SEVDAMIN YİTİK KALDIĞI NOKTA (DÜZENLENİYOR)

TRABZON GÜNLERİ

(Mert den )

Akşam yatmadan eşyalarımı küçük bir çanta içine koyup Serhat ve Adem ile vedalaştım. Sabah erkenden kalkmış Mehmet amca nın yanına gittim. Benim arabam ile gidicektik Trabzon a.

Yol boyu fazla konuşmadı. Radyoyu açıp Karadeniz Müziği dinledi. Arada biz Melek teyze ve Zümrüt aradı neredesiniz diye sormak için onlarla konuştu. Bana da yolu tarif etti arada bir.

Doğrusu bu sessizlik biraz moralimi bozuyordu. Ama bu işkenceye katlanmak zorundayım. Sevdik bir kere.....

Trabzon un girişine gelince  bana dönüp
İlk defa benimle konuştu.

"Bak Mert seni uzun zamandır tanıyorum. Güvenilir birisin bunu biliyorum ama bende kız babasıyım. Görevinde başarılı ve güvenilirsin tamam ama evlilik başka bir şey.  O yüzden bizim oralarda damat seçme aşamaları var.  " dedi.

Bende ona doğru dönüp
"Tamam Mehmet amca. Siz bana baba oldunuz buraya geldim geleli elinizi üstümüzden çekmediniz. Allah sizden razı olsun. Kızının bana emanet ettiniz korumam için hakkınızı helal edin. " dedim.

Elini omzuma vurup
"Helal olsun. Hadi gidelim de marifetlerini görelim bakalım. Kızımı almak o kadar kolay değil" dedi. Gülerek önüne döndü.  Bende ona çaktırmadan güldüm.

Trabzon a girince yolu Mehmet amca nın tarifi ile bir evin önüne geldik.
Mehmet amca arabadan inerken
"Evin anahtarı burada. Onu alıp gelicem " dedi.

Bende tamam dedim ve eve doğru gitti.
Bir süre sonra evden çıkıp bana gel diye işaret yaptı. Bende arabayı durdurup arabadan indim. Buralar çok güzeldi.
Kış yaklaşmasına rağmen her yet yemyeşil idi.

Mehmet amca ya doğru ilerledim hızla. 

"Gel Havva abla yemeğe bekliyor" dedi.
"Tamam" dedim ve evin içine girdik.
2 katlı ahşap bir evdi. Buradaki çoğu ev birbirine benziyordu.

Odanın birine girince güler yüzlü bir kadın ve asık suratlı bir adam vardı.

Kadın "Hoşgeldin oğlum " dedi. Havva teyze buydu sanırım.
"Hoşbuldum teyze" dedim ve elini öptüm.

Adam beni inceliyordu . Ona baktığımı fark edince elini uzattı öpmem için. Yanına yaklaşıp elini öptüm.

"Ben Harun. Buralarda deli Harun derler. " dedi.
Kafamı sallayıp uzaklaştım adamdan. Adam dedikleri gibi deliydi. Zayıf uzun boyu uzun burunlu biri.

Havva teyze "Hadi sofraya geçelim. Harun sende çocuğu korkutma" dedi.

Ben mi korktum? Tamam kabul biraz çekindim ama korkmadım ya o kadar!

Mehmet amca ile sofraya oturduk. Harun amca ve Mehmet amca nın  ortasında kaldım.

Mehmet amca "Yemek den sonra biz eve geçelim Havva abla. Harun abi sen aldın mı malzemeleri" dedi.

Harun amca "Aldım aldım merak etme.  Yarın bende geliyorum ilk teste" dedi.

Mehmet amca gülerek "Tabi gel abi " dedi.
Kendimi kurbanlık koyun gibi hissetmeye başladım iyice.

Havva teyze "Hele bir yemeğinizi yiyin Dr bu konuları sonra konuşursunuz. Oğlum sende iyice dinlen eve gidince yarın bu iki delinin ne yaptıracağı belli olmaz " dedi.

Ben "Tamam Havva teyze sağol" diyebildim sadece.

Yemeği yedikten sonra Havva teyze sofrayı toplarken bizde Mehmet amca ile yaylaya çıkmak için evden çıktık.
Mehmet amca yolu tarif ederek yayla evine geldik. Tek katlı küçük bir evdi. Oldukça şirin bir yere benziyordu.