erkeklerin hepsi hazır aşağıda bekliyorlardı. Siyah spor ayakkabılarımı giyip derin nefes almıştım. Beraber evden çıkıp arabaya binmiştik. "Afra sakin ol" diyerek elimi tutmuştu kayla. "Zorlu 3 günümüz olucak hatta uyku bile haram diyebilirim sana" diyerek camı açmıştım. "Üstesinden geliceğiz" diyerek bağırmıştı. "Ahh. Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?" Diyerek ona bakmıştım. "Tabikide kızım sen nelerin üstesinden gelmişsin be bunun mu gelemiyeceksin?" Diyerek elini kaldırıp yumruk yapmıştı. Bende elimi kaldırıp yumruk yapıp eline vurmuştum. "Bu arada grubumuzun adı Syh haberin olsun" diyerek gülümsemiştim. "Neden syh?" Dedi. "Siyah'ın kısaltılması orda bize böyle bileklik vericekler ve üzerinde SYH yazıcak ve siyah olucak. Zaten 7 takım mı ne olucak. Bizimki Siyah renk. Rakiplerin Beyaz, Sarı, Yeşil, Kırmızı, Mavi ve Mor renk olucak" diyereh başımı yazlamıştım. "Hepsi kız mı olucak?" Diyerek oda başını yaslamıştı. "Hayır bildiğim kadarıyla 4 renk mi ne erkek olucak" gözlerimi kapatıp açmıştım. Bir yerde durduğumuzda arabadan inmiştik. İçeriye girdiğimizde şaşkınlıkla gözlerimi açmıştım. Bir sürü yarış alanı vardı. Bize doğru bir adam geliyordu. "Beni çalıştırıcak adam bu mu?" Diyerek jin'e bakmıştım. Başıyla onaylamıştı. Adam yanımıza geldiğinde gülümseyip başımı eymiştim. Korece bir şeyler söylemişti. "İsterse hemen başlayalım zaman'ı azmış' dedi" diyerek çevirmişti kayla. Başımla onaylamıştım. Adamı takip etmeye başlamıştık. "Önce okla başlıyacakmışız sonrada silah atışı onun ardından da tur koşusu sonrada tenis" diyerek elini omzuma koymuştu. "Okkey" diyerek başımla onaylamıştım. Nişan tahtasının önüne geldiğimizde adam elinde okla yanıma gelmişti. Oku bana uzattığında elinden alıp derin nefes almıştım. Önce tutuşunu gösterdiğinde oku tutup hedef'e doğru tutmuştum. Adam korece bir şey dediğinde anlamayarak adama bakmıştım. "Önce Puta Atış'ı yapıcakmışsın" diyerek kayla çevirdiğinde başımla onaylamıştım. Adam yine korece bir şey söylediğinde kaylaya bakmıştım. "Hedefi 12'den vurmaya çalışmalıymışsın. 12'den vurursan kazanırmışsın" diyerek gülümsemişti. Derin nefes alıp gözlerimi kapatıp açmıştım. Hedef'e odaklanıp ok'u serbest bırakmıştım. Gözlerimi kapatıp elimdeki oku yere indirmiştim. "Ohaa tam 12 den vurdun" diyerek bağırmıştı kayla. Gözlerimi açıp nişan tahtasına baktığımda tam ortadan vurmuştum. Adam korece bir şeyler söylediğinde kaylaya bakmıştım. "3 atış yapıcaksın ve bu üç atışın sayılıcak en çok puanı alırsan 1. Olurmuşsun. Şimdi iki tanesini daha atcakmışsın" diyerek gülümsemişti. Derin nefes alıp başımla onaylamıştım. Ok çıkartıp yerine yerleştirmiştim. Hedefi gözlerimle kestirip oku serbest bırakmıştım. Diyer oku yerine yerleştirip yine hedef'e odaklanıp oku serbest bırakmıştım. Nişan tahtasına baktığımda hepsininde tam ortadaki siyah yere denk geldiğini görmüştüm. "Waow bu kız yeminle insan değil!" Diyerek bağırmıştı kayla. "Ya aslında geçen senede birinci olmuştum ama neyse" diyerek gülmeye başlamıştım. "Nasıl yani?" Diyerek yanıma gelmişti. "Üniversitede spor okulunda okudum ve neredeyse her spor dalında yapılan yarışlara beni gönderirlerdi. Hepsindede birinci olurdum. Yani anlıyacağın 