Ansızın Aşk

0.1

Not: "Lin" kadın karakterin ismidir.

Sabaha karşı ilk ışıklarla gözümü açıp tatlı uykumdan uyandım desem de ne tatlı bir uykum ne de gözümü açtığımda görebileceğim bir güneşim vardı. Çünkü güneş ışığını gerçekten sevmiyordum. Bunun en büyük nedeni telefon ekranını ışık yüzünden göremeyişim de olabilir. Annem bu yüzden bana sürekli "yarasa mısın sen aç şu perdeleri" deyip yakınsa da bunu umursamıyorum. Zaten bu yüzden de odamın perdelerini siyah almış annemin sinir krizi geçirmesine neden olmuştum. Ama odamın bu halini çok seviyordum.

Saat baktığım da çok da erken olmadığını gördüm daha hazırlanıp okula gidicektim çünkü. Kalkıp odam da ki banyoda kısa bir duş alıp hazırlandım. Altıma  açık mavi kotumu üzerime de v yaka bir tişört geçirdim saçlarımı tepeden topuz yapıp odadan çıktım. Babam bir inşaat firmasında şantiye şefiydi aynı zaman da inşaat firmasının sahibi de babamın çok yakın bir dostu olduğundan biraz rahattı ama 7 gibi hep evden çıkmış olurdu. Annem ise büyük ihtimal yatakta debelenmekle meşguldü. Biz 2 kardeştik benden 5 yaş büyük bir abim vardı. Kendisi 2 yıl önce hemşirelik bölümünden mezun olmuştu. Özel bir hastanede gece gündüz diyemeden çalışıyor o işi bulduğuna şükrediyordu. Şimdiyse büyük ihtimal nöbetten yeni gelmiş baygın bir şekilde yatağında yatıyor olmalıydı.

Bense uçak mühendisliği fakültesi son sınıf öğrencisiydim bu bölümü gerçekten çok istiyerek kazanmıştık.
Kazanmıştık derken ben ve Uğur liseden beri çok yakın arkadaş, kardeşten öteydik son yıl bölüm ararken uçak mühendisliğini sevip beraber yazıp kazanmıştık. Ancak filmler de gerçek olabilecek bu şey hayatımda en çok sevindiğim şeylerden biri olabilirdi.

Fazla oyalanmayıp otobüs durağına doğru yürümeye başladım. hava ilkbahar olması nedeniyle hafif esiyordu keşke ceketimi alsaymışım diye geçirdim içimden çünkü karnım ağrımaya başlamıştı. Aklıma gelen şeyle takvime baktığımda daha reglime 10 gün olduğumu görüp rahat bir nefes aldım. Çünkü evden hazırlıksız çıkmıştım ve  şuan gerçekten bununla hiç mi hiç uğraşmak istemiyordum.

Yolda giderken karşı komşumuzun oğlu tibet abiyi gördüm aynı zamanda abimin çok yakın bir arkadaşıydı ikisininde bir erkek kardeşi yoktu ve ailemizin de yakın oluşu onları iyice birbirine bağlamıştı. Galiba o da işe gidiyordu kendilerinin bi tekstil fabrikası vardı sabah erken gider akşam da erkenden gelirdi bazen gelmezdi. Ne isterse onu yapardı tek çocuk olduğu için rahat yetiştirilmişti ki zaten 27 yaşında adamdı kim ne diyebilirdi ki. Kendisine aitte bir evi vardı zaten 3 mahalle altımızda arada orada kalır hiç gelmezdi mahalleye.

Yanından geçerken bana üstten bir bakış attı üstten dediysem kendisinin boyu 1.90 dan fazla olduğu ve benim ki de taş çatlasın 1.70 olduğu için ona alttan alttan bakmak zorunda kalıyordum. Genzimi temizleyip

"Günaydın Tibet abi" dedim.
O da kısa bir baş hareketiyle selamlayıp günaydın diye ağız içinde geveledi tabi dudaklarının arasında ki sigaranın da bunda büyük bir payı vardı gözüme bir an acayip yakışıklı gözüktü üzerine oturan tişörtü, dar sıkı kalçalarını saran kotu, dağınık duran siyah saçları çipil çipil bakan kehribar gözleri.

İçimden yanına gidip daha da net görebilmek istedim o gözlerini, hatta o gözler de kendi yansımamı görmek uzun uzun bakmak istedim ki dedim lin noluyor kızım yine uçtun gidiyorsun . Hafif bir silkinip Tam yanından geçip gidicektim ki sesiyle ayaklarım anında durdu. "Lin, abicim istersen bırakıyım seni okula" dedi. Bende abicim kelimesini bastırarak "yok abicim sağol benim yolda işim var." dedim

Tabii ki bu saatte işim falan yoktu ama onunla başbaşa kalmak istemedim. Çünkü ne zaman böyle bir şey olsa fazla heycanlanıp saçmalıyordum. Ondan biraz hoşlanıyor olabilirim ama bunu asla kimsenin bilmesini istemediğime emindim. Böyle şeylerin gelip geçici olduğunu eğer kimseye söylemezsem unutacağımı falan düşünürdüm ki nitekim hep öyle olurdu.

Sertleşen sesiyle " sabahın köründe ne işi var acaba hanfendinin" diye mırıldandığını duydum. Ama duymamazlıktan gelip hızlıca yürümeye devam ettim çünkü uydurucak bi yalanım yoktu ve onunla başbaşa kalmak istemiyordum.

Aslında bu kendi içimde yaşadığım tek taraflı çekimin beni ele geçirmesinden korkuyor, özellikle son  zamanlarda ondan daha uzak durmaya dikkat ediyordum.

Hızlıca gelen otobüse bindim ve kulaklıklarımı takıp defkhan dinleyerek onu aklımdan çıkarmaya çalıştım.

*