-17- Anlaşma -17

631 54 1
                                    

***TAEHYUNG***
O ölüyordu. Bedeni zayıflıyordu. Kendini teslim etmek üzereydi. Acıyla inleyecek hali bile yoktu.

Sonte...
"Durun! Size hala verebileceğim bir şey var! Durun!"
Tüm gözler bana çevrilmişti.
"Yapay zekanın, Sonte'nin nerde olduğunu biliyorum. Sizi ona götürebilirim. Yeter ki durun."
Üstümde arama yapıp Sonte'yi bulabilirlerdi. Son şansımı da kaybedemezdim. Blöf yapmam gerekiyordu.
"Yolu tam net hatırlamıyorum ancak bir şekilde götürürüm sizi ona."
"Odasına bakın!"
Dışarıya savaşçılar yönlenmişti.
"Odamda değil. Buraya hiç getirmedim. Ne olduğunu bilmiyordum bile. Üvey ailem bir yere gömmüştü. Bulsanız da açamazsınız üst düzey bir güvenlik sistemi var. Yalvarırım durun sizi ona götüreceğim."
Ne yaptığımı anlayan Jimin bana katıldı.
"Ben nerde olduğunu net hatırlıyorum. Sizi oraya götürebilirim."
Kadın telsizi alıp konuştu.
"Jungkook'u hastaneye götürün."
"Ona, Jimin'e, Yoongi hyunga ve bana... bir daha asla zarar vermeyeceğiniz hakkında anlaşma imzalayacaksın."
Sinirlenmişti. Sonte'yi eline geçirmek için sabırsızlanıyordu.
"Tamam."

Resmi bir kağıt hazırlanması çok uzun sürmemişti.
İmzaladığında kağıdın bir kopyasını alıp Yoongi hyunga uzattım. Gözleri parlıyordu ve bana teşekkür ediyordu.
Elimi cebime atıp Sonte'yi çıkardım ve ona uzattım. Şaşırmıştı. Afallamıştı.
"Nasıl açıldığını çözemedim. Onu açana kadar beni rahat bırakın. Sonra tamamiyle sizinim."
Onu elimden aldığı an koşmaya başlamıştım.
Geliyorum Jungkook. Beni bırakmayacaksın değil mi? Ölmeyeceksin değil mi?

Onu yoğun bakıma aldılar. Muhtemelen her yerine dikiş atılmak zorundaydı. Getirdiğimizde bilinci yerindeydi ancak ne olduğunu kavrayamayacak kadar da kötüydü.

Yoongi hyung Jimin'e sarılmıştı. Bense duvara yaslanmış onun iyi olduğu haberini almak için sabırsızlanıyordum.
Hadi hadi hadi...
İyi olduğunu duymaya ihtiyacım var Jungkook. Lütfen...

Odadan çıkartılmış normal odaya alınıyordu. Doktor o sırada benimle konuşmaya başladı.
"Yaraları çok kötü. Uzun bir süre kendini toparlayabileceğini sanmıyorum. Fazlasıyla kan kaybetmiş. Ölüm döşeğindeyken getirdiniz onu buraya. Buna rağmen yaşıyor. Şanslı... Gerçekten ölümsüz olduğunu düşüneceğim. Burda kalması daha iyi olacaktır ancak bunun psikolojisini kaldıramayabilir. Evinde rahat ve huzurlu bir ortamda kalmasını öneririm. Bakımının çok iyi yapılması şartıyla tabi. Yakında uyanacaktır."
Gözyaşlarımı tutamıyordum.
"Teşekkür ederim doktor bey. Uyandıktan sonra size çıkış yapıp yapmayacağımızı haber ederim."

Yine yaralı bedeni yatakta savunmasız yatıyordu. Ve ben yine ona bakıp ağlıyordum. Bir araya geldiğimizden beri çekmediği acı, almadığı yara kalmamıştı. Ona asla iyi gelmiyordum.
Ona dokunamıyordum bile. Her yerinde dikiş vardı. Sadece gözlerimle onu izliyordum. Uyanmasını bekliyordum. Gözlerimi kapattığımda yorgun bedenim kendini kapatmıştı. Uyuyakalmıştım.

***
Saçlarımda hoş bir kıpırtı...
Hafif fısıltılar...
İçime çektiğim koku...
Huzur dolu...

Tam ayılamamıştım ancak konuşmaları duyabiliyordum.

"Sonte o kadının elinde mi şimdi?"
"Evet ve nasıl açıldığını çözdüğü anda Vante..."
"Yoongi hyung Vante'yi o kadının eline asla vermem. Ölürüm daha iyi. Bunu biliyorsunuz."
Konuşurken acı çekiyor, nefes nefese kalıyordu.
Gözümü yavaşça aralayıp saçlarımda gezinen elini tuttum.
Başımı kaldırıp ona baktım.
"Jungkook..."
Karşımda duruyordu. Yaralı bedeniyle karşımda duruyordu. Dokunmaya korkuyordum. Elimi yavaşça yüzüne götürmüştüm ancak dokunamıyordum. Bedeni karşımda çok kırılgan duruyordu. Dokunmaktan korktuğumu anlamış olmalı ki başını eğip yanağını elime yerleştirdi.
"Beni kurtardın Vante. Kendi hayatını biraz daha tehlikeye atıp beni kurtardın. Teşekkür etmeli miyim bilemiyorum."
"Aptal. Öldüğün an ben de ölecektim zaten. O sırada seni öyle gördüğüm her saniyede ruhumun bedenimden nasıl parça parça alındığından haberin bile yok."
Yine ağlamaya başlamıştım. Üvey ailemin öldürüldüğü günden beri... ağlamadığım tek bir gün bile yoktu. Ruhsal olarak çok çökmüştüm. Dayanamıyordum. Kaldıramıyordum.
Eliyle gözyaşlarımı silmeye başladı.
"Yoongi hyung bir çaresini bulmamız gerek."
"Bulacağız Jungkookie. Bulacağız merak etme."

"JUVAN." |TaeKook| ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin