Kapıdan içeri girenin Zac olduğunu görünce örtünün üzerimi kapatmasını istedim ve örtü üzerime kapandı.
-Çık dışarı.
-Bunu sana süreceğim Mi.
-Beni bu halde görmeni istemiyorum. Yalvarırım çık dışarı.
-Mi lütfen aç şu üstünü.
-Hayır. İstemiyorum. Ölüyorum biliyorum. Git buradan.
-Ölemezsin. Buna asla izin vermem.
-Sen de kurtulursun işte. Türün için beni korumak zorunda kalmazsın. Rahat bırakın beni. Yalvarırım git Zac.
-Gitmeyeceğim. Aç şu üstünü.
-Hayır. Asla açmayacağım.
Hızla örtüyü açtı. Yüz ifadesi şekilden çekile giriyordu.
-Aman tanrım bu da ne böyle Mi. Ne oldu sana?
-Ölüyorum Zac.
-Hayır ölmeyeceksin. Şimdi izin ver şunu sana süreyim.
-Sana birşey söylemeliyim.
-İyileştikten sonra söylersin.
-Ben iyileşmeyeceğim Zac. Şu halime bak. Benden miğden bulanmalı. Kendi vücuduma bakamıyorum. Yüzüm ne halde bilmiyorum bile.
-Yüzün hala eskisi gibi güzel Mi.
-Lütfen uğraşma benimle ve beni dinle. Sana söylemeliyim.
-İyileştikten sonra söylersin ne söyleyeceksen şimdi sus ve şunu sürmeme izin ver
Sesimi çıkarmadım. Sesimi çıkarmaya halim bile yoktu. Eminim ki yüzümde sadece kızarmış bir et parçası görünümündeydi. Ona Mia'nın kızımız olduğunu söylemeden gitmek istemiyorudm. Ama konuşamıyordum da. Canım yanıyordu. Gözümden yaşlar akıyordu ve gözümden akan yaşlar yanaklarımı yakıyordu. Damlanın damladığı yerden duman çıkıyordu. Zac'in beni böyle görmesini hiç istemezdim. Gözlerimin kapanmak üzere olduğunu hissettim...
Bir rüya gördüm. İnsan anne ve babamı gördüm rüyamda. Yemyeşil otların içinde ellerini uzatmışlar beni bekliyorlardı. Nehir vardı tam karşımızda. "Miranda seni çok özledik tatlım yanımıza gelmelisin artık" diyordu annem. Babam ise "gel kızım bir iki adım at hadi" diyordu. Uzaktan yukarılardan sesler geliyordu. Bebek ağlama sesi. O bebek sesi de neydi? "Mi" diye sesleniyordu biri, "Mi aç gözlerini birtanem" diyordu. Kimdi o? Mi kim oluyordu?
Gözlerimi açtığımda yatakta yatıyordum. Biri elimi tutuyordu. Gözlerimi açtığımda elimi tutanın Zac olduğunu gördüm.
-Mi. Uyandın. Mi iyi misin?
-Ne oldu bana?
-Hatırlamıyor musun?
-Hatırlıyorum ama ne oldu? Öldüm mü ben? Neredeyim? Biraz önce annem ve babamın yanındaydım ben. Şimdi ne arıyorum burada?
-Hayata döndün Mi. Dünden beri uyuyorsun.
-Kızım. Kızım nerede?
-Burada.
-Acıkmıştır.
-Karnını doyurdum.
-Nasıl?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümcül
VampirNormal sıradan bir yasamim vardı! Ta ki.... Onları tanıyana kadar... Mr.Holl Kevin Chris Daemon Hele bir de kendimin bir ölümcül, en yakın arkadaşlarımın da doğa üstü birer tür olduklarını öğrendiğimde tamamen farklı bir hayata girmiş oldum. Ne yap...