HARRY POTTER VE BÜYÜYEN KARANLIK

KORKUNÇ HATA

Merhabaa. Yine ben. Harika bir bölüm ile yeniden karşınızdayım..

Lafı fazla uzatmadan size keyifli okumalar.

Medya: İstediğim Harry..

****

Harry, oturduğu kayalıktan indi. Godric Hollow'dan ayrılalı 1 hafta olmuştu. Kendini daha iyi hissediyordu artık. Ama kafasına koymuştu. Zamanda yolculuk yapıp, geçmişe gidecekti. Bunun içinde Lucius'a emir vermişti. Zaman döndürücüleri toplayıp kendisine getirmesi için. Aslında Slytherin Kalesinde bir tane vardı. Ama o boyutlar arası gidip gelmeye yarıyordu. Onu daha sonra kullanmak istiyordu. Şimdilik sadece ailesinin yanına gitmek istiyordu.

Olduğu noktadan Hogwarts'a cisimlendi. Yönünü Rawenclaw ortak salonuna çevirdi. 2 gündür sürekli oraya gidiyordu. Salon müthiş birşeydi. O yüzden yeni mekanı gibi biryer olmuştu orası.

Girişin önüne geldiğinde otomatik açılması ile içeriye geçti. Koltuklardan birine kendini bıraktı. Yanlız kalmayı, sevdikleri ile olmaktan daha çok seviyordu. Düşünmek onun için sadece yanlızken olabilen birşeydi. Ve şu sıralar düşünmeye fazlası ile ihtiyacı vardı. O yüzden sürekli yer değiştiriyordu. Sara ile Marvolo'dan köşe bucak kaçıyordu. Lucius'dan da birşey öğrenemezlerdi. Çünkü Harry kesin emir vermişti. Kimse duymayacak, kimse bilmeyecekti. Draco dahil.

Uykusunun geldiğini hissettiğinde cisimlenme izinlerinin hepsini kaldırdı. Rawenclaw binasını kimsenin giremeyeceği şekilde kilitledi. Altındaki koltuğu rahat bir yatağa çevirdi. Rahat bir uyku çekmeyi dileyerek uykuya daldı.

****

Harry, önündeki döndürücülere dikkatle baktı. Hepsi ayrıydı. Birisi 1 gün geriye. Birisi 2 hafta ileriye. Diğeri ise 5 hafta geriye gitmeye yarıyordu. Bunların hepsini toplasa dahi 14 yıl geriye gidemiyordu. Ne yapacağını bilmez halde düşündü. Godric'e de sormuştu, Salazar'a da ama bir cevap bulamamıştı. Nasıl geçmişe gideceğini bilmiyordu.

Evini de özlemişti. Zaten duyduğuna göre Sara'da evine dönmüştü. Marvolo desen Riddle Malikanesine geçmişti. Slytherin Kalesi şuanda tamamen boştu. Sadece kendisi, Asias, Arias vardı. Arkasında durmuş kendisini izliyorlardı.

''Ya o kadar yıl yaşadınız. Hiç görmedinizmi o kadar yıl geriye gideni.?''

'Görsek söylerdik efendim.'

''Bilmiyorum Asias. Çok gidesim var.''

'Hissedebiliyorum efendim.'

Harry, beyninde aniden yanan ampülle olduğu yerden elektrik çarpmış gibi kalktı. Eğer aklındaki şeyi yapabilirse bir döndürüye ihtiyacı kalmıyacaktı. Asias'a beklenti ile döndü. Tek ihtiyacı oydu.

''Asias bana yardım eder misin.?''

'Elbette efendim. Ne olursa.'

''Seni kullanarak 14 seneki haline gidicem.''

'Efendim bu sadece bir söylenti. Böyle birşey gerçek değil.'

''Denemek istiyorum.''

'Peki. Siz nasıl isterseniz.'

''Benimle gel Hogwarts'a gidiyoruz. En mantıklısı öyle olur. Arias sen Marvolo'yu biliyorsun. Onun dışında ve Sara'nın dışında herhangi bir varlık hissedersen öldür.''

'Elbette efendim. Gözünüz arkada kalmasın. Yokluğunuzda evinizi en iyi şekilde koruyacağım.'

''Şüphem yok Arias. Hadi Asias.''