YOLCULUK

85 3 0
                                    

Akşam Yalova uçağının kalkmasına çok vardı ve ben şimdiden sıkılmıştım.Evrenle hala konuşmuyordum.Ve tabi ki odasında bulduğum  mektubuda unutmadım.Yavaş adımlarla odamdan çıktım.Evren'in odasına girmeden önce derin bir nefes aldım.Kapıyı tıklattım ve cevap beklemeden açtım.Evren yatağa uzanmış, tavanı izliyordu.İçeri girdim.''Seninle konuşmam gerek .'' dedim.''Tabi.'' dedi.Hiç beklemeden lafa girdim.

''Şey.. Evren ben sen yokken canım sıkıldığı için odana girdim, ve açık söylemek gerekirse çekmecelerini karıştırdım.Bunun için- ''.Tam sözümü tamamlamışken Evren bağırmaya başladı .

''Naptın , naptın ? ! ''

''Özür dilerim,  hem senin bana bağırmanı gerektirecek kadar önemli ne var içinde ? '' 

''Hiç birşey.Ama senin çekmecelerimi karıştırmanı istemiyorum.Lütfen bunu birdaha yapma.''

''Evren,  içinde hiçbir şey olan bir çekmecede ne buldum bilyormusun ? ''

Evren bakışlarını yere dikti, ceap vermeden tekrar yüzüme baktı.

''Bir zarf.Ve içinde bana çok benzeyen bir kız resmi.Ayrıca bir de mektup.Şimdi bağırması gereken kişi kim sence ? '' 

Cevap vermesini beklemeden kapıyı sertçe açtım.Dışarı çıkmışken Evren, kolumdan tuttu.

''Bırak kolumu !'' diye bağırdım.Beni odaya çekti.Kısık bir sesle ''Açıklayabilirim.'' dedi.

''Açıklamanı istemiyorum, hatta şuan burda bile olmak istemiyorum.Aslında tek istediğim geberip gitmek! '' Ardından bir daha bağırdım.

''Sana şuan sadece hayatta kalan tek akrabamın yanına gitmek için katlanıyorum.O zamana kadar düşüneceğim ! '' 

Bana öyle bakmasını umursamadan kapıyı açıp dışarı çıktım .Ardından kapıyı sertçe çektim.

.............

Uçağın kalkma saati geldiğinde duş alıp üstümü giymeye çalıştım .Ama kıyafet seçemiyordum.Şuan bütün gardırop bana boş geliyordu.Sonra vazgeçip altıma  siyah puantiyeli bir şort  , üstüme beyaz asklı bir tişört ve onun üstünede kot bir gömlek giyip siyah ayakkabılarımı ayağıma geçirdim.Sonra merdivenlerden inip arabaya bindim.Havaalanına doğru yol alırken camı açtım.Soğuk iyi gelmişti.Hava aşırı sıcaktı ve ben pişmek istemiyordum.

Havaalanına geldiğimizde uçağa doğru yürüdüm.Sonra yerime oturdum ve kulaklığımı taktım.Gözlerimi yumup uyumaya çalıştım.

Gözlerimi yarım açmışken bir ağırlığın omzuma çöktüğünü hissettim.Kafamı çevirdim.Evren , uyuyordu.Hemde masum bir bebek gibi .İçimden keşke hep böyle uyusa diye geçirdim.Sonra gözlerimi tekrar kapattım ama bu sefer anonsla gözlerimi açmak zorunda kaldım.Anons biraz sonra ineceğimizi bildiriyordu.Evren'i yavaşca uyandırmaya çalıştım.Kulaklığımı ve telefonumu cebime attım.Uçaktan indim.Sonra telefonum çaldı.Arayan Gizem'di .Evin adresini mesaj atacağını söyledi.''Tamam '' diye cevap verdim.Sonra bir taksi tutup ona bindik.Adresi söyleyince adını öğrendiğim taksici , Kemal amca ''Kızım orası ormanlık gibi bir yerde , ne işiniz var oralarda ? '' diye sordu.''Bir yakınımı görmeye gideceğim , ormanlık derken hiç ev yok mu oralarda ? '' dedim.''Var var olmasına da , tek tük evler.Yani pek kimse oturmaz oralarda .'' dedi.Şaşkınlığımı gizleyip tek başına bir insanın orda ne yaptığını düşündüm.Kuzenim Toprak delirmiş olmalıydı.

Bir süre sonra taksiden taksiden indik.Ve eve yürümeye başladık.

Medyada Evren var.

Uzun HikayeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin