Yaşam ile ölüm arasında bir çizgi. Ne siyah ne beyaz. Çizginin üstünde durmuş çaresiz biri. Ne gidebiliyor ne kalabiliyor. Ne sevebiliyor ne silebiliyor. Gitse ölecek kalsa yanacak.
Araf.
Tam anlamıyla buydu benim hikayemin adı. Araf. Evimin bahcesinde gördüğüm araba ile elim ayağıma dolaştı. Asaf gelmişti. Çarezice onun yanına kadar gittim. İçmis oldugu sigarasını beni görünce yere atıp ayağıyla çiğnedi. Kalbim günbür günbür. Onun o güzelim gölzerine bakmaya utanıyordum. Ona ihanet etmiş onu incitmiştim. Bahcemizdeki şöför Asaf'ın yanına geldigimi görmesi ile uzaklaştı. Neyseki onun burda olmasını ailem sorun etmezdi. Daha öncede arkadaşlarım gelirdi.
-A... Asaf.
Beni baştan aşağı süzdü.
-İdil. Ne bu halin? Sana ne olmuş?
Ellerini omuzlarıma koydu. Gözlerine bakamıyordum. Şu anda burda yerin dibine girme kistiyordum. Ben kirli kirletilmiş kötü bir kadındım.
-Konuşalım İdil.
-Ne...neyi konuşacağız?
Boğazımdaki koca yumur konuşmamı engelliyor dökülmek için bekleyen yaşar görüşümü engelliyordu.
-Bizi...yıkıp geçtiğin aşkımızı. Neden İdil...neden yapıyorsun bunu? Bilsemki mutlusun inan giderim. Alırım başımı sen mutlu ol diye giderim. Ama sen mutlu değilsin. Söyle bana seni üzeni seni inciteni söyle...söylede bende o acıya bir son vereyim.
Benim acım bir veba gibi bedenimi ele geçirmişti be Asaf'ım. Son verilecek gibi değil.
-A...Asaf ben...ben artık yapamıyorum.
-Neyi yapamıyorsun İdil nedir seni böyle üzen ?
-Hiç birşey hiçbirşey beni üzen hiçbirşey yok.
-O zaman neden yapıyorsun bize bunu!
-Birşey yapmıyorum! Uzak dur artık benden.
-Ben anlamıyorum. Bana anlamam için tek birşey söyle. Beni. Terketmen. İçin. Tek. Bir. Sebep. Söyle. Tek. Bir. Sebep.
-Asaf....
-Ne var!!
Aniden bağırması ile geriye doğru gittim.
-Git burdan Asaf.
-Sana yazıklar olsun İdil. Yazıklar olsun.
Arabasına bindi. Öfkeli gözleri hala üstümdeydi. Dizlerim beni taşıyamıyordu. Arabası bahçeden çıkıp giderken kalbim parçalara ayrılıyordu. Benden her bir gidişi daha çok yakıyordu canımı. Titreyen bedenimin beni taşıması için zorlayarak evin içine girdim. Halim yoktu. Odama vardığım gibi yatağıma atım kednimi. Yaşlar birer birer akarken aniden açılan kapıyla yaşlarımı saklayamadan annem girdi içeri. Yatağa benim yanıma oturup sıkıca sarıldı. Sanki acımı biliyordu.
-Anne...
Ağlamaklı sesim konuşmama engel oluyordu.
-Şşş kuzum sakin ol. Geçer herşey.
Yüzümü avuçlarına alıp öpmeye başladı beni. Sıkıca sarıldım ona.
-Onun için mi yaptın İdil?
Burnumu çekip gözlerine baktım annemin.
-Asaf için mi canına kıydın kızım?
-A..anne. Sen Asaf'ï nerden....
-Anneyim ben. Elbet kızımın birini sevdiğini ve o kişinin de Asaf olduğunu biliyorum. Sen ne zaman anlatmak istersen o zaman konusuruz diye bekledim. Az önce sizi bahcede kavga ederken buldum. Sen onun için mi canına kıymaya kalktın İdil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHKUM(Arafta Kalmış Aşklar.)
RandomBir kadın var.O adamı asla sevmeyecek. Bir adam var.O kadından asla vazgeçmeyecek! ☀☀☀ Boran Görkem,tanıdığım diger insanlardan farklıydı. Onun piskopatlığının, deliliginin,sözde bahsettiği sevgisinin bir sınırı bir kalıbı yoktu. Bazen dünyanın en i...