4 sene boyunca birinciliği kimseye kaptırmadım" diyerek göz kırpmıştım. "Jin bu kızla yarın hemen nikah kıy ve al bunu" diyerek kahkaha atmıştı kayla. Adam korece bir şeyler söylediğinde kaylaya bakmıştım. "Silah atışlarına geçelim dedi" diyerek çevirmişti. Başımla onaylamıştım. "En çok korktuğumda silah atışları onda pek fazla iyi değilim" diyerek dudaklarımı birbirine bastırmıştım. "Okta iyisin de silahta neden iyi olmayayasın?" Diyerek koluma vurmuştu. Ellerimi iki yana açıp (🤷♀️) dudaklarımı büzüp gülümsemiştim. Silah atış yerine geldiğimizde derin nefes almıştım. Adam kulaklık getirdiğinde kulaklığı elinden alıp kulağıma takmıştım. Diyerlerine de kulaklık verdiğinde belinden silah çıkartıp bana uzatmıştı. Elinden silah'ı alıp hedeflere doğru dönmüştüm. Ayaklarımı omuz hizamda açıp silah'ı sağ elimle güzelce kavramıştım. Sol ayağımı sağ ayağımdan omuz hizasında geriye götürmüştüm. Silah'ı kaldırıp hedef'e doğru tutmuştum. Derin nefes alıp 3 el ateş etmiştim. Adam'a baktığımda 2 elini gösteriyordu. Başımla onaylayıp 2 el daha ateş etmiştim. Derin nefes alıp silahı hemen elimden bırakmıştım. Kulaklığı kulağımdan çıkartmıştım. "Afra iyi misin?" Diyerek yanıma gelmişti kayla. "Bilmiyorum ne zaman elime silah alsam kendimi tuhaf hissediyorum!" Diyerek arkama yaslanmıştım. "Hey kötü bir şey olmadı kendini tuhaf hissetmende çok normal" diyerek omzumu sıvazlamıştı. Adam elinde hedef kağıdıyla geldiğinde korece bir şeyler söylemişti. "Kendini tuhaf hissediyorsun ama adamın demesine göre iyi iş çıkartmışsın" diyerek gülümsemişti. Hedef kağıdına baktığımda tam ordadan o kadarda uzak yerleri vurmamışım. "Şimdi tur koşusu mu?" Diyerek kaylaya bakmıştım. "Evet" diyerek kolumdan çekmişti. Yine adamı takip etmeye başlamıştık. Adam korece bir şeyler söylediğinde kayla korece bir şeyler söylemişti. "Ne dedi ?" Diyerek koluna vurmuştum. "Tur koşusunda iki kişi olmalıymış yani seninle beraber koşmam gerekicekmiş" diyerek yanaklarını şişirmişti. "O zaman rakibimsin biybisi" diyerek gülümsemiştim. "Okkey" diyerek baş ve işaret parmağını birleştirmişti. Büyük bir alan'a geldiğimizde yutkunmuştum. Kayla yerine geçip bana bakmıştı. "Bir kaç kişi daha gelebilir mi?" diyerek erkeklere bakmıştım. "Tamam o zaman ben geleyim" diyerek kaylanın yanına geçmişti RM. "Bir iki kişi daha gelsin!" Diyerek erkeklere bakmıştım. "Ben uyuyacağım" diyerek oturduğu yere uzanmıştı Jungkook. "Yenge ben hızlı koşucu değilim" diyerek Suga da jungkook'un yanına oturmuştu. "Aslında ben isterdim ama çok yorgunum yenge" diyerek V de onların yanına oturmuştu. "Ben geleyim yengeciğim" diyerek kaylaların yanına gitmişti jimin. "Bir kişi daha hadi" diyerek dudaklarımı birbirine bastırmıştım. "Tamam ben geleyim yenge" diyerek kalkmıştı suga. Başımla onaylayıp kaylanın yanına ilerlemiştim. Hepimiz yerimize geçtiğimizde derin nefes almıştım.〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİ SEVİYORUM! (SALANGHAE)
KurzgeschichtenBen teşekkür ederim. Herşey için çok sağolun. İyiki varsınız. Geçmişimi biliyorsunuz çoğu hüzünle dolu, gerçi hepsi hüzünle dolu orası ayrı bir konu. Ben sizinle bir çok şey öğrendim. Heycanı, gerçek mutluluğu, Aşk'ı, gerçekten gülmeyi öğrendim sizi...