BÖLÜM 2🥑

23.9K 1.4K 2.4K
                                    

TAEHYUNG

Sınıfımın önüne geldiğim de önce durup biraz soluklandım. Kapıyı çalıp içeriye girdim, amfideki herkes gözlerini bana çevirmişti. Çekinerek "Özür dilerim, geç kaldım"
dedim. Profesör "Seni daha önce görmemiştim, yeni mi geldin?" diyerek gözlüğünü çıkartmıştı.

Başımı 'evet' anlamında salladığımda Profesör sanki bir şey hatırlamış gibi masasındaki defteri eline aldı. "Ah Tanrım Kim Taehyung'sun sen" yanıma yaklaşıp elini omzuma koydu ve beni amfidekilere çevirerek tanıttı. "Taehyung bir yere geç otur" diyerek dersi anlatmaya devam etmişti. Önler çok dolu olduğu için arkada tek başına oturan çocuğun yanına gittim ve oturdum. Elimi uzatıp sıkmasını bekledim ama yüzüme boş gözlerle bakıyordu. Elimi sıkmayacağını anladığımda elimi indirip derse odaklanmıştım.

Ders bittiğinde, çantamı alıp okulu gezmeye ve insanlara bakmaya başladım. Hemen hemen herkes gruplara ayrılmıştı, ben tek başıma olduğum için çok göze batıyordum. Kafeteryaya ilerleyip bir kahve aldım ve boş bulduğum masaya oturdum. Buradan sanki bütün okulu görebiliyordum bu yeri çok sevmiştim.

Herkesin bana bakma sebebini anlamasamda bu utanmama sebep olmuştu. Yüzüme büyük bir şaşkınlıkla bakıyorlardı. Bakışlarını benim yerime kafeteryanın kapısına çevirdiklerinde bende merak edip bakmıştım. İçeri giren 6 kişilik bir grup vardı ve herkes onlara odaklanmıştı, bazı kızların ağızları sonuna kadar açılmıştı. Bu kızların neden bu kadar şaşırdığını anlayabiliyordum 'BU ÇOCUKLARIN HEPSİ TAŞTI!'

O kadar boş yer varken, neden benim oturduğum masaya doğru geldiklerini bilmiyordum, belki de 'buraya gelmiyorlardır' diye düşünüyordum ama en arkadaki çocuğun yüzünü görmemle düşüncelerim yıkılmıştı.

Bana 'acemi ve hırçın kedi' diyen ukala çocuktu bu. İçimden 'şimdi sıçtın, neden o kadar diklendim ki?' diye kendime sövüyordum. Aralarından birisi elini omzuna koyup "Buraya oturmaman gerektiğini bilmediğin için bunu ilk ve son defa seni uyarıyorum yeni çocuk." hepsi bana beni öldürecek gibi bakıyordu, ama bu çok saçmaydı istediğim yere oturabilirim onları neden ilgilendiriyordu? Hem ben bu masayı çok sevmiştim. Ayağa kalkıp bana doğru konuşan çocuğun gözlerinin içine bakıp "Boş bir masaya oturup kahve içiyorum ve bunda bir sıkıntı görmüyorum." demiştim sakince ama galiba bunu demem hiç iyi olmamıştı.

Arkalarındaki ukala önüme gelince hepsi onun arkasına geçmişti. 'Ah çete lideri şimdi belli oldu' bu düşüncemle gülmemi tutamamıştım ve başımı öne eğip gülmüştüm.Sanırım onları daha çok kışkırtmıştım, hemen gülümsememi durdurup ciddi surat ifademi geri takındım.

"Beni görünce bu kadar mutlu olucağını bilmiyordum acemi" diyerek sırıtmıştı, o sırıtınca arkadaki arkadaşları da kahkaha atmıştı.

"Bütün boş vaktimi seninle harcayamam şimdi gidip başka bir masaya otur ve bu masaya bir daha yaklaşma bile" demişti ukala. Az önce sırıtırken bir anda ciddileşmesi biraz korkmama sebep olmuştu. Dediğini yapıp kahvemi ve çantamı alıp başka bir masaya oturdum ama gözüm onlardaydı. Neydi bunlar 'katiller çetesi mi?' aklıma gelen düşünceyle yine gülmüştüm.

Ben kahvemi yudumlayıp telefonda gezerken, bir çocuk aniden sandalyeyi çekip yanıma oturmuştu. "Ah sen muazzamsın! 6F'e daha önce kimse kafa tutmamıştı tutanlarda şu an bu okulda okumuyor zaten şanslı günündesin" diyerek kalkmıştı. Ne olduğunu anlamamıştım bile ama galiba 6F şu ukalaların grubuydu.

Kahvem bitince sınıfa gidip ruh gibi olan çocuğun yanına yine oturmuştum. "Şey affedersin ama 6F ne?" demiştim meraklı bir şekilde. Ruh gibi olan çocuk bir anda ayağa fırlayıp bana bağırmaya başlamıştı "SAKIN AMA SAKIN ONLARA YAKLAŞMA SONUN BENİM GİBİ OLUR" ceketini alıp sınıftan sinirle çıkmıştı. Herkes bir bana bir de giden ateş topuna bakıyordu.

Aphelandra// TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin